13. Ceza Dairesi 2019/2186 E. , 2019/12973 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Hırsızlık işyeri dokunulmazlığını ihlal, mala zarar verme, uyuşturucu veya uyarıcı madde kabul etme veya bulundurma, 6136 sayılı Yasaya muhalefet
HÜKÜMLER : Mahkumiyet, beraat, durma
Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
Uyuşturucu madde kullanmak suçundan verilen kararın itiraza tabi kararlardan olup, o yer Cumhuriyet Savcısı, sanıklar ... ve ..."in talepleri üzerine Düzce 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 24/11/2014 gün ve 2014/809 D. İş sayılı kararı ile itirazın reddine karar verildiğinden ve mala zarar vermek suçu nedeniyle sanık ..."ın temyiz talebinin hükmün kesin olması nedeniyle 14/10/2014 tarihli ek kararla red edildiği, ek kararın 24/10/2014 tarihinde sanığa tebliğ edilmesine karşın temyiz edilmediğinin anlaşılması karşısında, bu suçlardan kurulan hükümler inceleme dışı bırakılmıştır.
Sanık ...’a cezaevinde yapılan tebliğin usulüne uygun olmadığı ve temyizin süresinde olduğu anlaşılarak tebliğnamedeki red isteyen düşünceye iştirak edilmemiştir.
I-Sanıklar ... ve ... hakkında müşteki ...’na karşı işledikleri mala zarar verme suçundan kurulan hükümlerin incelenmesinde;
14/04/2011 tarihinde yayınlanarak yürürlüğe giren 6217 sayılı Kanun"un 26. maddesi ile 5320 sayılı Kanuna eklenen ek 2. madde uyarınca doğrudan verilen 3.000. TL"ye kadar olan adli para cezalarından ibaret mahkumiyet hükümleri kesin olup, sanıklar hakkında mala zarar verme suçundan dolayı tayin edilen 2.000 TL adli para cezasına ilişkin hükümlerin, cezanın türü ve miktarı itibariyle temyizi mümkün bulunmadığından, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi aracılığı ile 1412 sayılı CMUK"un 317. maddesi gereğince temyiz itirazlarının tebliğnameye uygun olarak REDDİNE,
II-Sanıklar ..., ... ve ... hakkında müşteki ...’a yönelik işledikleri işyeri dokunulmazlığını ihlal suçundan kurulan beraat hükmünün incelenmesinde;
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, kararın dayandığı gerekçeye ve takdire göre, o yer Cumhuriyet Savcısının temyiz itirazı yerinde görülmemiş olduğundan reddiyle usul ve kanuna uygun ve takdire dayalı bulunan hükmün ONANMASINA,
III-Sanıklar ..., ... ve ... hakkında müşteki ...’a karşı hırsızlık, müşteki ...’na yönelik hırsızlık ve işyeri dokunulmazlığını ihlal suçlarından kurulan hükümlerin incelenmesinde;
Sanıkların müşteki ..."e yönelik iş makinalarından mazot çalmaya teşebbüs etme şeklindeki eylemlerinin TCK’nın 142/1-e maddesine uyduğu gözetilmeden yazılı şekilde karar verilmesi sonuç ceza değişmediğinden bozma nedeni olarak görülmemiştir.
İşyeri dokunulmazlığının ihlali suçundan doğrudan TCK’nın 116/4. maddesi gereğince hüküm kurulması yerine önce aynı Yasanın 116/2. maddesi ile ceza tayin edilerek bilahare 116/4. maddesi uygulanmış ise de, sonuca etkili olmadığından bozma nedeni olarak görülmemiştir.
Sanık ... atılı suçları kabul etmeyip diğer sanıklardan ayrılıp otele gittiğini savunmuş ise de; suçta kullanılan aracın sanık ... tarafından kiralanması ve otel görevlisi tanık ...’ın alınan ifadesinde sanığın gece 03:30-04:00 sıraları otele geldiğini belirtmesi ve müştekilere karşı işlenen suçların bu saatten önce olması karşısında sanığın savunmasının suçtan kurtulmaya yönelik olduğu anlaşılmış ve tebliğnamede ki bozma isteyen düşünceye iştirak edilmemiştir.
5237 sayılı TCK"nın 53. maddesinin bazı bölümlerinin iptaline ilişkin Anayasa Mahkemesi"nin 24/11/2015 tarihinde yürürlüğe giren 08/10/2015 gün ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı kararı da nazara alınarak bu maddede öngörülen hak yoksunluklarının uygulanmasının infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüştür.
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre sanıklar ..., ... ve ... ile o yer Cumhuriyet Savcısının temyiz itirazları yerinde görülmemiş olduğundan reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükümlerin tebliğnameye kısmen uygun olarak ONANMASINA,
IV-Sanıklar ..., ... ve ... hakkında 6136 sayılı yasaya muhalefet suçundan kurulan hükümlerin incelenmesinde;
Sanıkların terk edip kaçtıkları araçta ele geçen tabancanın 6136 sayılı Yasa kapsamında kaldığı anlaşılmakla beraber, sanıklar Kadir, ... ve ..."in karşılıklı olarak birbirlerini suçlayarak silahın kendilerine ait olmadığını savunmaları ve silahın kime ait olduğunun kesin olarak saptanamaması karşısında, "kuşkudan sanık yararlanır" ilkesi gereğince her üç sanığında atılı suçtan beraatleri yerine yazılı şekilde hüküm kurulması,
Kabule göre de;
Müşteki ..."a karşı hırsızlığa teşebbüs suçundan tayin edilen kısa süreli hapis cezasının adli para cezasına çevrilmesine karşın, ruhsatsız silah taşımak suçundan tayin edilen kısa süreli 10 ay hapis cezasının gerekçesi de gösterilmeden TCK’nın 50. maddesindeki para cezası ya da diğer tedbirlerden birine çevrilmeyerek hükümde çelişki yaratılması,
Bozmayı gerektirmiş, sanıklar ..., ... ve ... ile o yer Cumhuriyet Savcısının temyiz talepleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin açıklanan nedenle tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, 23/09/2019 tarihinde oybirliği ile karar verildi.