11. Hukuk Dairesi 2019/587 E. , 2019/7414 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 20. HUKUK DAİRESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
Taraflar arasında görülen davada Ankara 3. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesince verilen 24/10/2017 tarih ve 2016/386 E- 2017/483 K. sayılı kararın davalılar vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, istinaf isteminin esastan reddine dair Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesince verilen 15/11/2018 tarih ve 2018/482 E- 2018/1189 K. sayılı kararın Yargıtay"ca incelenmesi davalılar vekilleri tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, davacının 2002/21178 sayılı “GO-LOGISTICS GLOBAL OPERATIONS LOCAL SOLUTIONS+şekil" işaretli ve 174119 sayılı "GO A C.OZDEMİR COMPANY GO ULUSLARARASI NAKLİYAT SERVİS VE TİC. A.Ş." ibareli tanınmış markaların sahibi olduğunu, davalının bu markalar ile karıştırma ihtimali bulunacak derecede benzer nitelikteki “GOVİP” ibaresini marka olarak tescil ettirmek üzere davalı kuruma başvurduğunu, 2015/70588 kod numarasını alan başvuruya yapılan itirazın davalı kurum tarafından reddedildiğini, başvuru konusu ibare ile davacı markaları arasında 556 sayılı KHK’nın 8/1-b maddesi anlamında benzerlik ve iltibas tehlikesinin bulunduğunu, zira taraf markalarının asli unsurlarının "go" ibaresinden oluştuğunu, öte yandan aynı KHK"nın 8/4 maddesi uyarınca da başvurunun tescilinin mümkün olmadığını ileri sürerek, davalı TPMK YİDK"nin 2016-M-8961 sayılı kararının iptaline, tescili halinde davalı markasının hükümsüzlüğüne ve sicilden terkinine karar verilmesini istemiştir.
Davalı TPMK vekili, kurum kararının usul ve yasaya uygun olduğunu savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Davalı Şirket vekili, markalar arasında iltibasa yol açacak düzeyde benzerlik bulunmadığını, "GO" ibaresinin ayırt ediciliğinin zayıf olduğunu, davacı markalarının tanınmış olmadıklarını savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
İlk derece mahkemesince, markalar arasında başvuru kapsamında yer alan 39. sınıf hizmetler yönünden 556 sayılı KHK"nın 8/l-b maddesi anlamında benzerlik ve karıştırılma ihtimalinin bulunduğu, davacı markalarının KHK"nın 8/4 maddesi anlamında tanınmış marka olduğu, bununla birlikte dava konusu başvurunun kapsamında yer alan hizmetlerle davacı markalarının kapsamlarındaki mal ve hizmetlerin aynı ve benzer olmaları nedeniyle anılan madde çerçevesinde bir inceleme yapılmasına gerek bulunmadığı, başvurunun kötüniyetli olmadığı gerekçesiyle davanın kabulü ile TPMK YİDK’nin 2016-M-8961 sayılı kararının iptaline, 2015/70588 sayılı markanın hükümsüzlüğüne ve sicilden terkinine karar verilmiştir.
Bu karara karşı davalılar vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.
Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesince, mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı, "govip" ibareli başvuru ile davacının itirazına mesnet "GO" asıl unsurlu markalar arasında 556 sayılı KHK"nın 8/1-b maddesi anlamında ortalama alıcılar nezdinde görsel, işitsel ve anlamsal olarak bıraktıkları genel izlenim itibariyle ilişkilendirilme ihtimalini de içerecek şekilde iltibas tehlikesinin bulunduğu gerekçesiyle, davalı şirket ve davalı TPMK vekillerinin istinaf başvurularının esastan reddine karar verilmiştir.
Kararı, davalı şirket ve davalı TPMK vekilleri temyiz etmiştir.
Yapılan yargılama ve saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kuralları gözetildiğinde İlk Derece Mahkemesince verilen kararda bir isabetsizlik olmadığının anlaşılmasına göre yapılan istinaf başvurusunun HMK"nın 353/b-1 maddesi uyarınca Bölge Adliye Mahkemesince esastan reddine ilişkin kararın usul ve yasaya uygun olduğu kanısına varıldığından Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarda açıklanan nedenlerle, davalılar vekillerinin temyiz istemlerinin reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın HMK"nın 370/1. maddesi uyarınca ONANMASINA, HMK"nın 372. maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, temyiz harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına mahal olmadığına, 25/11/2019 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.