23. Hukuk Dairesi 2016/8848 E. , 2017/3778 K.
"İçtihat Metni"...
Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R -
Davacı vekili, davalı kooperatifin toplam 22,853,74 TL alacaklı olduğu iddiasıyla ...ve 2009/38 E. sayılı takip dosyaları ile müvekkili aleyhine icra takibi başlattığını, ortakların açılan krediler dahilinde aldıkları mal ve para karşılığı kooperatife borçlandığını, müvekkilinin borçlarının bir kısmını ödediğini ileri sürerek, ....nün 2009/38 E. sayılı dosyasındaki borcunun 14.240,00 TL olarak tespitini, Malkara İcra Müdürlüğü’nün 2009/39 E. sayılı dosyasında borcunun olmadığının tespitini, borca uygulanan faizin iptalini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, davacı ..."ın, davalı kooperatifle yaptığı ilk sözleşmenin 20.000,00 TL, ikinci kredi sözleşmesinin 40.000,00 TL limitli olduğu, davacının.... sayılı takip dosyasında 02.09.2009 tarihi itibariyle 6.726,92 TL fazla ödeme yaptığı, ... 2009/39 E. sayılı dosyasında 26.05.2009 tarihi itibariyle 928,71 TL borcunun kaldığı gerekçesiyle, davanın kabulü ile, ...2009/38 E. sayılı takip dosyasında 14.240,00 TL yönünden, .... 2009/39 E. sayılı takip dosyasında 4.726,97 TL yönünden davacının davalıya borcu olmadığının tespitine, davacının davalıya borcu olmadığı yönündeki 22,853,74 TL alacak üzerinden %40 icra inkar tazminatı ödemesine, fazlaya ilişkin taleplerin reddine karar verilmiştir.
Kararı, taraf vekilleri temyiz etmiştir.
1-Davacı vekili, davalı ile müvekkili arasında imzalanan kredi sözleşmesi uyarınca, kullanılan kredinin bir kısmının ödenmesine rağmen müvekkili aleyhine takipler yapılarak fazla talepte bulunulduğunu iddia ederek, müvekkilinin....sayılı icra dosyasında 14.240,00 TL borçlu olup fazlasından borçlu olmadığının, 2009/39 E. sayılı icra dosyasından ise borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş ise de, verilen karar yeterli incelemeye dayanmamaktadır.
Davacı tarafından dava konusu edilen icra dosyalarına, dava açıldıktan sonra bir kısım ödemeler yapılmış olup, mahkemece, bu ödemeler dikkate alınarak karar verilmiştir. Halbuki her dava açıldığı tarihteki şartlara göre sonuçlandırılır. Bu nedenle mahkemece, davadan sonra yapılan ödemeleri nazara alarak karar verilmesi doğru görülmemiştir.
../..
S.2.
Davacı taraf, dava dilekçesinde .... sayılı takip dosyasına 14.240,00 TL borçlu olduğu kabulüne göre dava açmış olmasına rağmen, bilirkişi raporları doğrultusunda davasını ıslah ederek bu miktardan borçlu olmadığı şeklinde davasını değiştirmiştir. Davacı tarafın dava dilekçesindeki ifadesi kabul anlamındadır. Bu kabulden vazgeçmek mümkün değildir. Bu nedenle, yukarıda belirtilen dava açıldıktan sonra yapılan ödemeler ve ıslah kabul edilerek yazılı şekilde davanın kabulü de doğru değildir.
Bu durumda mahkemece, son bilirkişi heyetinden ek rapor alınarak, davacının imzaladığı kredi sözleşmeleri uyarınca kullandığı kredi miktarı, takip tarihine kadar yapmış olduğu ödemeler ve davacı tarafın dava dilekçesindeki kabulü nazara alınarak, takip tarihi itibariyle davacının borcunun belirlenip sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi doğru görülmemiştir.
2-Bozma nedenine göre, davalı vekilinin diğer, davacı vekilinin tüm temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik gerek görülmemiştir.
3-Kabule göre de, İİK’nun 72/5. maddesi uyarınca kötüniyet tazminatı verilebilmesi için menfi tespit davası açılmasına sebep olan takibin haksız ve kötüniyetli olması gerekir. Mahkemece, davalının kötüniyetinin ne şekilde oluştuğu tartışılmadan tazminata hükmedilmesi de doğru olmamıştır.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının BOZULMASINA, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin diğer, davacı vekilinin tüm temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, peşin alınan harçların istek halinde temyiz edenlere iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 18.12.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.