Abaküs Yazılım
8. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/23488
Karar No: 2015/7316
Karar Tarihi: 31.03.2015

Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2014/23488 Esas 2015/7316 Karar Sayılı İlamı

8. Hukuk Dairesi         2014/23488 E.  ,  2015/7316 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
    DAVA TÜRÜ : Tapu iptali ve tescil

    Hazine ile ... ve müşterekleri aralarındaki tapu iptali ve tescil davasının kabulüne dair .... Asliye Hukuk Mahkemesi"nden verilen 19.02.2013 gün ve 3/112 sayılı hükmün duruşma yapılması suretiyle Yargıtay"ca incelenmesi davalılar ... ve ... vekili, davalılar Neşe Akpınar ve ... vekili ile duruşmasız olarak davacı Hazine vekili taraflarından istenilmiştir. Dosya incelenerek işin duruşmaya tabi olduğu anlaşılmış ve duruşma için 31.03.2015 Salı günü tayin edilerek taraflara çağrı kağıdı gönderilmişti. Duruşma günü temyiz eden davalılardan ... ve ... vekili Avukat ..., davacı Hazine vekili Avukat ....., ...... ve karşı taraftan davalılardan ... ve ...... vekili Av. ........geldiler. Duruşmaya başlanarak temyiz isteğinin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan ve hazır bulunanların sözlü açıklaması dinlendikten sonra duruşmaya son verilerek; dosya incelendi, gereği düşünüldü:

    K A R A R

    Dosya muhtevasına, dava evrakı ile yargılama tutanakları münderecatına ve uyulan bozma ilâmında açıklandığı üzere işlem yapılıp sonucu Dairesinde hüküm tesis edildiğine göre yerinde olmayan temyiz itirazlarının reddi ile Usul, Kanun ve bozma gereklerine uygun bulunan hükmün ONANMASINA, taraflarca HUMK"nun 388/4. (HMK m.297/ç) ve HUMK"nun 440/I maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine ve 3402 sayılı Kanunun 36/A maddesi gereğince harç alınmasına mahal olmadığına, 31.03.2015 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi.

    KARŞI OY

    Davacı ... Hazinesinin açtığı dava ile, davalı ... tapuya kayıtlı ........ Körfezi kenarındaki bir parça taşınmazın bir bölümünün 3621 sayılı Kıyı Kanunu kapsamında kalan Devletin hüküm ve tasarrufu altında olan yerlerden kamu malı niteliğinde  olduğu ve kişilerin mülkiyetinde kalamayacağını ileri sürerek; bu bölümün davalı ... mevcut tapu kaydının iptaliyle kıyı olarak tapu sicilinden terkinine, bu bölüme yönelik el atmanın önlenmesi ve üzerindeki yapıların yıkımna karar verilmesi istenilmiştir.
    Mahkemece 410 m2 alanlı taşınmazın teknik bilirkişi krokisinde gösterilen 129 m2 bölümünün kıyı kapsamında kaldığı benimsenerek, bu bölümü için iptal/terkin, davalıların el atmasının önlenmesine ve bu bölüm üzerindeki yapı unsurlarının yıkımına karar verilmiş; hükmü davalı taraf temyiz etmiştir.
    Kıyılar kamu malı olup; özel mülkiyete konu olmaz (T.C. Anayasası m. 43, EMK. m. 641, TMK. m. 715, 3402 s. KK. m. 16, 3621 s. Kıyı Kanunu m.5;13.03.1972 tarih ve 7/4 sayılı YİBK). Davalılar mirasbırakanı adına oluşan tapu kaydı 26.04.1976 tarih ve 71 sayılı tapu kaydı revizyon görmek suretiyle 1979 yılında yapılan kadastro işlemi ile oluşmuş olup; davalıların mirasbıraknı bu taşınmazı kayıt malikinden 1994 yılında satın alarak üzerine bir başka parsel üzerindeki motel olarak kullanılan binanın eklentilerini inşa etmiştir. Tapu kaydı oluştuktan sonra, 1990 yılında 3621 sayılı Kıyı Kanunu yürürlüğe girmiş, dava ise 2004 yılında açılmıştır.
    Tapu kayıt malikleri tapu kayıtlarının Devlet tarafından himaye görüp Devletçe korunacağı, kesin hükme bağlanan konuda tekrar bir karar verilmeyeceği konusunda meşru bir beklentiye sahiptir. Bu meşru beklentinin korunması gerekir. Ne var ki; kamuya ait olması gereken taşınmazın deniz kıyısında kalan bölümünün kamu dışındaki gerçek ve tüzel kişilerin tasarrufunda kalması da doğru değildir. Bu bakımdan yüksek kamu yararı gereğince Devlet, özel kişilerin mülkiyet hakkına dokunabilir. Ülkemizin de taraf olduğu “Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi”nin (1) numaralı Protokolünün 1. maddesi kamu yararı gerektirdiği takdirde mülkiyet hakkından yoksun bırakılabileceğin kabul etmiştir. Bu bakımdan; Devletin dava açarak kıyı olan bölümün tapu kaydının iptaliyle terkin kararı istemesinde kamu yararının olduğu açıktır. Ancak Devlete tanınan özel mülkiyet hakkına kamu yararı uyarınca el atma hakkının, karşılıksız olacağı anlamını da çıkarmamak gerekir. Kişiler, tapu siciline geçirilmiş ve bu şekilde uzun bir zamandır tasarrufunda bulunan taşınmazına, Devletin kamu yararı gereğince el koyup kamuya terk etmesi karşılığında; kendisine  uygun bir bedelin tazminat olarak ödeneceği konusunda meşru bir beklenti içinde sayılmalıdır. Kuşkusuz Devlet bu konuda kamulaştırma yapma yetkisine de sahiptir.
    Diğer yandan, mevcut bir tapu kaydı iptal edilmediği sürece,tapu kaydı kural olarak kayıt malikine mülkiyet hakkına dayalı tam bir koruma ve tekel hakkı sağlar (TMK m.683). Bu nedenlerle iptal/terkin kararı kesinleşmeden davalının tapu kaydının(mülkiyet hakkının) kendisine sağladığı korumaya dayalı olarak taşınmazı kullanmaya devam etmesi hakkı olduğu gibi, aynı nedenle üzerindeki muhtesatın yıkımına da karar verilemez Diğer yandan; davalı arazi(arsa) üzerinde mevcut tapu kaydına güvenerek muhtesat inşa ettiğine göre; iyiniyetli (TMK. md. 3) sayılmadır. Tapu kaydını iptal ettiren Maliye Hazinesi"nin TMK. 723. maddesine göre iyiniyetli malzeme sahibi konumuda olan davalıya “uygun bir tazminat” ödemesi gereklidir. 04.03.1953 t. ve 1952/10 E. 1953/2 K. Sayılı Y.İBK.da da işaret edildiği gibi, karşı dava açılması bile gerekmeksizin, arazi maliki bu uygun tazminatı depo etmediği takdirde yıkım kararı verilemez. Mahkemece iptal/terkin kararı verilebilir; ancak bu karar kesinleşmeden el atmanın önlenmesi ve yıkım kararı verilmesi isabetli olmaz.
    O halde el atmanın önlenmesi ve yıkım talebi hakkındaki davanın tapu iptal/terkin davasından ayrılmasına karar verilip, tapu iptal tescil davasının sonucunun bekletici sorun (HMK.m.167,165/1) yapılması ve sonucuna göre hüküm tesisi gerekir. Bu durum, davalının TMK. 723. maddesinde kendisine tanınan bir kısım hakları kullanabilmesi için    de gereklidir.Bu ayırma ve bekletici sorun yapılması işleminin “usul eknomisi ilkesi”ne (HMK. m. 30) aykırı olacağı da söylenemez. Açıklanan nedenlerle; hükmün el atmanın önlenmesi ve yıkım bölümünün, yukarıda belirtilen şekilde işlem ve inceleme yapılmak üzere bozulması gerektiğini düşünüyor: Değerli çoğunluğun bu yöne ilişkin onama kararına katılmıyorum. 31.03.2015
                                                                                                                                                                 

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi