12. Ceza Dairesi 2019/4254 E. , 2021/3862 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
2- Görüntü veya seslerin ifşa edilmesi suretiyle özel hayatın gizliliğini ihlal suçundan TCK’nın 134/2, 53/1-3. maddeleri gereğince mahkumiyet
3- Şantaj suçundan TCK’nın 107/2. maddesi yollamasıyla aynı Kanunun 107/1, 53/1-3. maddeleri gereğince mahkumiyet
Sistemi engelleme, bozma, verileri yok etme veya değiştirme, görüntü veya seslerin ifşa edilmesi suretiyle özel hayatın gizliliğini ihlal ve şantaj suçlarından sanığın mahkumiyetine ilişkin hükümler, sanık tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
A) Sistemi engelleme, bozma, verileri yok etme veya değiştirme suçundan kurulan mahkumiyet hükmünün incelenmesinde;
Sanık ...’ın, mağdur ...’ye ait ... adresinin internet şifresini, onun bilgisi ve rızası dışında değiştirerek, mağdurun bilişim sistemindeki hesabına erişimini engellemesi biçiminde sübutu kabul edilen eyleminin, TCK"nın 244/2. madde ve fıkrasında tanımı yapılan sistemi engelleme, bozma, verileri yok etme veya değiştirme suçunu oluşturduğuna dair yerel mahkemenin kabulünde dosya kapsamına göre bir isabetsizlik görülmemiştir.
Adli sicil kaydında birden fazla hükümlülüğü bulunan sanık hakkında, adli sicil kaydındaki ilamların kesinleşme ve infaz tarihlerini gösterir onaylı örnekleri getirtilerek, sonucuna göre sanık hakkında TCK’nın 58. maddesinde düzenlenen tekerrür hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağının tartışılması gerektiğinin gözetilmemesi, aleyhe temyiz bulunmadığından, bozma nedeni olarak kabul edilmemiştir.
T.C. Anayasa Mahkemesinin, TCK"nın 53. maddesine ilişkin olan 2014/140 esas, 2015/85 karar sayılı iptal kararının 24.11.2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanmış olması nedeniyle iptal kararı doğrultusunda TCK"nın 53. maddesindeki hak yoksunluklarının yeniden değerlendirilmesi gerekliliğinin infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüştür.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanığın sübuta, eksik incelemeye dayalı olarak karar verildiğine ilişkin temyiz itirazlarının reddiyle, hükmün isteme uygun olarak ONANMASINA,
B) Görüntü veya seslerin ifşa edilmesi suretiyle özel hayatın gizliliğini ihlal ve şantaj suçlarından kurulan mahkumiyet hükümlerinin incelenmesine gelince;
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanığın sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
1- Sanık ...’ın, internet üzerinden tanışarak arkadaş olduğu mağdur ... ile görüntülü sohbet yaptıkları 2010 yılı Haziran ayında, birbirlerine cinsel içerikli sözler söyleyip, üzerilerindeki kıyafetleri çıkartarak, “sanal seks” tabir edilen ilişki içerisine girdikleri esnada kaydettiği mağdurun çıplak görüntülerini, mağdurun eski eşine ve arkadaşlarına ifşa ederek, TCK’nın 134/2-1. madde, fıkra ve cümlesindeki görüntü veya seslerin ifşa edilmesi suretiyle özel hayatın gizliliğini ihlal suçunu işlediğinin iddia edildiği olayda;
TCK"nın 139/1. madde ve fıkrası ile 5560 sayılı Kanunun 24. maddesi ile değişik CMK"nın 253/1-a madde, fıkra ve bendi gereğince uzlaşma kapsamında olan görüntü veya seslerin ifşa edilmesi suretiyle özel hayatın gizliliğini ihlal suçundan dolayı soruşturma evresinde CMK"nın 253. maddesi uyarınca sanıkla şikayetçi arasında uzlaştırma işlemleri gerçekleştirilmeden dava açıldığı, kovuşturma evresinde de aynı Kanunun 254. maddesi uyarınca bu eksikliğin giderilmediği anlaşılmakla, mahkemece CMK"nın uzlaşma başlıklı 253 ve 254. madde hükümleri uygulanmak suretiyle sonucuna göre sanığın hukuki durumunun belirlenmesi gerekirken, uzlaştırma işlemleri tamamlanmadan yargılamaya devamla yazılı şekilde mahkumiyet hükmü kurulması,
2- Mağdur ...’nin; “... Ancak bu şahıs benden herhangi bir para talebinde bulunmuyor, sadece bana ‘seni internete vericem 2000 TL yapıyorsun’ diyerek ...’den mesaj atmıştır. Bu şekilde neden yaptığını sorduğumda "bi orospu eksilsin Türkiye"den ve dünyadan" başkaca bir talebi de olmamıştır...” biçimindeki Cumhuriyet savcısı tarafından alınan 14.06.2010 tarihli ifadesine ve dosya kapsamına göre; mağdur ...’ye ait çıplak görüntüleri kaydeden sanık ...’ın, mağdur ...’ye yönelik “Seni internete vereceğim, 200 TL para yapıyorsun” biçiminde sübutu kabul edilen mesajında, kendisine veya başkasına yarar sağlamaya yönelik hareket ettiğine dair bir ibare bulunmamasından dolayı TCK"nın 107/2. madde ve fıkrasında tanımlanan şantaj suçunun yasal unsurlarının oluşmadığı, eylemin bu haliyle genel kast ile işlenebilen ve TCK"nın 106/1-2. madde, fıkra ve cümlesinde düzenlenen tehdit suçu kapsamında değerlendirilmesi gerektiği gözetilmeden, yasal ve yeterli olmayan yazılı gerekçelerle şantaj suçundan mahkumiyet hükmü kurulması,
Kabul ve uygulamaya göre de:
Şantaj suçundan kurulan hükümde, adli para cezasının belirlenmesinde esas alınan tam gün sayısı ile bir gün karşılığı olarak takdir edilen miktarın çarpılması işlemi esnasında, TCK’nın 52/2. madde ve fıkrasının uygulama maddesi olarak yazılmaması suretiyle CMK"nın 232/6. madde ve fıkrasına uyulmaması,
3- T.C. Anayasa Mahkemesinin, TCK"nın 53. maddesine ilişkin olan 2014/140 esas, 2015/85 karar sayılı iptal kararının 24.11.2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanmış olması nedeniyle iptal kararı doğrultusunda TCK"nın 53. maddesindeki hak yoksunluklarının yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş olup, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükümlerin bu nedenlerle 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi gereğince kısmen isteme uygun olarak BOZULMASINA, 21.04.2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.