Abaküs Yazılım
16. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/10492
Karar No: 2019/4305
Karar Tarihi: 11.06.2019

Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2016/10492 Esas 2019/4305 Karar Sayılı İlamı

16. Hukuk Dairesi         2016/10492 E.  ,  2019/4305 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİ


    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
    Kadastro sırasında ... İlçesi Aşağıtavla Köyü çalışma alanında bulunan 106 ada 5 parsel sayılı 121.312,91 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, 106 ada 4 parsel sayılı taşınmaza uygulanan tapu kaydının miktar fazlası olarak ham toprak vasfıyla davalı Hazine adına tespit edilmiştir. Davacı ..., ..., ..., ..., ... ve ..., tapu kaydı ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği iddiasına dayanarak dava açmışlardır. Yargılama sırasında müdahil ..., aynı tapu kaydı ve miras yoluyla gelen hakka dayanarak davaya katılmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davacılar ..., ... ve ...’ın davalarının kabulüne, çekişmeli 106 ada 5 parsel sayılı taşınmazın 4/12 payının davacı ... Geçit, 1/12 payının davacı ..., 1/12 payının davacı ... ve 6/12 payının davalı Hazine adına tesciline, davacılar ..., ..., ... ve müdahil davac ...’un davasının reddine karar verilmiş; hüküm, davacılar ..., ..., ..., müdahil ... ile davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava, kadastro çalışmaları sırasında 104 ada 4 parsel sayılı taşınmaza uygulanan tapu kaydının miktar fazlası olan bölümünün 104 ada 5 parsel sayılı taşınmaz olarak Hazine adına yapılan tespitinin iptali ile davacılar adına tescili istemine ilişkindir. Mahkemece, Şubat 1945 tarih 8 numaralı tapu kaydının, 104 ada 4 ve 5 parsel sayılı taşınmazları birlikte kapsadığı, davacılar ..., ..., ... ve davacılar ..., ..., muris ... ve asli müdahil ..."un kök murisi..."un dava konusu taşınmaz üzerinde mülkiyet hakkının sabit olduğu, ancak davacılar ..., ..., muris ... ve müdahil ..."un kök muristen kendilerine intikal eden mülkiyet hakkına dayanarak taşınmaz üzerinde hangi hisse ve payları talepte bulunduklarını Mahkemeye bildirmediği, bu yönde anlaşma sağlayamadıkları, yapılan keşifte mahalli bilirkişilerin de yapılan taksim hususunda beyanda bulunmadıkları, adı geçen davacılar ve asli müdahilin böyle bir durumda tespitin iptali ve kendi adlarına tescili isteyemeyecekleri gerekçesiyle yazılı şekilde karar verilmiştir. Ne var ki; çekişmeli taşınmazı da kapsadığı belirtilen Şubat 1945 tarih 8 numaralı tapu kaydının güney sınırının mera okuması nedeniyle kayıt değişebilir sınır olup, miktarı ile geçerlidir. Tapu kayıt miktarı ise davacılar adına tespit edilen dava dışı 106 ada 4 parsel sayılı taşınmaza uygulandığına göre, tapu kaydının dava konusu taşınmazı kapsadığının kabulü mümkün değildir. Tapu kaydının kapsamı dışında kalan taşınmazın zilyetlikle iktisap edilebilmesi için niteliği itibariyle iktisabının mümkün bulunması zorunludur. Meraların zilyetlikle iktisap edilemeyeceği de kuşkusuzdur. Ancak Mahkemece yöntemine uygun şekilde mera araştırması yapılmamış, tek ziraat bilirkişisinin soyut içerikli raporu ile yetinilmiş, taşınmaz bölümlerinin niteliğini ve kullanım durumunu en iyi belirleme yöntemi olan hava fotoğraflarından yararlanılmamış ve yerel bilirkişilerin soyut ve yetersiz beyanlarına dayanılarak karar verilmiştir. Bu şekilde eksik araştırma ve incelemeye dayalı olarak hüküm verilemez.
    Hal böyle olunca doğru sonuca ulaşılabilmesi için mahkemece öncelikle, tespit tarihinden 15-20-25 yıl öncesi zaman dilimi içerisinde farklı tarihlere ait en az 3 stereoskopik hava fotoğrafı, bu hava fotoğrafları kullanılarak üretilmiş memleket haritaları ile temin edilebilen en eski ve yeni tarihli uydu fotoğrafları dosya arasına getirtilmeli ve sonrasında mahallinde, komşu köyden seçilecek yerel bilirkişiler, tanıklar, 3 kişilik ziraat mühendisleri kurulu, 1 fen elemanı ve 1 jeodezi ve fotogrametri uzmanından oluşan bilirkişi heyetinin katılımıyla yeniden keşif yapılmalı ve yapılacak bu keşifte tanık ve mahalli bilirkişilerden, taşınmaz bölümünün öncesinin geleneksel biçimde kullanılan kadim mera olup olmadığı, geçmişte ne durumda bulunduğu, kime ait olduğu, kimden nasıl intikal ettiği, kim tarafından, ne zamandan beri ve ne suretle kullanıldığı, davacıların tamamının taşınmazda zilyet olup olmadıkları sorularak maddi olaylara dayalı olarak açıklattırılmalı; hava ve uydu fotoğrafları üzerinden bilirkişilere hava fotoğrafı ve memleket haritası ile kadastro paftası ölçeği harita çizim programları aracılığıyla eşitlenerek, çekişmeli taşınmaz bölümünün konumu çevre parsellerle birlikte harita üzerinde gösterilmeli, hava fotoğrafları ile kadastro paftası çakıştırılıp stereoskop aletiyle inceleme yaptırılarak, çekişme konusu taşınmaz bölümünün öncesinin ne olduğunun ve davacı tarafça ne şekilde kullanıldığının belirlenmesine çalışılmalı; zirai bilirkişi kurulundan, çekişmeli taşınmaz bölümü üzerinde ekonomik amaca uygun zilyetlik bulunup bulunmadığı, ekonomik amaca uygun zilyetlik varsa hangi tarihten beri ve hangi tasarruflar ile sürdürüldüğü, çekişmeli taşınmaz bölümü ile komşu taşınmazların toprak yapısı ve niteliği hususunda fark bulunup bulunmadığı, meradan açma olup olmadığı hususlarını irdeleyen ve çekişmeli taşınmaz bölümünün niteliğini, kullanım durumunu ve zilyetlik süresini kesin olarak belirleyen rapor hazırlattırılmalı ve rapora taşınmaz bölümünün değişik yönlerden çekilmiş komşu taşınmazlar ile arasındaki sınırları gösterecek şekilde renkli fotoğraflarının eklenmesi istenilmeli; tanık ve yerel bilirkişi ifadeleri varsa komşu taşınmaz tutanak ve dayanaklarıyla ve bilimsel esaslara ve maddi bulgulara dayanılarak hazırlanacak söz konusu bilirkişi raporlarıyla denetlenmeli, bundan sonra iddia ve savunma çerçevesinde toplanan tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmelidir.
    Mahkemece bu yönler göz ardı edilerek yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsiz olduğu gibi, kabule göre de taşınmazın tapu kaydı kapsamında kaldığı kabul edildiği halde tapu maliki... mirasçılarına pay verilmemiş olması da isabetsiz olup temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz edenlere ayrı ayrı iadesine, yasal koşullar gerçekleştiğinde kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 11.06.2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi