Resmi belgede sahtecilik - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2018/2657 Esas 2019/10029 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
11. Ceza Dairesi
Esas No: 2018/2657
Karar No: 2019/10029
Karar Tarihi: 24.12.2019

Resmi belgede sahtecilik - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2018/2657 Esas 2019/10029 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Asliye Ceza Mahkemesi tarafından açılan kamu davasında, sanık hakkında resmi belgede sahtecilik suçundan mahkumiyet kararı verilmiştir. Ancak, suça konu senedin fotokopisi üzerinden yapılan incelemede, senet aslı üzerinde gözlem yapmadığı için hüküm eksik araştırma ve inceleme ile kurulmuştur. Bu nedenle, suça konu senedin aslının getirtilip incelenmesi, aldatıcılık niteliğinin ve Türk Ticaret Kanunu’nda öngörülen zorunlu unsurların belirlenmesi gerektiği vurgulanmıştır. Ayrıca, suça konu belge akıbeti hakkında karar verilmemesi ve 5237 sayılı TCK’nin 53. maddesine ilişkin uygulamanın Anayasa Mahkemesi’nin iptal kararı ile birlikte yeniden değerlendirilmesi gerektiği belirtilmiştir. Bu sebeple, hüküm bozulmuştur. Kanun maddeleri ise şu şekildedir: 5237 sayılı TCK’nin 53. maddesi ve Anayasa Mahkemesi’nin 08.10.2015 tarihli, 2014/140 esas ve 2015/85 karar sayılı iptal kararı. 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK\"nin 321. maddesi ise hükmün bozulmasını sağlamıştır.
11. Ceza Dairesi         2018/2657 E.  ,  2019/10029 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Resmi belgede sahtecilik
    HÜKÜM : Mahkumiyet

    Sanık hakkında suça konu bonoya katılanın bilgisi ve rızası dışında kefil olarak imza attığı iddiasıyla açılan kamu davasında; senetteki imzalar ve yazıların aidiyetine ilişkin incelemenin suça konu senedin fotokopisi üzerinden yapıldığı, Mahkemenin senet aslı üzerinde, senedin unsurları ve aldatıcılık niteliğinin bulunup bulunmadığı konusunda gözlem yapmadığının anlaşılması karşısında, maddi gerçeğin kuşkuya yer vermeyecek şekilde tespiti bakımından;
    1- Suça konu senedin aslının getirtilip incelenerek, özelliklerinin duruşma tutanağına yazılması, aldatıcılık niteliğinin bulunup bulunmadığının ve Türk Ticaret Kanunu’nda öngörülen zorunlu unsurları taşıyıp taşımadığının belirlenmesi; senedin ön yüzündeki imzalar ve yazıların sanığa ait olup olmadığı konusunda uzman bir kurum veya kuruluştan rapor alınmasından sonra sanığın hukuki durumunun belirlenmesi gerektiği gözetilmeden, eksik araştırma ve incelemeyle hüküm kurulması,
    2- Suça konu belge akıbeti hakkında karar verilmemiş olması, yasaya aykırı,
    3- 5237 sayılı TCK’nin 53. maddesine ilişkin uygulamanın, Anayasa Mahkemesi’nin 08.10.2015 tarihli, 2014/140 esas ve 2015/85 karar sayılı iptal kararı ile birlikte yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
    Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafinin temyiz talepleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nin 321. maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, 24/12/2019 tarihinde oy birliği ile karar verildi.



















    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.