16. Ceza Dairesi 2019/9571 E. , 2021/3200 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Ceza Dairesi
Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma
26.09.2016 (...)
27.10.2016 (..., ..., ...)
Hüküm : Sanıkların TCK"nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5/1, TCK"nın 62, 53, 58/9-7, 63. maddeleri gereğince mahkumiyetlerine dair istinaf başvurularının esastan reddi
Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle;
Ceza süresi yönünden yasal şartları oluşmadığından; sanıklar ..., ..., ..., ..., ..., ... ve ... müdafilerinin duruşmalı inceleme istemlerinin CMK"nın 299. maddesi uyarınca REDDİNE,
Temyiz edenlerin sıfatı, başvuruların süresi, kararın niteliği ve temyiz sebeplerine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü;
Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi;
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
A- Sanıklar ..., ..., ..., ..., ..., ..., ... ve ... yönünden kurulan mahkumiyet hükümlerinin; sanık ...’nun eşinin ByLock kullanıcısı olması nedeniyle silahlı terör örgütüne üye olma suçundan mahkumiyetine karar verilmiş olmasının ""suç ve cezaların şahsiliği ilkesi"" gereğince müsnet suç yönünden sanık aleyhine delil ya da örgütsel faaliyet olarak değerlendirilemeyeceği belirlenerek yapılan incelenmesinde;
Yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz olarak sergilendiği, özleri değiştirmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, yaptırımların kanuni bağlamda şahsileştirilmek suretiyle uygulandığı anlaşılmakla; sanıklar ... ve ... ile sanıklar müdafilerinin temyiz dilekçelerinde ileri sürdükleri nedenler yerinde görülmediğinden CMK’nın 302/1. maddesi gereğince temyiz davasının esastan reddine, ancak;
Örgüt mensubu olduğu kabul edilen sanıklar hakkında verilen cezanın, mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine karar verilirken uygulama maddesi olarak karar yerinde sadece TCK’nın 58/9 maddesinin gösterilmesi gerekirken, uygulama yeri bulunmayan TCK’nın 58/7 maddesi gereğince tekerrür uygulanmasına karar verilmesi,
Kanuna aykırı olup, sanıklar ... ve ... ile sanıklar müdafilerinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin bu nedenle BOZULMASINA, ancak bu hususların yeniden yargılamayı gerektirmeden CMK"nın 303/1-c maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, hükümlerin 5. paragrafının tümüyle çıkartılarak yerine "Örgüt mensubu olan sanıklar hakkında hükmedilen hapis cezasının TCK 58/9. maddesi uyarınca mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine, cezanın infazından sonra denetimli serbestlik tedbirinin uygulanmasına," ibaresinin yazılması suretiyle sair yönleri usul ve kanuna uygun bulunan hükümlerin DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
B- Sanıklar ... ve ... yönünden kurulan mahkumiyet hükümlerinin incelenmesinde;
a. Yargıtay Ceza Genel Kurulu tarafından onanarak kesinleşen Dairemizin İlk Derece Mahkemesi sıfatıyla verdiği 24.04.2017 tarih, 2015/3 Esas, 2017/3 sayılı kararında "ByLock iletişim sisteminin FETÖ/PDY silahlı terör örgütü mensuplarının kullanmaları amacıyla oluşturulan ve münhasıran bu suç örgütünün bir kısım mensupları tarafından kullanılan bir ağ olması nedeniyle; örgüt talimatı ile bu ağa dahil olunduğunun ve gizliliği sağlamak için haberleşme amacıyla kullanıldığının, her
türlü şüpheden uzak, kesin kanaate ulaştıracak teknik verilerle tespiti halinde, kişinin örgütle bağlantısını gösteren delil olduğu"nun kabul edildiği dikkate alınarak, somut olayda sanıkların ByLock kullanıcısı olup olmadığının atılı suçun sübutu açısından belirleyici nitelikte olması karşısında, öncelikle ayrıntılı ByLock tespit ve değerlendirme tutanaklarının dosyaya getirtilmesi için ilgili birimlere yeniden yazılması, tespit ve değerlendirme raporlarının temin edilememesi halinde sanıkların teknik olarak bu programı kullanıp kullanmadığının tespiti açısından HIS (CGNAT) ve HTS kayıtları üzerinde uzman bilirkişiye inceleme yaptırılarak rapor aldırılması, yine UYAP’ta oluşturulan örgütlü suçlar bilgi bankasında sanıklar hakkında bilgi ve beyan olup olmadığı araştırılarak varsa beyanların aslı veya onaylı suretleri getirtilmesi, gerekirse tanık olarak dinlenilmelerinin sağlanması, tüm bu delillerin CMK’nın 217. maddesi uyarınca duruşmada sanıklar ve müdafilerine okunup diyecekleri sorulduktan sonra sonucuna göre sanıkların hukuki durumlarının takdir ve tayini gerekirken yetersiz belgelere dayanarak eksik araştırma ile yazılı şekilde hüküm kurulması,
b. Kabul ve uygulamaya göre;
Sanık ... yönünden eşinin ByLock kullanıcısı olması nedeniyle silahlı terör örgütüne üye olma suçundan mahkumiyetine karar verilmiş olmasının "suç ve cezaların şahsiliği ilkesi" gereğince sanık yönünden delil ya da örgütsel faaliyet olarak kabul edilemeyeceğinin gözetilmemesi,
Kanuna aykırı, sanıklar müdafilerinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin bu sebeplerden dolayı CMK"nın 302/2. maddesi uyarınca BOZULMASINA, sanık ...’ın tutuklulukta geçirdiği süre, atılı suç için kanun maddelerinde öngörülen ceza miktarı gözetilerek tutukluluk halinin devamına, 28.02.2019 tarihinde yürürlüğe giren 20.02.2019 tarih ve 7165 sayılı Kanunun 8. maddesiyle değişik 5271 sayılı Kanunun 304. maddesi uyarınca dosyanın Kırıkkale 1. Ağır Ceza Mahkemesine, kararın bir örneğinin bilgi için Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 19. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 24.05.2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.