Esas No: 2022/8468
Karar No: 2022/16421
Karar Tarihi: 17.11.2022
Yargıtay 5. Hukuk Dairesi 2022/8468 Esas 2022/16421 Karar Sayılı İlamı
5. Hukuk Dairesi 2022/8468 E. , 2022/16421 K."İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Diyarbakır Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi
İLK DERECE
MAHKEMESİ : Diyarbakır 7. Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki davanın yapılan yargılaması sonunda; ilk derece mahkemesince verilen kararın istinaf incelemesi üzerine bölge adliye mahkemesinin yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmünün Yargıtayca incelenmesi taraf vekillerince istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü;
- K A R A R -
Dava, 4650 sayılı Kanun'la değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili istemine ilişkindir.
İlk derece mahkemesince davanın kabulüne ilişkin olarak verilen karara karşı, taraf vekilleri tarafından yapılan istinaf başvurusunun Diyarbakır Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesince esastan reddine karar verilmiş olup, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
Aşağıda açıklanan gerekçelerle Diyarbakır Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesinin esastan ret kararı kaldırıldıktan sonra Diyarbakır 7. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2020/117 Esas, 2021/357 Karar sayılı kararının incelenmesinde;
Dosyada bulunan delil ve belgelere, kararın dayandığı gerekçelere göre, arsa niteliğindeki Diyarbakır İli, Sur İlçesi, Cevatpaşa Mahallesi 35 ada 4 parsel sayılı taşınmazın zeminine 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun 11/1-g maddesi uyarınca emsalin üstün ve eksik yönleri belirlenip kıyaslaması yapılarak, üzerindeki yapıya ise Bayındırlık Birim Fiyatları esas alınıp yıpranma payı düşülerek değer biçilmesine ve tespit edilen bedelin bloke ettirilerek davalı tarafa ödenmesine karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir. Ancak;
Dava konusu taşınmazın tapu malikine kayyım tayin edilerek taraf teşkili sağlandığından kamulaştırma bedelinin kayyıma ödenmesine karar verilmesi gerektiğinin düşünülmemesi,
Doğru değil ise de bu yanılgının giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden,
Gerekçeli kararın hüküm fıkrasının 1 numaralı bendinin 4. paragrafındaki (davalı) ve 5. paragrafındaki (davalılara) kelimelerinin çıkartılmasına, yerine (kayyıma) kelimesinin yazılmasına,
Hükmün böylece HMK'nın 370/2. maddesi uyarınca DÜZELTİLEREK ONANMASINA, HMK'nın 373/1. maddesi uyarınca kararın bir örneğinin Diyarbakır Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesine GÖNDERİLMESİNE, taraflardan peşin alınan temyiz harçlarının istenildiğinde iadesine, 17.11.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.