13. Ceza Dairesi 2019/4626 E. , 2019/13019 K.
"İçtihat Metni"Nitelikli hırsızlık suçundan sanık ..."in 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 142/1-f, 168/1 ve 62. maddeleri gereğince 6 ay 20 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına, cezasının anılan Kanun"un 51. maddesi uyarınca ertelenmesine dair Bakırköy 12. Asliye Ceza Mahkemesinin 23/10/2007 tarihli ve 2007/435 esas, 2007/527 sayılı kararını müteakip, sanık hakkında verilen hükmün 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 231/10. maddesi gereğince ortadan kaldırılmasına ilişkin Bakırköy 12. Asliye Ceza Mahkemesinin 12/09/2017 tarihli ve 2007/435 esas, 2007/527 sayılı ek kararına karşı, Adalet Bakanlığı"nın 29/05/2019 gün ve 94660652-105-34-899-2019-Kyb sayılı yazısı ile Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı"nın 12/06/2019 gün ve 2019/60585 sayılı ihbarnamesiyle Dairemize gönderildiği,
MEZKUR İHBARNAMEDE;
Dosya kapsamına göre;
1-Karar tarihinden sonra 05/07/2012 tarihli ve 28344 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 6352 sayılı Yargı Hizmetlerinin Etkinleştirilmesi Amacıyla Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Ve Basın Yayın Yoluyla İşlenen Suçlara İlişkin Dava Ve Cezaların Ertelenmesi Hakkında Kanun’un 82. maddesi ile 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun elektrik hırsızlığını düzenleyen 142/1-f maddesinin yürürlükten kaldırılması, 6352 sayılı Kanun’un 83. maddesi ile 5237 sayılı Kanun’un 168. maddesinde elektrik hırsızlığı suçunun yeniden düzenlenmesi karşısında, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 7/2. maddesi ile 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun"un 98. maddesi uyarınca sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesi gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde karar verilmesinde,
2-5237 sayılı Kanun’un 51/8. maddesinde yer alan, “Denetim süresi yükümlülüklere uygun veya iyi hâlli olarak geçirildiği takdirde, ceza infaz edilmiş sayılır.” şeklindeki düzenleme karşısında, sanığın denetim süresini yükümlülüklere uygun veya iyi hâlli olarak geçirdiği, sanık hakkında mahkûm olduğu cezanın infaz edilmiş sayılacağı ve Cumhuriyet savcılığınca sadece yerine getirme fişi tanzim edilmesi gerektiği gözetilmeden, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmişçesine 5271 sayılı Kanun’un 231/10. maddesi gereğince ortadan kaldırılmasına karar verilmesinde,
3-Hükümlü hakkında Bakırköy 12. Asliye Ceza Mahkemesinin 23/10/2007 tarihli ve 2007/435 esas, 2007/527 sayılı kararı ile 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 142/1-f, 168/1 ve 62. maddeleri gereğince 6 ay 20 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına, cezasının anılan Kanun"un 51. maddesi uyarınca ertelenmesine karar verildiği ve temyiz edilmeden 31/10/2007 tarihinde kesinleştiği, hükümlünün 09/03/2017 tarihli dilekçe ile adli sicil kaydının silinmesini talep etmesi nedeniyle Bakırköy 12. Asliye Ceza Mahkemesinin 12/09/2017 tarihli ek kararı ile “CMK 231/10 madde uyarınca sanık hakkında mahkememizce tertip olunan 23.10.20017 tarihli 2007/435 E.-2007/527 sayılı kararın ortadan kaldırılmasına” karar verildiği anlaşılmış ise de; atılı suçun elektrik enerjisi hırsızlığına ilişkin olması nedeniyle hüküm tarihinden sonra yürürlüğe giren 05/07/2012 tarihli ve 28344 sayılı Resmî Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 6352 sayılı Yargı Hizmetlerinin Etkinleştirilmesi Amacıyla Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması ve Basın Yayın Yoluyla İşlenen Suçlara İlişkin Dava ve Cezaların Ertelenmesi Hakkında Kanun’un geçici 2. maddesinin 2. fıkrası uyarınca mahkemesince uyarlama yapılması gerekeceği, karşılıksız yararlanma olarak 5237 sayılı Kanun"un 163/3. maddesi kapsamına alınan suçun, 6352 sayılı Kanun"un yürürlüğe girmesinden önce işlenmiş olması ve dosya kapsamına göre zararı tazmin ettiği anlaşılan hükümlü hakkında ceza verilmesine yer olmadığına karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesinde isabet görülmediğinden anılan kararın bozulması gerektiğinin ihbar olunduğu anlaşılmıştır.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
Bakırköy 12. Asliye Ceza Mahkemesinin 23/10/2007 tarihli ve 2007/435 esas, 2007/527 sayılı sanık ... hakkında hırsızlık suçundan 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 142/1-f, 168/1 ve 62. maddeleri gereğince 6 ay 20 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına, cezasının anılan Kanun"un 51. maddesi uyarınca ertelenmesine dair verilen kararın 31.10.2007 tarihinde kesinleştiği ve sanık hakkında denetim süresi içerisinde kasıtlı bir suç işlemediği gerekçesiyle Bakırköy 12. Asliye Ceza Mahkemesi’nin 12/09/2017 tarihli ek karararı ile “CMK 231/10 maddesi gereğince verilen ilk kararın ortadan kaldırılmasına” karar verildiği anlaşılmakta ise de; dosya kapsamından Bakırköy 12. Asliye Ceza Mahkemesinin 23/10/2007 tarihli ve 2007/435 esas, 2007/527 karar sayılı sanık hakkında ertelenmesine dair verilen kararının sanığın yüzüne karşı verilmesine karşın, temyiz süresinin başlangıcının tefhim ve tebliğ tarihinden itibaren başlayacağının belirtildiği, ancak gerekçeli kararın sanığa tebliğine ilişkin davetiye parçasının dosya arasında bulunmadığı, bu suretle sürenin başlangıcı konusunda sanığın yanıltıldığı ve Bakırköy 12. Asliye Ceza Mahkemesi’nin 23/10/2007 tarihli ve 2007/435 esas, 2007/527 karar sayılı kararının da usulen kesinleşmediği, anılan kararın kesinleşmemesi nedeniyle sanık hakkında Bakırköy 12. Asliye Ceza Mahkemesi’nin 12/09/2017 tarihli ek karararı ile karar verilemeyeceği, kesinleşmemiş karara karşı kanun yararına bozma yoluna başvurulamayacağı gözetilerek; Bakırköy 12. Asliye Ceza Mahkemesinin 23/10/2007 tarihli ve 2007/435 esas, 2007/527 karar sayılı sanık hakkında hırsızlık suçundan hükmolunan erteli cezanın sanığa yasa yolu bildirimini içerecek şekilde şerhli olarak usulüne uygun olarak tebliği ile hükmün kesinleşmesi halinde yeniden kanun yararına bozma yoluna gidilmesi mümkün olup, henüz kesinleşmemiş olan karara yönelik kanun yararına bozma isteminin REDDİNE, 23/09/2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.