Tehdit - Yargıtay 4. Ceza Dairesi 2016/13857 Esas 2020/9684 Karar Sayılı İlamı

4. Ceza Dairesi
Esas No: 2016/13857
Karar No: 2020/9684
Karar Tarihi: 09.09.2020

Tehdit - Yargıtay 4. Ceza Dairesi 2016/13857 Esas 2020/9684 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Mahkeme, Sanık tarafından işlenen tehdit suçu ile ilgili olarak karar vermiştir. Yapılan incelemede, sanığın tehdit suçunu işlediği, eylemin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tiplerine uyduğu tespit edilmiştir. Ancak, önceki kararda sanığa verilen 6 ay hapis cezasının adli para cezasına çevrilmemesi nedeniyle hükmün bozulmasına karar verilmiştir. Bozma öncesi sonuç olarak verilen 3600 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına ve adli para cezasının 24 eşit taksitle ödenmesine karar verilmiştir. Sanığın kazanılmış hakkı gözetilmemesi 1412 sayılı CMUK'nın 326/son maddesine aykırı olduğu tespit edilmiştir. Sanık hakkında TCK'nın 106/2-c maddesi uyarınca erteli 1 yıl 8 ay hapis cezasına hükmolunması ise kanuna aykırı bulunmuştur.
Kanun Maddeleri:
-Tehdit suçu TCK'nın 106. maddesinde düzenlenmektedir.
-Adli para cezasına çevirme TCK'nın 50/1-a maddesinde belirtilmektedir.
-1412 sayılı CMUK'nın 326/son maddesi kazanılmış hakların gözetilmesini ve hükümlülere uygulanacak muamelelerin kanuna uygun olmasını düzenlemektedir.
-1412 sayılı CMUK'nın 322. maddesi ise hükümdeki yanlışlıkların düzeltilebileceği ve yeniden yargılama yapılmadan karar verilebileceğini belirtmektedir.

4. Ceza Dairesi 2016/13857 E. , 2020/9684 K.

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Tehdit
HÜKÜM : Mahkumiyet

Bozma üzerine; yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
Sanığa yükletilen tehdit eylemiyle ulaşılan çözümü haklı kılıcı zorunlu öğelerinin ve bu eylemin sanık tarafından işlendiğinin Kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı,
Eylemin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanunda öngörülen suç tiplerne uyduğu,
Anlaşılmış ve ileri sürülen başkaca temyiz nedenleri yerinde görülmediği gibi hükmü etkileyecek oranda hukuka aykırılığa da rastlanmamıştır.
Ancak;
Bozma öncesi 08/02/2010 tarihli ilk kararda, sanık hakkında TCK"nın 106/1-1. cümlesi uyarınca hükmedilen 6 ay hapis cezasının TCK"nın 50/1-a maddesine göre adli para cezasına çevrildiği, hükmün sanık müdafii tarafından temyiz edildiği ve aleyhe temyiz bulunmadığı anlaşılmakla, yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK"nın 326/son maddesi gereğince sanığın kazanılmış hakkı bulunduğu gözetilmeden, yazılı şekilde sanık hakkında TCK"nın 106/2-c maddesi uyarınca erteli 1 yıl 8 ay hapis cezasına hükmolunarak 1412 sayılı CMUK"nın 326/son maddesine aykırı davranılması,
Kanuna aykırı ve sanık ... "ın temyiz iddiaları yerinde görüldüğünden, HÜKMÜN bu nedenle BOZULMASINA, 5320 sayılı Kanunun 8/1. madde ve fıkrası aracılığıyla 1412 sayılı CMUK’nın 322. maddesi uyarınca bu aykırılık, yeniden yargılama yapılmasına gerek olmaksızın düzeltilebilir nitelikte bulunduğundan, temyiz edilen kararın açıklanan noktasının;hükmün ilgili fıkrasının "1412 sayılı CMUK"nın 326/son maddesi gereğince sanığın kazanılmış hakkı gözetilerek, bozma öncesi sonuç olarak verilen 3600 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına ve adli para cezasının 24 eşit taksitle ödenmesine" biçiminde değiştirilmesi suretiyle DÜZELTİLMESİNE ve başkaca yönleri Kanuna uygun bulunan hükmün bu bağlamda ONANMASINA, 09/09/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.