22. Hukuk Dairesi 2016/21118 E. , 2019/19532 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi taraf vekillerince istenilmekle, temyiz taleplerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, müvekkilinin idari işler sorumlusu olara 30.06.2011- 28.10.2014 tarihleri arası çalıştığını, görevi olmayan işlerin yaptırılması, mobbing uygulanması, fazla çalışma ve hafta tatili çalışma karşılığı ücretlerinin ödenmemesi sebebi ile iş sözleşmesini haklı nedenle feshettiğini ileri sürerek kıdem tazminatı ve bir kısım işçilik alacaklarının davalıdan tahsilini istemiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili, davacının devamsızlık yaptığını, mazeret bildirmediğini, ihtarnamedeki iddialarının gerçek olmadığını, istifa olarak değerlendirildiğini, fazla çalışma ve hafta tatili çalışmalarının karşılığının ücretine dahil olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece yapılan yargılama sonucu toplanan delillere ve bilirkişi raporuna göre, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz:
Karar süresi içinde davacı vekili ve davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Gerekçe:
Davalı temyizi yönünden;
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere göre ve gerekçeli temyiz dilekçesinin süresinde verilmediği dikkate alınarak, gerekçesiz temyiz dilekçesi çerçevesinde kanunun açık hükmüne ve kamu düzenine aykırılık bulunup bulunmadığı hususları ile sınırlı olarak yapılan temyiz incelemesi sonucunda, yerinde bulunmayan bozma isteğinin reddiyle,
Davacı temyizi yönünden;
1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Taraflar arasında davacının talep ettiği alacaklara ıslah tarihinden itibaren faiz uygulanması gerekip gerekmediği konusunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Somut olayda; dava dilekçesinde kıdem ve ihbar tazminatı ile hafta tatili, fazla çalışma ücret alacağının dava tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesi istenmiştir. Hükme esas alınan bilirkişi raporu doğrultusunda davacı vekili kıdem tazminat miktarını ıslah etmiş ancak faiz talep etmemiştir. Mahkemece, kıdem tazminatının dava tarihinden itibaren yasal faizi ile davalıdan tahsiline karar verilirken faiz talebi olmadığından bahisle ıslah dilekçesi ile talep edilen bakiye kıdem tazminatına faiz uygulanmaması hatalı olmuştur.
Dairemizin görüşü ıslahla faiz talep edilmemiş olsa dahi dava dilekçesinde talep edilen faiz istemi gereğince ıslah tarihinden itibaren de faiz işletilebileceği yönünde olup, 2017/8 esas sayılı içtihatların birleştirilmesi talebi üzerine Yargıtay İçtihatları Birleştirme Büyük Genel Kurulunca 24.05.2019 günü yapılan toplantıda: “Bir miktar para alacağının faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesinin talep edildiği kısmî davada, dava konusu miktarın kısmî ıslahla faiz talebi belirtilmeksizin arttırılması halinde, arttırılan miktar bakımından dava dilekçesindeki faiz talebine bağlı olarak faize hükmedileceği" doğrultusunda karar verilmiştir.
Bu sebeple yukarıda açıklandığı üzere davacının kabulüne karar verilen kıdem tazminatı bakımından taleple bağlı kalınarak dava tarihinden itibaren yasal faize hükmedilmesi gerekirken, aksi yönde yazılı şekilde verilen karar hatalı olmuştur.
Ne var ki, bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun geçici 3. maddesi uyarınca halen yürürlükte olan mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu"nun 438/7. maddesi uyarınca hükmün aşağıdaki şekilde düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda yazılı sebepten; temyiz olunan kararın hüküm fıkrasının 1. maddenin birinci fıkrasının hükümden çıkarılarak yerine;
“-Kıdem tazminatı talebinin Kabulü ile net 7.058,53 TL"nin taleple bağlı kalınarak dava tarihi olan 03.12.2014 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine ” şeklinde yazılmasına ve hükmün bu şekilde DÜZELTİLEREK ONANMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz giderinin davalıya yükletilmesine, 21.10.2019 tarihinde oybirliği ile karar verildi.