16. Hukuk Dairesi 2016/8414 E. , 2019/4332 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kadastro sonucu ... İlçesi Çakıllı Köyü çalışma alanında bulunan 118 ada 59 parsel sayılı 8.883,90 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, malikinin kim olduğunun tespit edilemediği ve kimsenin mülkiyet iddiasında bulunmadığı belirtilerek tarla vasfıyla davalı Hazine adına tespit ve tescil edilmiştir. Davacı ..., irsen intikal ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak çekişmeli taşınmazın tapu kaydının iptali ve adına tescili istemiyle dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne, çekişmeli taşınmazın davalı Hazine adına olan tapu kaydının iptali ile davacı adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş; hüküm, davalı Hazine temsilcisi ve yargılama giderlerine yönelik olarak davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece, çekişmeli taşınmaz üzerinde davacı lehine zilyetlikle mülk edinme koşullarının gerçekleştiği kabul edilmek suretiyle yazılı şekilde karar verilmiş ise de, yapılan araştırma, inceleme ve uygulama hüküm için yeterli bulunmamaktadır. Dava konusu taşınmazın kullanım durumunun ve niteliğinin belirlenmesinde esaslı unsur olan hava fotoğraflarından yararlanılmamış, komşu parsel tutanak ve dayanakları getirtilmemiş, davacı ve miras bırakanı ...’ın aynı çalışma alanında belgesizden taşınmaz edinip edinmedikleri araştırılmamış, taşınmazın toprak yapısını ve niteliğini, zirai durumunu, üzerinde sürdürülen zilyetliğin şeklini ve süresini açıklamayan yetersiz ziraatçi bilirkişisi raporuyla yetinilmiş, davacı tanıklarının soyut beyanlarına dayanılarak hüküm kurulmuştur. Bu şekilde eksik araştırma ve inceleme ile hüküm kurulamaz.
Hal böyle olunca, doğru sonuca ulaşılabilmesi için, mahkemece davacı ve miras bırakanı adına aynı çalışma alanı içerisinde kadastro sırasında belgesiz zilyetlik nedeniyle tespit edilen taşınmaz bulunup bulunmadığı Hukuk Mahkemeleri Yazı İşleri Müdürlüğü ile Kadastro ve Tapu Müdürlüklerinden sorularak, varsa bu taşınmazlara ait kadastro tutanak örnekleri ve oluşmuş ise tapu kayıtları ile, çekişmeli taşınmazı gösteren tespit tarihinden 15-20-25 yıl öncesine ait en az üç ayrı zaman dilimine ilişkin stereoskopik hava fotoğrafları ile dava konusu taşınmaza komşu olan taşınmazların kadastro tutanak ve dayanakları getirtilip dosya ikmal edildikten sonra, yaşlı, tarafsız, yöreyi iyi bilen, davada yararı bulunmayan şahıslar arasından seçilecek yerel bilirkişilerle, taraf tanıkları, ziraatçi bilirkişi, jeodezi ve fotogrametri mühendisi ve fen bilirkişisinden oluşacak bilirkişi heyetinin katılımıyla yapılacak keşifte, usulünce zilyetlik araştırması yapılmalı, bu kapsamda, belirtilen tarihlerde çekilmiş stereoskopik çift hava fotoğrafları üzerinde stereoskop aletiyle jeodezi ve fotogrametri mühendisine inceleme yaptırılarak, çekişme konusu taşınmazın hava fotoğraflarında gösterilmesi istenilmeli, bu yerin önceki ve şimdiki niteliğinin, arazinin ekonomik amacına uygun olarak tarım arazisi niteliğiyle kullanılıp kullanılmadığının belirlenmesine çalışılmalı; yerel bilirkişi ve tanıklardan taşınmazın kime ait olduğu, öncesinde kim tarafından kullanıldığı, kimden kime ne şekilde intikal ettiği, öncesinin ne olduğu, taşınmaz üzerindeki zilyetliğin başlangıcı, sürdürülüş biçimi, öncesinde ne olarak kullanıldığı etraflıca sorulup maddi olaylara dayalı olarak açıklattırılmalı, komşu taşınmazların dayanak kayıtlarının dava konusu taşınmazın yönünü ne okuduğu bilirkişi ve tanık beyanları ile denetlenmeli; ziraatçi bilirkişinden ise, çekişmeli taşınmazın toprak yapısını ve niteliğini, zirai durumunu, üzerinde sürdürülen zilyetliğin şeklini ve süresini bildiren komşu parsellerle karşılaştırmalı değerlendirmeyi ve taşınmazın değişik yönlerden çekilmiş fotoğraflarını da içerir ayrıntılı ve gerekçeli rapor alınmalı; teknik bilirkişiye, keşfi takibe imkan verir ayrıntılı rapor düzenlettirilmeli, bundan sonra tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmelidir. Mahkemece bu hususlar gözetilmeksizin eksik inceleme ile yazılı olduğu şekilde hüküm kurulması isabetsiz olduğu gibi, kabule göre de, yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılması ve kendisini vekille temsil ettiren davacı lehine vekalet ücretine hükmedilmemesi dahi isabetsiz olup, temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz edene iadesine, yasal koşullar gerçekleştiğinde kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 12.06.2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.