Abaküs Yazılım
18. Ceza Dairesi
Esas No: 2019/6718
Karar No: 2019/13812
Karar Tarihi: 07.10.2019

Yargıtay 18. Ceza Dairesi 2019/6718 Esas 2019/13812 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Sanık hakkında hakaret suçundan verilen mahkumiyet kararının gerekçeli kararının ve temyiz talebinin süresinden reddine yönelik ek kararın tebliğinin usulüne uygun yapılmaması nedeniyle mahkumiyet hükmünün kesinleşmediği ve kanun yararına bozma talebine konu edilemeyeceği belirtilerek, kanun yararına bozma isteği reddedilmiştir. Kanunlar ise, Türk Ceza Kanunu'nun 125/1-3-a, Tebligat Kanunu'nun 10/2, 21/1, 21/2, 23/1-8 ve Tebligat Kanunu Uygulamasına Dair Yönetmeliğin 16/2. maddeleridir.
18. Ceza Dairesi         2019/6718 E.  ,  2019/13812 K.

    "İçtihat Metni"

    KARAR

    Hakaret suçundan sanık ..."ın 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 125/1-3-a maddesi gereğince 1 yıl hapis cezası ile cezalandırılmasına dair Gediz Asliye Ceza Mahkemesinin 31/01/2013 tarihli ve 2012/105 esas, 2013/27 sayılı kararına yönelik temyiz talebinin reddine dair Gediz Asliye Ceza Mahkemesinin 03/07/2013 tarihli ve 2012/105 esas, 2013/27 sayılı ek kararını kapsayan dosya incelendi.
    İstem yazısında; “Dosya kapsamına göre, sanığın yokluğunda verilen Gediz Asliye Ceza Mahkemesinin 31/01/2013 tarihli kararının, 7201 sayılı Tebligat Kanunu"nun 35. maddesine göre tebliğ edilerek kesinleştirme işlemi yapılmış ise de anılan Kanun"un 10/2. madde ve fıkrasının, “Bilinen en son adresin tebligata elverişli olmadığının anlaşılması veya tebligat yapılamaması hâlinde, muhatabın adres kayıt sisteminde bulunan yerleşim yeri adresi, bilinen en son adresi olarak kabul edilir ve tebligat buraya yapılır.” hükmü ile gerçek kişilere yapılacak tebligat ile ilgili olarak iki aşamalı bir usul benimsenmiş olması karşısında, öncelikle bilinen en son adres (bilinen bir adres yoksa ya da bilinen en son adres ile adres kayıt sistemindeki adres aynı ise mernis adresi olduğu belirtilmeksizin adres kayıt sistemindeki adres) esas alınarak, aynı Kanun"un 21/1. maddesine göre normal tebligat çıkarılıp, çıkarılan tebligatın bila tebliğ iade edilmesi halinde, aynı Kanun"un 21/2. maddesi uyarınca adres kayıt sistemindeki adres bilinen en son adres olarak kabul edilerek, merci tarafından tebligata anılan Kanun"un 23/1-8 ve Tebligat Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 16/2. maddelerine göre, “Tebligat çıkarılan adres muhatabın adres kayıt sistemindeki adresi olduğundan, tebliğ imkansızlığı durumunda, tebligatın, Tebligat Kanunu"nun 21/2. maddesine göre bu adrese yapılması” gerektiğine dair şerh düşülerek tebliğ işlemlerinin tamamlanması, bu usûlün dahi sonuç vermediği takdirde 7201 sayılı Kanun"un 35. maddesine göre işlem tesisi gerektiği gözetilmeksizin, sanık adına çıkartılan tebligatın, bila tebliğ iade edilmesini müteakip, daha öncesinde usulüne uygun olarak hiçbir tebligat yapılmayan adresine doğrudan anılan Kanun"un 35. maddesine göre tebliğ yapıldığı, dolayısıyla yapılan tebligatın geçerli sayılamayacağı ve bu nedenle kararın kesinleşmediği cihetle, sanığın temyiz talebinin süresinde olduğu kabul edilerek, dosyanın temyiz incelemesinin yapılabilmesi için Yargıtay"a gönderilmesi gerekirken, yazılı şekilde talebin reddine karar verilmesinde isabet görülmemiştir.” denilmektedir.
    Hukuksal Değerlendirme:
    Sanık hakkında Gediz Asliye Ceza Mahkemesi’nin 31/01/2013 tarihli 2012/105 esas, 2013/27 sayılı kararı kapsamında, hakaret suçundan kurulan mahkumiyet hükmünün, gerekçeli kararın ve 03/07/2013 tarihli temyiz talebinin süreden reddine yönelik ek kararın tebliğine yönelik tebligatların usulüne uygun yapılmaması nedeni ile sanık hakkındaki mahkumiyet hükmünün usulüne uygun kesinleşmediği, bu hali ile hükmün temyiz kanun yoluna tabi olduğu ve olağanüstü bir kanun yolu olan kanun yararına bozma talebine konu edilemeyeceğinden kanun yararına bozma talebinin reddine karar vermek gerekmiştir.
    Sonuç ve Karar:
    Yukarıda açıklanan nedenlerle;
    Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının düzenlediği tebliğnamedeki düşünce, kanun yararına bozma yoluna konu edilebilecek kesinleşmiş bir karar bulunmadığı anlaşıldığından, CMK"nın 309. maddesi koşullarını taşımayan KANUN YARARINA BOZMA İSTEĞİNİN REDDİNE, dosyanın Adalet Bakanlığına sunulmak üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı"na TEVDİİNE, 07/10/2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi