Abaküs Yazılım
23. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/10103
Karar No: 2017/3742
Karar Tarihi: 14.12.2017

Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2015/10103 Esas 2017/3742 Karar Sayılı İlamı

23. Hukuk Dairesi         2015/10103 E.  ,  2017/3742 K.

    "İçtihat Metni"


    ....
    Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı asıl ve birleşen davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün asıl davada davalı-birleşen davada davacı vekilince duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde asıl davada davacı-birleşen davada davalı şirket vekil.... ile asıl davada davalı-birleşen davada davacı vekili Av. ..."nun gelmiş olmalarıyla duruşmaya başlanarak hazır bulunanların sözlü açıklamaları dinlenildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

    - KARAR -
    Davacı vekili, taraflar arasında arsa payı akrşılığı inşaat sözleşmesi imzalandığını, ancak süresinde inşaatı tamamlamadığını ve yapı kullanma izin belgesini almadığını ileri sürerek, sözleşmenin feshi ve eksik işler bedeli ile gecikme tazminatının tahsilini talep ve dava etmiştir.
    Birleşen davada, davacı yüklenici vekili, sözleşme gereğince müvekkilinin edimlerini yerine getirdiğini ileri sürerek, B2 ve D2 numaralı bağımsız bölümlerin tapu kaydının iptali ile tescilini talep ve dava etmiştir.
    Mahkemece, bozma ilamı, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamından,asıl davada, sözleşmenin ileriye etkili feshine, gecikme tazmiantının tahsiline; yüklenicinin gerçekleştirdiği imalatlar nedeniyle sözleşmeye göre 3 adet bölümü hakettiği, onları da sattığı kalan iki adet bölümü ise haketmediği gerekçesiyle, birleşen davanın reddine karar verilmiştir.
    Karar, asıl davada davalı-birleşen davada davacı vekilince temyiz edilşmiştir.
    1)Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı doğrultusunda inceleme yapılıp hüküm verilmiş olmasına, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre asıl davada davalı-birleşen davada davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
    2)Dava, 04.10.1996 günlü arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinden kaynaklanmaktadır. Anılan sözleşmede, toplam 9 adet villa yapılacağı, bunlardan dördünün arsa sahibine kalan beşinin yükleniciye ait olacağı kararlaştırılmış; arsa sahibi davacı, birleşen davanın da konusu olan ve yükleniciye isabet eden B2 numaralı bağımsız bölümü davalı yükleniciden borcuna karşılık aldığını ileri sürmüştür. Yüklenicinin, inşaatı getirdiği
    ../..
    S.2.

    seviye ve hakettiği bağımsız bölümler, sözleşmedeki aşamalı ferağ hükmü dikkate alınmak suretiyle, bozma ilamından sonra alınan bilirkişi raporuyla tespit edilmiş, mahkemece sözleşme ileriye etkili feshedildikten sonra bilirkişi raporunda belirlenen ve yüklenicinin hakettiği bölüm sayısı üç olarak kabul edilerek birleşen dava reddedilmiştir. Oysa, ileriye etkili fesih halinde tasfiye, sözleşmedeki aşamalı ferağ hükmüne göre değil; yüklenicinin yaptığı imalat oranının, sözleşme gereğince yükleniciye verilmesi kararlaştırılan tüm bağımsız bölüm sayısına oranlanması ile yapılır. Bu durumda, bilirkişi heyetinden ek rapor alınarak, sözleşmede, yükleniciye tüm inşaat tamamlandığında 5 adet bölüm verileceği kararlaştırıldığına göre, yüklenicinin tüm inşaatı getirdiği seviye belirlenip, oranlama yapılarak yükleniciye verilmesi gereken bağımsız bölüm sayısı belirlenmeli, bu arada, mahkemece B2 numaralı bölüm hakkında, tarafların beyan ve delilleri değerlendirilip, sonucuna göre birleşen davada bir hüküm kurulmalıdır.
    İzah edilen nedenlerle, sözleşme ileri etkili feshedildiği halde, tasfiyenin buna göre yapılmaması ve B2 numaralı bağımsız bölüm hakkında inceleme ve değerlendirme yapılmaksızın birleşen davanın reddi doğru olmamış, kararın bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda (1) bentte açıklanan nedenlerle davalı-birleşen davada davacı vekilinin diğer, (2) bentte açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz edene iadesine, 1.480,00 TL duruşma vekalet ücretinin asıl davada davacı-birleşen davada davalı ..."dan alınarak, Yargıtay duruşmasında vekille temsil edilen asıl davada davalı-birleşen davada davacı şirkete verilmesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 14.12.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.







    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi