11. Ceza Dairesi Esas No: 2017/8702 Karar No: 2019/10043 Karar Tarihi: 24.12.2019
Defter ve belge gizleme - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2017/8702 Esas 2019/10043 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Sanık, şirketi gerçekte kimin idare ettiği ve defterlerin kim tarafından muhafaza edildiği konularının araştırılmadan defter ve belge gizleme suçundan mahkum edilmiştir. Mahkeme, sanığın savunmasının doğruluğunun araştırılması ve delillerin birlikte tartışılması gerektiğini vurgulamıştır. Ayrıca, sanık hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmediği, ancak suçun zarar değil tehlike suçu olduğu göz önünde bulundurularak takdiri indirim uygulanması gerektiği belirtilmiştir. Kanun maddeleri ise, 213 sayılı VUK'nun 253 ve 254. maddeleri ile 5271 sayılı CMK'nin 5728 sayılı Yasa ile değişik 231/5. maddesi ve 1412 sayılı CMUK'nin 321. maddesidir.
11. Ceza Dairesi 2017/8702 E. , 2019/10043 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Defter ve belge gizleme HÜKÜM : Mahkumiyet
1- .... Tic. Ltd. Şirketi’nin ortağı olan sanık hakkında, şirketin 2005 takvim yılına ait defter ve belgelerini 25.10.2010 tarihinde yapılan tebligata rağmen, 15 günlük süresi içerisinde ibraz etmemesi nedeniyle defter ve belge gizleme suçundan açılan kamu davasında; 213 sayılı VUK"nin 253 ve 254. maddeleri uyarınca defter ve belgeleri ait olduğu yılı takip eden 5 yıl boyunca muhafaza ve istenildiğinde ibraz etme sorumluluğunun, mükellefe ve/veya vergi sorumlusuna ait olduğu, tüzel kişilerde ise bu sorumluluğun şirket müdürüne ait olduğu, sanığın anılan şirkette müdür veya yetkili sıfatının bulunmadığı, şirketin diğer ortağı ...’ın şirket yetkilisi olduğunu ve defterlerin de ...’da bulunduğunu beyan etmesi, dosyada bulunan 18.09.2001 tarihli Ticaret Sicil Gazetesinde de şirket yöneticisinin ... olduğunun anlaşılması karşısında; gerçeğin kuşkuya yer vermeyecek şekilde belirlenmesi ve sanığın savunmasının doğru olup olmadığının tespiti bakımından; şirketi gerçekte idare eden kişinin kim olduğu, defter ve belgelerin kim tarafından muhafaza edildiği hususlarının gerektiğinde şirketin muhasebecisinin de beyanları alınarak ve şirketin beyannamelerinin kim tarafından verildiği de araştırılıp, sonucuna göre tüm deliller birlikte tartışılarak sanığın hukuki durumunun belirlenmesi gerekirken, eksik araştırma ve inceleme ile mahkumiyet hükmü kurulması, 2- Kabule göre de; 5271 sayılı CMK"nin 5728 sayılı Yasa ile değişik 231/5. maddesi uyarınca, mahkemece hükmolunan iki yıl veya daha az süreli hapis veya adli para cezasına ilişkin hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilebilmesi için, sanığın daha önce kasıtlı bir suçtan mahkum olmamış bulunması, mahkemece sanığın kişilik özellikleri ile duruşmadaki tutum ve davranışları göz önünde bulundurularak, yeniden suç işlemeyeceği hususunda kanaate varılması ve suçun işlenmesiyle mağdurun veya kamunun uğradığı zararın aynen iade, suçtan önceki hale getirme veya tazmin suretiyle tamamen giderilmesi gerekmektedir. Zarar değil tehlike suçu olması nedeniyle defter ve belgeleri ibraz etmeme suçu neticesinde oluşan herhangi bir somut maddi zarar bulunmadığı halde, engel sabıkası bulunmayan ve takdiri indirim uygulanarak cezası ertelenen sanık hakkında "zararın karşılanmadığı" şeklindeki yasal olmayan gerekçe ile yazılı şekilde hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına karar verilmesi, Yasaya aykırı, sanığın temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi uyarınca uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nin 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 24.12.2019 tarihinde oybirliği ile karar verildi.