11. Hukuk Dairesi 2019/3167 E. , 2020/854 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : ADLİYE MAHKEMESİ 21. HUKUK DAİRESİ
Taraflar arasında görülen davada Kayseri 2. Asliye Ticaret Mahkemesince verilen 03/04/2018 tarih ve 2016/247 E- 2018/285 K. sayılı kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, istinaf isteminin esastan reddine dair Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21. Hukuk Dairesi"nce verilen 04/04/2019 tarih ve 2018/2128 E- 2019/446 K. sayılı kararın Yargıtay"ca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkilinin davalı şirketten hisse senetleri satın aldığını, şirket tarafından aracı kurum aracılığıyla hisse senetlerinin kaydileştirilmesi işlemlerinin yapıldığını, müvekkili tarafından 31/12/2012 tarihine kadar davalı şirkete veya aracı kuruma hisse senetlerinin teslim edilmediği gerekçesiyle hisse ve hakların davalı şirkete geçtiği kabul edilerek işlem yapıldığını, müvekkilinin haklarına el konulduğunu, 6111 sayılı Kanun gereğince süresi içinde teslim edilmeyen sermaye piyasası araçlarının hükümsüz kalacağına ilişkin yasal düzenlemeye dayanıldığını, bu durumun mülkiyet hakkını teminat altına alın Anayasa hükümlerine aykırı olduğunu, müvekkilinin tüm bilgilerinin davalı şirkette mevcut olduğunu buna rağmen davalının müvekkiline ulaşmakta ihmali bulunduğunu belirterek müvekkilinin hisse senetlerinin geçerli olduğunun tespitine, hisse senetleri oranında müvekkilinin ortak olduğunun tespiti ile kayıtlara tesciline, bu talebin kabul edilmemesi halinde hisse senetlerinin güncel değerinin şimdilik 13.000,00 TL"sinin dava tarihinden işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, davalı şirket ve aracı kurumunun yürürlükteki SPK mevzuatına uygun işlem tesis ettiği, kanun maddesinin Anayasa Mahkemesi tarafından kısmen iptal edilmiş olmasının yapılan işlemleri geçersiz kılmayacağı, iptal kararının geri yürümeyeceği, davacının davalı şirket hissedarı olduğunun tespiti yönündeki talebinin hukuki dayanaktan yoksun olduğu, davacının terditli olan diğer talebine gelindiğinde davacının mülkiyeti Yatırımcı Tazmin Merkezi"ne intikal eden sermaye piyasası araçlarının Yatırımcı Tazmin Merkezi tarafından satılmış olduğundan hisse bedelini Yatırımcı Tazmin Merkezinden talep etme hakkı bulunduğu, davacının yargılama aşamasında bu konuda Yatırımcı Tazmin Merkezine başvurduğu davacının davalı şirketten hisse bedeli talep etmesinin hukuken mümkün olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Karar, davacı vekili tarafından istinaf edilmiştir.
Ankara Bölge Adliye Mahkemesince, davanın reddine karar verilmiş olmasında usul ve yasaya aykırılık görülmediği gerekçesiyle davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
Yapılan yargılama ve saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kuralları gözetildiğinde İlk Derece Mahkemesince verilen kararda bir isabetsizlik olmadığının anlaşılmasına ve 12.11.2015 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanan Anayasa Mahkemesi"nin 22.10.2015 gün ve 2015/29-95 sayılı kararı ile 6362 sayılı Sermaye Piyasası Kanununun 13/4 maddesinin dördüncü, beşinci ve altıncı cümleleri iptal edilmiş olup, iptal kararının müktesep hakları ihlal etmemek kaydıyla derdest davalara da uygulanmasının mümkün olmasına göre, yapılan istinaf başvurusunun HMK"nın 353/b-1 maddesi uyarınca Bölge Adliye Mahkemesince esastan reddine ilişkin kararın usul ve yasaya uygun olduğu kanısına varıldığından Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz isteminin reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın HMK"nın 370/1. maddesi uyarınca ONANMASINA, HMK"nın 372. maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, aşağıda yazılı bakiye 10,00 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, 03/02/2020 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.