19. Ceza Dairesi Esas No: 2019/14186 Karar No: 2020/9912 Karar Tarihi: 07.07.2020
5607 Sayılı Kanuna Aykırılık - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2019/14186 Esas 2020/9912 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Mahkeme, gümrük kaçakçılığı suçlamasıyla yargılanan bir sanık hakkında beraat hükmü verdi. Ancak diğer sanıklar hakkında mahkumiyet kararı verildi. Yapılan incelemede, 5607 Sayılı Kanun'un yeni eklenen maddelerinin sanıkların lehine olduğu ortaya çıktı. Bu nedenle suça konu eşyanın gümrüklenmiş değeri tarafsız bir bilirkişi tarafından tespit edilmeli ve ilgili kanun maddelerinin uygulanma koşulları araştırılmalı. Ayrıca, sanıkların daha önce işledikleri aynı suçlar hakkında verilen mahkumiyet kararları ile TCK'nın 53. maddesi uyarınca hak yoksunluğuna hükmedilmiş olması, Anayasa Mahkemesi'nin kararı nedeniyle yeniden değerlendirilmeli. Kararda geçen kanun maddeleri şunlardır: 5607 Sayılı Kanun'un 3/22. maddesi (Eşyanın değerinin hafif olması halinde verilecek cezalar), 5607 Sayılı Kanun'un 5/2. maddesi (Etkin pişmanlık hükümleri), 5237 Sayılı TCK'nın 7. maddesi (Suça ilişkin hukuki yararın korunması) ve 7242 Sayılı Kanun'un 63. maddesi (Yürürlük).
19. Ceza Dairesi 2019/14186 E. , 2020/9912 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : 5607 Sayılı Kanuna Aykırılık HÜKÜM : Beraat, Mahkumiyet
Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü: Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi. Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; I- Sanık ... hakkında kurulan beraat hükmüne yönelik temyizin incelenmesinde; Eyleme ve yükletilen suça yönelik katılan vekilinin temyiz iddiaları yerinde görülmediğinden tebliğnameye uygun olarak, TEMYİZ DAVASININ ESASTAN REDDİYLE HÜKMÜN ONANMASINA, II- Sanıklar ... ve ... hakkında kurulan mahkumiyet hükümlerine yönelik temyizin incelenmesinde; Hükümlerden sonra 15/04/2020 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 7242 sayılı Kanun"un 61. maddesi ile 5607 sayılı Kanun"un 3/22. maddesine eklenen "Eşyanın değerinin hafif olması halinde verilecek cezalar yarısına kadar, pek hafif olması halinde ise üçte birine kadar indirilir." şeklinde düzenlemenin sanıklar lehine hükümler içerdiği, yine aynı Kanun"un 62. maddesi ile değiştirilen 5607 sayılı Kanun"un 5/2. maddesine eklenen fıkra uyarınca kovuşturma aşamasında etkin pişmanlık uygulamasının olanaklı hale geldiği anlaşılmakla, suça konu eşyanın suç tarihindeki gümrüklenmiş değeri tarafsız ve bağımsız bilirkişi vasıtasıyla tespit edilmek suretiyle; 5237 sayılı TCK"nın 7. maddesi ve 7242 sayılı Kanun"un 63. maddesi ile 5607 sayılı Kanun"a eklenen geçici 12. maddenin 2. fıkrası mucibince ilgili hükümlerin uygulanma koşullarının bulunup bulunmadığı araştırılarak sonucuna göre sanıkların hukuki durumunun yerel mahkemece yeniden değerlendirilmesi zorunluluğu, Kabule göre de, 1- Gümrük kaçakçılığı suçlarında korunan hukuki yarar ; Devletin egemenlik hakkının bir kısmı olarak ortaya çıkan kendi milli sınırları dahilindeki her türlü eşya giriş ve çıkışını kontrol etme ve düzenleme yetkisidir. Anılan fiiller ile devletin söz edilen egemenlik hakkının ihlali ile birlikte devletin vergilendirme hakkı ve mali yararlarını da ihlal ettiği kuşkusuzdur. Verginin ise devletin kamu hizmetlerini finanse etmek için toplumu oluşturan kişilerden zorunlu olarak alınan ekonomik değerler olduğu nazara alındığında gümrük kaçakçılığı suçlarının vergi kaybına sebep olması sonucu , kamu hizmetlerinin finansmanında güçlükler doğuracağı muhakkaktır. Bu itibarla , gümrük kaçakçılığı suçlarının mağdurunun da devletin yürüttüğü kamu hizmetlerinden yararlanan bireylerden oluşan toplum olduğu cihetle ; UYAP ortamında yapılan araştırmada, sanık ... hakkında 01/05/2013 tarihinde işlediği aynı suç nedeniyle açılan kamu davası üzerine, Malatya 1. Asliye Ceza Mahkemesi"nce verilen 2013/705 Esas sayılı dosyasının Dairemizce 05/05/2020 tarihinde 2019/2325 Esas sayılı dosya üzerinden incelenerek bozulmasına karar verilmesi; sanık ... hakkında 01/05/2013 tarihinde işlediği aynı suçlar nedeniyle açılan kamu davaları üzerine, Malatya 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 2013/527 Esas sayılı dosyasının 7. Ceza Dairesince 28/02/2018 tarihinde 2015/5169 Esas 2018/2172 Karar sayılı, 2013/705 Esas sayılı dosyasının Dairemizce 05/05/2020 tarihinde 2019/2325 Esas sayılı dosya üzerinden incelenerek bozulmasına karar verilmesi karşısında; Anılan davaların akibeti araştırılıp mümkünse iş bu dava ile birleştirilerek, suç ve iddianame tarihleri dikkate alınıp hukuki kesintinin iddianamenin düzenlenmesiyle gerçekleşeceği gözetilmek sureti ile sanığın bir suç işleme kararının icrası kapsamında, değişik zamanlarda aynı mağdura karşı aynı suçu birden fazla işleyip işlemediğinin ve hakkında TCK"nın 43/1. maddesinin uygulanması gerekip gerekmediğinin tartışılması zorunluluğu, 2- Kasıtlı suçtan hapis cezasına mahkumiyetin kanuni sonucu olarak sanıklar hakkında 5237 sayılı TCK"nun 53. maddesi uyarınca hak yoksunluklarına hükmedilmiş ise de, 24/11/2015 tarihli ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanan Anayasa Mahkemesinin 08/10/2015 tarihli ve 2014/140 E., 2015/85 K. sayılı kararı ile anılan maddenin bazı hükümlerinin iptal edilmiş olması nedeniyle yeniden değerlendirme yapılması zorunluluğu, Bozmayı gerektirmiş ve sanıklar ... ile ... ve katılan vekilinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden tebliğnameye uygun olarak, HÜKÜMLERİN 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nun 321. maddesi uyarınca, BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesine, 07/07/2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.