21. Hukuk Dairesi 2016/8454 E. , 2017/3270 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
Davacılar murisinin iş kazası sonucu ölümünden doğan maddi ve manevi tazminatın ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir.
Hükmün, davalılardan ... Sigorta A.Ş,... İnş. Taah. Ltdi Şti, ... İnş. San. Dış. Tic.Ltd. Şti. ve ... vekillerince temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okundu, işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.
K A R A R
1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere, hükmün dayandığı gerektirici nedenlere göre, davalıların sair temyiz itirazlarının reddine.
2-Dava, iş kazası sonucu vefat eden sigortalının hak sahiplerinin maddi ve manevi zararlarının giderilmesi istemine ilişkindir.
Mahkemece, davalı ... Ulaşım A.Ş. hakkında açılan davanın kusuru olmadığı gerekçesiyle reddine, diğer davalılar yönünden; davacı Eş ... için taleple bağlı kalınarak 98.923,00 TL maddi ve takdiren 50.000,00 TL manevi tazminatın, oğlu ... için 897,34 TL maddi ve takdiren 25.000,00 TL manevi tazminatın, kızı ... için taleple bağlı kalınarak 3.607,00 TL maddi ve takdiren 25.000,00 TL manevi tazminatın, kızı ... için taleple bağlı kalınarak 6.335.00 TL maddi ve taktiren 25.000,00 TL manevi tazminatın, oğlu ... için 1.562,67 TL maddi ve taktiren 25.000.00 TL manevi tazminatın, oğlu ... için taleple bağlı kalınarak 6.512.00 TL maddi ve taktiren 25.000.00 TL manevi tazminatın, 22/04/2009 kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizleri ile birlikte davalılar... İnşaat Taahhüt Ltd Şti, ... İnşaat San Dış Tic Ltd Şti, ..., ... Sigorta AŞ, ... Sigorta AŞ den müştereken ve müteselsilen alınarak davacılara verilmesine, davalı ... ve ... Sigorta Aş nin maddi tazminat yönünden, poliçede belirlenen tutarla sorumluluğuna karar verilmiştir.
4857 sayılı Kanun’un 2.maddesine göre bir iş sözleşmesine dayanarak çalışan gerçek kişiye işçi, işçi çalıştıran gerçek veya tüzel kişiye yahut tüzel kişiliği olmayan kurum ve kuruluşlara işveren, işçi ile işveren arasında kurulan ilişkiye iş ilişkisi denir.
İş Kanunu"nun 2.maddesinin 7.fıkrasına göre bir işverenden, işyerinde yürüttüğü mal veya hizmet üretimine ilişkin yardımcı işlerinde veya asıl işin bir bölümünde işletmenin ve işin gereği ile teknolojik nedenlerle uzmanlık gerektiren işlerde iş alan ve bu iş için görevlendirdiği işçilerini sadece bu işyerinde aldığı işte çalıştıran diğer işveren ile iş aldığı işveren arasında kurulan ilişkiye asıl işveren-alt işveren ilişkisi denir. Bu ilişkide asıl işveren, alt işverenin işçilerine karşı o işyeri ile İlgili olarak bu Kanundan, iş sözleşmesinden veya alt işverenin taraf olduğu toplu iş sözleşmesinden doğan yükümlülüklerinden alt işveren ile birlikte sorumludur.
5510 sayılı Kanun"un 12/6.maddesi ile de asıl işveren, bu Kanunun işverene yüklediği yükümlülüklerden dolayı alt işveren ile birlikte sorumlu tutulmuştur.
4857 sayılı Kanun’un 2/7.maddesi ile işçilerin İş Kanunu"ndan, sözleşmeden ve toplu iş sözleşmesinden doğan hakları, 5510 sayılı Kanun"un 12/6.maddesi ile de Kurumun alacakları ve işçinin ... hakkı daha geniş koruma-güvence altına alınmak istenmiştir. Aksi halde, 4857 veya 5510 sayılı Kanun"dan kaynaklanan yükümlülüklerinden kaçmak isteyen işverenlerin işin bölüm veya eklentilerini muvazaalı bir biçimde başka kişilere vermek suretiyle yükümlülüklerinden kaçması mümkün olurdu.
Asıl işveren ile alt işverenin birlikte sorumluluğu "müteselsil sorumluluktur". Asıl işveren, doğrudan bir hizmet sözleşmesi bulunmamakla birlikte İş Kanunu’nun 2.maddesinin 6.fıkrası gereğince alt işverenin işçilerinin iş kazası veya meslek hastalığı nedeniyle uğrayacakları maddi ve manevi zarardan alt işveren ile birlikte müteselsilen sorumludur. Bu nedenle meslek hastalığına veya iş kazasına uğrayan alt işverenin işçisi veya ölümü halinde mirasçıları tazminat davasını müteselsil sorumlu olan asıl işveren ve alt işverene karşı birlikte açabilecekleri gibi yalnızca asıl işverene veya alt işverene karşı da açabilirler.
Öte yandan asıl işveren ile alt işveren arasında yapılan sözleşme ile iş kazası veya meslek hastalığına bağlı maddi ve manevi tazminat sorumluluğunun alt işverene ait olduğunun kararlaştırılması; bu sözleşmenin tarafı olmayan işçi veya mirasçıları da bağlamaz.
Alt işverenden söz edebilmek ve asıl işvereni, aracının borçlarından sorumlu tutabilmek için bir takım zorunlu unsurlar bulunmaktadır.
a) İşyerinde işçi çalıştıran bir asıl işveren bulunmalıdır. Sigortalı çalıştırmayan "işveren” sıfatını kazanamayacağı için, bu durumdaki kişilerden iş alanlar da aracı sayılmayacak ve anılan madde kapsamında dayanışmalı sorumluluk doğmayacaktır.
b) Bir başka işveren, işyerinde yürüttüğü mal veya hizmet üretimine ilişkin bir işte veya bir işin bölüm veya eklentilerinde iş almalı ve sigortalı çalıştırmalıdır.
c) İşverenlik sıfatını, alınan işte ve o iş nedeniyle sigortalı çalıştırılması sonucunda kazanmış olması aranacaktır. Bu kişinin diğer bir takım işyerlerinde çalıştırdığı sigortalılar nedeniyle kazandığı işverenlik sıfatının sonuca etkisi bulunmamaktadır.
d) İşverenden alınan iş, işverenin sigortalı çalıştırdığı işe göre ayrı ve bağımsız bir işyeri olarak değerlendirilebilecek nitelikle olmamalıdır, aksi halde iş alan kimse aracı değil, bağımsız işveren niteliğinde bulunacaktır.
e) İşin bütünü başka bir işverene bırakıldığında, iş anahtar teslimi verildiğinde veya işveren kendisi sigortalı çalıştırmaksızın işi bölerek ihale suretiyle farklı kişilere vermişse, iş sahibi (İhale makamı) Yasanın tanımladığı anlamda asıl işveren olmayacağından, biralt-üst işveren ilişkisi bulunmayacaktır,
f) Alt işverenin aldığı iş, işverenin asıl işinin bölüm ve eklentilerindeki işin bir kesimi yada yardımcı işler kapsamında bulunmalıdır. Asıl işverenden alınan iş, onun sigortalı çalıştırdığı işe göre ayrı ve bağımsız bir nitelik taşımaktaysa, işi alan kimse alt işveren değil, bağımsız işveren sayılacaktır. Bu noktada belirleyici yön; yapılan işin, diğerinin bütünleyici, yardımcı parçası olup olmadığıdır. İşyerindeki üretimle ilgili olmayan ve asıl işin tamamlayıcısı niteliğinde bulunmayan bir işin üstlenilmesi halinde, alt işverenden söz etme olanağı kalmayacak, ortada iki bağımsız işveren bulunacaktır. (Yargıtay Hukuk Genel Kurulıı"nun 24.05.1995 gün ve 1995/9-273-548 sayılı kararı da aynı yöndedir.)
Somut olayda, davalı ... Ulaşım Haberleşme ve Güvenlik Tek. San. ve Tic. A.Ş.nin asıl işi olan ... trafik sinyalizasyon sisteminin yıkanması, boyanması, loop dedektörlerinin döşenmesi, periyodik teknik bakımın yapılması ve ağır bakım işlerinin yapılması işini davalı... İnş. Taah. San. ve Tic. Ltd. Şti.ye verdiği, kazalının davalı... İnş. Taah. San. ve Tic. Ltd. Şti.nin işçisi olduğu ve vinç sepetinde trafik ışıklarının bakımını yaparken ...plakalı aracın vinç sepetine çarpmasıyla davacılar murisinin sepetten düşmesi ve demir sepetin de üzerine düşmesi sonucu vefat ettiği, bu sebeple davalı ... Ulaşım Haberleşme ve Güvenlik Tek.San. ve Tic. A.Ş.nin asıl işveren sayılması gerektiği tüm dosya kapsamından anlaşılmaktadır.
Açıklanan nedenlerle, davalı ... Ulaşım Haberleşme ve Güvenlik Tek. San. ve Tic. A.Ş.nin asıl İşveren olduğu, asıl işveren ile alt işveren arasında müteselsil sorumluluk ilişkisinin bulunduğu göz önünde bulundurularak hükmedilen tazminatlardan davalı ... Ulaşım Haberleşme ve Güvenlik Tek. San. ve Tic. A.Ş.yi de sorumlu tutmak gerekirken bu davalı yönünden yazılı şekilde davanın reddine karar verilmesi hatalı olmuştur.
Öte yandan, davalı ...ce düzenlenen poliçenin manevi tazminatı kapsamadığı ve sorumluluğunun haksız fiil değil de sigorta sözleşmesine dayandığı dikkate alınmaksızın sigorta şirketinin manevi tazminat ile de sorumlu tutularak davanın açılmasından önce bu davalıya davacılar tarafından İhtar yapıldığı, başka bir anlatımla söz konusu davalının temerrüde düşürüldüğü kanıtlanamadığından davalı ... şirketinin dava tarihinden itibaren faizden sorumlu tutulması gerekirken, olay tarihinden itibaren sorumluluğuna karar verilmesi de doğru olmamıştır.
Mahkemece, yukarıda açıklanan maddi ve hukuki olgulara aykırı biçimde yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
Yapılacak iş, yukarıda belirtilen bozma nedenleri dikkate alınarak infazda tereddüt oluşturmayacak şekilde bir karar vermektir.
O halde, davalılar ... Sigorta A.Ş., ... Sinyalizasyon İıış. Taah. San. ve Tic. Ltd. Şti.. ..., ... Oto. İıış. San. Dış Tic. Ltd. Şti.nin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde temyiz eden davalılara iadesine. 18.04.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.