3. Hukuk Dairesi Esas No: 2018/7142 Karar No: 2019/8005 Karar Tarihi: 16.10.2019
Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2018/7142 Esas 2019/8005 Karar Sayılı İlamı
3. Hukuk Dairesi 2018/7142 E. , 2019/8005 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasındaki kiralananın tahliyesi davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kabulüne dair verilen hükmün, süresi içinde davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı, davalı kiracı ile aralarında 01/01/2009 başlangıç tarihli kira sözleşmesi bulunduğunu, kendisine ait zeytinyağı fabrikasında üretilen zeytinyağlarının satışa sunulması ve zeytinyağı sabunu üretimi amacıyla kiralanana ihtiyacı olduğunu belirtmiş, davalının kiralanandan ihtiyaç nedeniyle tahliyesine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı, davacının kira bedelini arttırmak istediğini, ancak kendisinin kabul etmemesi sebebiyle iş bu davanın açıldığını beyan ederek davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir. İhtiyaç iddiasına dayalı davalarda tahliyeye karar verilebilmesi için ihtiyacın gerçek, samimi ve zorunlu olduğunun kanıtlanması gerekir. Devamlılık arz etmeyen geçici ihtiyaç tahliye nedeni yapılamayacağı gibi henüz doğmamış veya gerçekleşmesi uzun bir süreye bağlı olan ihtiyaç da tahliye sebebi olarak kabul edilemez. Davanın açıldığı tarihte ihtiyaç sebebinin varlığı yeterli olmayıp bu ihtiyacın yargılama sırasında da devam etmesi gerekir. Somut olayda, davacı kiralananı zeytinyağı satım işinde ve sabun imalatında kullanmak istediğini belirterek kiralananın tahliyesini istemiştir. Dosya kapsamındaki bilgi ve belgeler değerlendirildiğinde; davacının üzerine kayıtlı taşınmazlarının bulunduğu anlaşılmaktadır. Ancak bu taşınmazların boş olup olmadığı veya davacının ihtiyacını karşılayacak şekilde yapılmak istenen işe uygun olup olmadığı mahkemece değerlendirilmemiş, keşif sırasında sadece tahliyesi istenen taşınmaz başında inceleme yapılmıştır. Yukarıda açıklanan ilkeler doğrultusunda davacının tam hisse (müstakil) şeklinde üzerine kayıtlı aynı nitelikteki taşınmazlar ile dava konusu yerin mukayesesinin yapılması için konusunda uzman bilirkişi ya da bilirkişiler eşliğinde mukayeseli keşif yapılarak hangi taşınmazın üstün vasıflı olduğunun belirlenmesi ile sonuca göre karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile davanın kabulüne karar verilmiş olması doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan davalının temyiz talebinin kabulü ile hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK"nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK.nun 440.maddesi gereğince karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 16.10.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.