7. Hukuk Dairesi 2013/22686 E. , 2014/1042 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi : Mersin 4. İş Mahkemesi
Tarihi : 28/05/2013
Numarası : 2012/736-2013/272
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün, Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dosya incelendi, gereği görüşüldü:
1.Dosyadaki yazılara, hükmün Dairemizce de benimsenmiş bulunan yasal ve hukuksal gerekçeleriyle dayandığı maddi delillere ve özellikle bu delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının reddine.
2.Davacı vekili, davacının 26.07.2011-26.03.2012 tarihleri arasında çalıştığını, sözleşmesinin haksız feshedildiğini iddia ederek kıdem ve ihbar tazminatı ile fazla çalışma, hafta tatili, ulusal bayram genel tatil alacaklarının tahsilini talep etmiştir.
Davalı vekili, davacının belirli süreli iş sözleşmesi ile çalıştığını sözleşmesinin süre sonunda bittiğini, ihbar tazminatına hak kazanamayacağını, çalıştığı fazla mesai ücretlerinin bordrolara yansıtılarak ödendiğini savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Davacı işçinin fazla çalışma yapıp yapmadığı konusunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmaktadır.
Fazla çalışma yaptığını iddia eden işçi bu iddiasını ispatla yükümlüdür. Ücret bordrolarına ilişkin kurallar burada da geçerlidir. İşçinin imzasını taşıyan bordro sahteliği ispat edilinceye kadar kesin delil niteliğindedir. Bir başka anlatımla bordronun sahteliği ileri sürülüp kanıtlanmadıkça, imzalı bordroda görünen fazla çalışma alacağının ödendiği varsayılır.
Fazla çalışmanın ispatı konusunda işyeri kayıtları, özellikle işyerine giriş çıkışı gösteren belgeler, işyeri iç yazışmaları delil niteliğindedir. Ancak, fazla çalışmanın yazılı belgelerle kanıtlanamaması durumunda tarafların, tanık beyanları ile sonuca gidilmesi gerekir. Bunun dışında herkesçe bilinen genel bazı vakıalar da bu noktada göz önüne alınabilir. İşçinin fiilen yaptığı işin niteliği ve yoğunluğuna göre de fazla çalışma olup olmadığı araştırılmalıdır.
İmzalı ücret bordrolarında fazla çalışma ücreti ödendiği anlaşılıyorsa, işçi tarafından gerçekte daha fazla çalışma yaptığının ileri sürülmesi mümkün değildir. Ancak, işçinin fazla çalışma alacağının daha fazla olduğu yönündeki ihtirazi kaydının bulunması halinde, bordroda görünenden daha fazla çalışmanın ispatı her türlü delille yapılabilir. Bordroların imzalı ve ihtirazi kayıtsız olması durumunda, işçinin bordroda belirtilenden daha fazla çalışmayı yazılı belge ile kanıtlaması gerekir. İşçiye bordro imzalatılmadığı halde, fazla çalışma ücreti tahakkuklarını da içeren her ay değişik miktarlarda ücret ödemelerinin banka kanalıyla yapılması durumunda, ihtirazi kayıt ileri sürülmemiş olması, ödenenin üzerinde fazla çalışma yapıldığının yazılı delille ispatlanması gerektiği sonucunu doğurmaktadır.
Somut olayda, davalı işverence tutulan ücret bordrolarında her ay muntazam bir şekilde en fazla 3 saat fazla çalışmanın tahakkuk ettirildiği ve ödendiği görülmüştür. Kural olarak fazla çalışmanın bordro ile tahakkuk ettirildiği ayların hesaplama dışı bırakılması gerekir. İşçi eğer bordroda tahakkuk eden sürenin üzerinde çalışmışsa bordronun gerçeği yansıtmadığını ihtirazi kayıt koyarak tanıkla ispat edebileceği gibi ihtirazi kayıt koymadan yazılı belge ile de ispat yoluna gidebilir. Davacının çalıştığı tüm ayların bordrolarının getirtirilerek davacının imzasını taşıyan fazla mesai aylarının dışlanması, imzasız bordro varsa haftalık 9 saat üzerinden fazla mesai üzerinden hesaplama yapılması gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi bozma nedenidir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı nedenle BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde davalıya iadesine, 27.01.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.