Abaküs Yazılım
19. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/10745
Karar No: 2016/5232
Karar Tarihi: 23.03.2016

Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2015/10745 Esas 2016/5232 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davalı ile müvekkilinin birlikte dava dışı kişiden kullandıkları kredide müteselsil kefil oldukları, müvekkilinin bu kredi borcunu tamamını ödeyerek diğer kefil olan davalıdan payı oranında rücu talebinde bulunduğu ve davalının ödeme yapmaması üzerine başlattıkları icra takibinin davalının itirazıyla durduğu belirtiliyor. Davacı icra takibinin haklı olduğu gerekçesiyle itirazın iptaline ve davalı hakkında icra inkar tazminatına karar verilmesi talep ediyor. Mahkeme ise davacı ve davalının kefil oldukları sözleşme asılları getirtilip, konusunda uzman bilirkişiden rapor alınarak davacının hangi sözleşme kapsamında ne miktarda ödeme yaptığı belirlenip, davalının da sorumlu olacağı miktar ve oran da tespit edildikten sonra sonucuna göre bir karar verilmesi gerektiğini belirtiyor ve mahkeme kararının bozulmasına karar veriyor. Kanun maddeleri olarak TBK'nın 587. maddesi uyarınca birden çok kişinin aynı borca birlikte kefil olması durumunda her birinin kendi payı için adi kefil gibi, diğerlerinin payı için de kefile kefil gibi sorumlu olduğu, borcu ödeyen kefilin diğerlerine toplam kefalet miktarındaki payı oranında rücu hakkına sahip olduğu belirtiliyor.
19. Hukuk Dairesi         2015/10745 E.  ,  2016/5232 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi


    Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.


    - K A R A R -


    Davacı vekili, müvekkilinin davalı ile birlikte , dava dışı ...ve ... Kefalet Kooperatifinden (Türkiye Halkbankası"ndan) kullandığı krediye müşterek borçlu müteselsil kefili olduklarını, müvekkilinin kredi borcunun tamamını ödeyerek diğer kefil olan davalıdan payı oranında rücu talebinde bulunduğunu, davalının ödeme yapmaması üzerine başlattıkları icra takibinin davalının itirazıyla durduğunu ileri sürerek, itirazın iptaline ve davalı hakkında icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili, ödeme emri ile birlikte dayanak belgelerin gönderilmemesi sebebiyle borcun kaynağının belli olmadığını, kefil olunan kredi miktarının talep edilen miktardan düşük olduğunu, davacının kefil sıfatıyla mı şahsi borcu nedeniyle mi bankaya ödeme yaptığının belli olmaması sebebiyle borcun yargılamayı gerektirdiğini belirterek, davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece, toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre, davacı ile davalının , dava dışı..."un, ...ve ...Kredi Kefalet Kooperatifinden çektiği krediye müteselsil olarak kefil oldukları, ...Sitesi Şubesi"nden gelen hesap ekstresine göre davacının ..."un hesabına 60.410,00 TL ödeme yaptığının bildirildiği, dava dışı... ve ... Kredi Kefaleti Kooperatifi"nden gelen belgelere göre de davacının yaptığı ödemenin doğrulandığı, davacının müteselsil kefil olarak icra dosyasında ödediği miktarın 1/2"sini müteselsil kefil olan davalıdan talep etmesinde herhangi bir yasal engel bulunmadığı, davacının davalı hakkında başlatmış olduğu icra takibinin haklı olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne,... 1.İcra Müdürlüğü"nün 2013/3670 esas sayılı dosyasına yönelik itirazın iptaline, takibin kaldığı yerden devamına, asıl alacağın %20"si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir.
    Davacı dava dışı ..."un kullandığı kredide kefil olduğunu, borcu ödediğini, diğer kefil olan davalının da sorumlu olduğunu, aleyhinde icra takibi başlattığını, itiraz üzerine bu davanın açıldığını bildirmiştir. Dosya incelendiğinde, dava dışı ... tarafından kullanılan kredilerde davalıların kefaletinin bulunduğu anlaşılmaktadır. TBK"nın 587.maddesi uyarınca birden çok kişi, aynı borca birlikte kefil oldukları takdirde her biri kendi payı için adi kefil gibi, diğerlerinin payı için de kefile kefil gibi sorumlu olur. Borcu ödeyen kefil aksine anlaşma olmadıkça diğerlerine toplam kefalet miktarındaki payı oranında rücu hakkına sahiptir. Mahkeme açıklanan ilke uyarınca, davacının ve davalının kefil oldukları sözleşme asılları getirtilip, konusunda uzman bilirkişiden rapor alınarak, davacının hangi sözleşme kapsamında ne miktarda ödeme yaptığı belirlenip, davalının da sorumlu olacağı miktar ve oran da tespit edildikten sonra, sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken bu yönde bir inceleme yapılmadan, yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmamış, mahkeme kararının bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle mahkeme kararının davalı yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 23/03/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.









    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi