18. Ceza Dairesi 2019/901 E. , 2019/13799 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Fuhuş, suç işlemek amacıyla örgüt kurma, suç işlemek amacıyla kurulan örgüte üye olma
HÜKÜMLER : Mahkumiyet, beraat
KARAR
Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre ve koşulları bulunmadığından sanıklar ..., ..., ... müdafisinin duruşmalı inceleme talebinin reddine karar verilerek dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre ve sanık ... hakkında, mağdur ..."e yönelik “fuhuş” eyleminden açılan dava hakkında zamanaşımı süresi içerisinde karar verilebileceği tespit edilerek yapılan incelemede;
1- Sanıklar ..., ..., ...’ya yükletilen mağdurlar ..., ..., ..., ..., ..., ...’a yönelik fuhuş eylemleri ve ... ve ...’ya yükletilen ...’ya yönelik fuhuş eylemiyle ulaşılan çözümü haklı kılıcı zorunlu öğelerinin ve bu eylemlerin sanıklar tarafından işlendiğinin Kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı,
Eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanunda öngörülen suç tipine uyduğu,
TCK’nın 53/1-b maddesinde yer alan hak yoksunluğunun uygulanmasına ilişkin hükmün Anayasa Mahkemesinin 08/10/2015 tarihli ve 2014/140 Esas, 2015/85 sayılı kararıyla iptal edilmesinin infaz evresinde re"sen gözetilebileceği,
2- Sanık ...’ya yükletilen suç işlemek amacıyla örgüt kurma, sanıklar ..., ...’ya yükletilen suç işlemek amacıyla kurulan örgüte üye olma suçlarından kurulan beraat kararının da ayrı ayrı usul ve Kanuna uygun olduğu,
Anlaşıldığından sanıklar ..., ..., ... müdafisi ve O Yer Cumhuriyet Savcısının ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmemiş olmakla, tebliğnameye uygun olarak, TEMYİZ DAVASININ ESASTAN REDDİYLE HÜKÜMLERİN ONANMASINA,
3- Sanıklar ..., ..., ... hakkında mağdur ...’ya yönelik fuhuş suçundan ve sanık ... hakkında mağdur ...’ya yönelik fuhuş suçundan kurulan hükümlerin temyizinde; başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak;
5237 sayılı TCK"nın ""Fuhuş"" başlıklı 227. maddesinin 2. fıkrasında; ""Bir kimseyi fuhşa teşvik etmek, bunun yolunu kolaylaştırmak ya da fuhuş için aracılık etmek veya yer temin etmek, ayrı bir suç olarak düzenlenmiş, fuhuşa sürüklenen kişinin kazancından yararlanılarak kısmen veya tamamen geçimin sağlanmasının fuhuşa teşvik sayılacağı kabul edilmiştir. Fuhuşa teşvik etmek, kişinin fuhuş yapması için onda bir irade oluşturmaya çalışılmasıdır. Fuhuşun yolunu kolaylaştırmak, fuhuşu arayan bakımından bunun için veya fuhuş yapacak kimsenin fuhuşa atılması bakımından onun için her türlü imkanın sağlanmasıdır.
Fuhuşa aracılık etmek, mağdur ile cinsel arzularını tatmin etmek isteyen kişinin bir araya gelmesini sağlamaktır. Yer temin etmek ise, mağdur ile cinsel arzularını tatmin etmek isteyen kişinin bir araya gelecekleri yerin temin edilmesidir. Fıkrada düzenlenen suç seçimlik hareketli bir suç olup, fıkrada sayılan hareketlerden herhangi birisinin yapılması suçun işlenmesi için yeterlidir.
Bu açıklamalar ışığında;
a) Sanıklar ..., ..., ... hakkında mağdur ...’ya yönelik fuhuş suçundan kurulan hükümde; sanıkların aşamalarda atılı suçu kabul etmemeleri, mağdur ...’nun mahkeme huzurunda alınan beyanında sanıklardan hiçbirinin kendisine fuhuş için teklifte bulunmadığını, kimseyle para karşılığı ilişkiye girmediğini söylemesi, soruşturma evresinde alınan beyanının da aynı yönde olduğu anlaşılmakla, sanıkların savunmalarının aksine, fuhuşa aracılık, yer temini, mağduru fuhuşa teşvik veya fuhuştan kazanç elde ettikleri hususlarının kuşkuya yer vermeyecek şekilde kesin ve inandırıcı delillerle anlaşılamaması karşısında, sanıklar ..., ..., ... hakkında, mağdur ...’ya yönelik müsnet suçtan ayrı ayrı beraatleri yerine yetersiz gerekçeyle mahkumiyetlerine karar verilmesi,
b) Sanık ... hakkında mağdur ...’ya yönelik fuhuş suçundan kurulan hükümde ise; sanığın aşamalarda atılı suçu kabul etmemesi mağdur ...’nın soruşturma evresinde alınan beyanında her ne kadar sanıklar ..., ... hakkında açık beyanları bulunmakta ise de diğer sanık ... yönünden herhangi bir anlatımının bulunmaması, mağdurun beyanında anlaşmalı taksiciler tarafından cinsel ilişkiye girmek üzere otele yada eve götürüldüğünü söylemiş ise de sanık ...’e atfedilebilecek bir eylemden bahsetmemesi karşısında, sanık savunmasının aksine, fuhuşa aracılık, yer temini, mağdur ...’yı fuhuşa teşvik veya fuhuştan kazanç elde ettiği hususlarının kuşkuya yer vermeyecek şekilde kesin ve inandırıcı delillerle anlaşılamaması karşısında, sanık ... hakkında, mağdur ...’ya yönelik müsnet suçtan beraati yerine yetersiz gerekçeyle mahkumiyetine karar verilmesi,
c) Kabule göre de;
TCK’nın 53/1-b maddesinde yer alan hak yoksunluğunun uygulanmasına ilişkin hükmün Anayasa Mahkemesinin 08/10/2015 tarihli ve 2014/140 Esas, 2015/85 sayılı kararıyla iptal edilmesi nedeniyle uygulanma olanağının ortadan kalkması,
Bozmayı gerektirmiş ve sanıklar ..., ..., ... müdafisinin ve O Yer Cumhuriyet Savcısının temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden, tebliğnameye aykırı olarak HÜKÜMLERİN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 03/10/2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.