17. Hukuk Dairesi 2017/1066 E. , 2019/8977 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki, ölümlü trafik kazası nedeniyle maddi ve manevi tazminat davası üzerine yapılan yargılama sonunda, kararda yazılı nedenlerle, davanın kısmen kabulüne ilişkin verilen hüküm, davacılar vekili tarafından süresi içinde temyiz edilmekle, dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacılar vekili, davalı ..."in işleten/ sürücüsü olduğu trafik sigortasız aracın, davacıların oğlu/ kardeşi ... çarpmasıyla ölümlü kaza meydana geldiğini, davacıların ölenin desteğinden yoksun kaldığını, cenaze gideri yapmak zorunda kaldıklarını ve manevi zarara uğradıklarını belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak ve davalı ... sadece maddi tazminattan sorumlu olmak kaydıyla 36.200,00 TL. maddi ve 51.000,00 TL. manevi tazminatın kaza tarihinden işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılardan müteselsilen tahsilini talep etmiş; 05.11.2015 tarihli ıslah dilekçesiyle, toplam maddi tazminat taleplerini 47.935,33 TL"ye yükseltmiştir.
Davalılar vekilleri, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, iddia, savunma, yapılan yargılama ve toplanan delillere göre; davanın kısmen kabulü ile davacı ... için 19.159,34 TL. ve ... için 22.575,99 TL. destekten yoksun kalma tazminatının yasal faiziyle birlikte davalılardan müteselsilen tahsiline (tazminatların 15.000,00"er TL"lik kısmına davalı ... yönünden dava ve diğer davalı yönünden kaza tarihinden; bakiye kısımlarına ise ıslah tarihinden faiz işletilmesine); diğer davacıların destekten yoksun kalma tazminatı isteminin reddine; 200,00 TL. cenaze giderinin dava tarihinden işleyecek yasal faiziyle birlikte davalı ..."den tahsiline; davacı ... ile ... için 10.000,00"er TL. ve diğer davacılar için 5.000,00"er TL. manevi tazminatın kaza tarihinden işleyecek yasal faiziyle birlikte davalı ..."den tahsiline karar verilmiş; hüküm, davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dosya içerisinde mevcut olan muhtarlık yazısı ile diğer belgelere istinaden, 6100 sayılı HMK"nun 336. maddesi uyarınca, davacılar vekilinin adli yardım talebinin kabulüne karar verilerek yapılan inceleme sonunda;
1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde, dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına; davacı anne babanın maddi tazminat alacağının, Dairemizin yerleşik uygulamalarına uygun biçimde (aşağıdaki 2 nolu bentte açıklanan yön dışında) hesaplandığı raporun hükme esas alınmasında bir isabetsizlik bulunmamasına; desteğin kazadaki kusuru oranında tazminattan indirim yapılmasında usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre; davacılar vekilinin aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Dava, trafik kazası sonucu oluşan ölüm nedeniyle, ölenin yakınlarının, destekten yoksun kalma tazminatı istemine ilişkindir.
Destekten yoksun kalma zararının hesabında, destekten yoksun kalanlara müteveffanın sağlığında sağlamış olduğu (ya da ileride sağlaması muhtemel olan) yardımın miktarı doğru biçimde belirlenmelidir. Ölenin parasal veya bedensel destekliğinin derecesi ile bundan yoksun kalanların tazminat isteklerinin ölçüsü ya da hesaplama yöntemi konusunda, öğretide görüş birliği yoktur. Gerçek yardım miktarının yeterli delillerle ispat edilemediği durumlarda yargıç, takdir hakkını kullanarak yardım miktarını belirleyebilecektir. Bu belirlemede, destek ile destek olunan kimse arasındaki yakınlığın derecesi, aralarındaki manevi bağ, davacıların yaşları, dahil oldukları sosyal ve ekonomik çevre, yaşam standartları, cinsiyetleri gibi bakım ilişkisine ve miktarına etkili olabilecek unsurlar da göz önünde bulundurulacaktır. Hayatın olağan akışı içinde, destek sayılan kimsenin, baktığı kimselere gelirini belli paylara bölerek baktığı pek söylenemese de tazminat hesabında bir paylaştırma yapmak zorunlu hale gelmektedir.
Davacıların desteği olan ..., kaza tarihinde 11 yaşındadır. Mahkemenin hükme esas aldığı 25.01.2015 tarihli raporda bilirkişi tarafından, ölenin yaşı da dikkate alınarak muhtemel evlilik tarihi belirlenmiş ve evliliğinden belli süre sonra çocuklarının olacağı kabul edilerek davacılara kademeli destek payı ayrılmıştır. Ne var ki anılan raporda; desteğin evlenmesinden sonra davacı anne babasına % 12,5"ar; muhtemel çocuklarının olacağı sürelerde % 7,5"ar; davacı baba destekten çıktıktan sonra davacı annenin tek başına destek
alacağı sürede ise davacı anneye %12,5 pay ayıracağı kabulüyle hesap yapıldığı; desteğin muhtemel çocuklarının olacağı tarihlere göre destek paylarının kademelendirilmediği görülmektedir.
Dairemiz"in yerleşik uygulamalarıyla; çalışma ve gelir elde etme yaşına gelmesinden sonra bekar çocuk yaşasa idi ileriki yıllarda evleneceği; evlenmesi ile birlikte pay esasına göre 2 pay kendine, 2 pay eşine, birer pay ana ve babaya; evlenmesinden belli bir süre sonra ilk çocuğu ve yine bir süre sonra ikinci çocuğunun olacağı; çocukların olacağı süreler içinde kendine 2 pay, eşine 2 pay, çocuklara birer pay, ana ve babaya da birer pay ayıracağı; ana babadan birinin destekten çıkması halinde, çıkanın payının diğer ebeveynin alacağı paya ekleneceği kabul edilmektedir. Esas alınan bilirkişi raporu, davacıların destek paylarının belirlenmesi bakımından hatalıdır.
3-TMK’nun 185. madde hükmü gereğince, anne-baba birlikte çocukların bakımından sorumludur, aynı yasanın 327. maddesinde ise "çocuğun bakımı, eğitimi ve korunması için gerekli giderler ana ve baba tarafından karşılanır" denilmektedir.
Her baba ve annenin çocuğunu belli bir yaşa kadar büyütmek, yetiştirmek ödevi olup çocuğun ölümü nedeni ile artık yapılması gerekmeyecek yetiştirme giderlerinin belirlenecek destekten yoksun kalma tazminatından düşülmesi gerekmektedir. Kaza tarihinde 11 yaşında olan desteğin ölümü sebebi ile annenin çalışıyor olması halinde hem anne hem de baba yönünden hesaplanacak tazminattan, asgari ücretin %5"i oranında, annenin çalışmayıp aile ekonomisine katkısının bulunmadığının tespiti halinde ise, sadece baba yönünden hesaplanacak tazminattan asgari ücretin %5"i oranında yetiştirme giderinin indirilmesi gereklidir.
Somut olayda; destek 11 yaşında vefat etmiş olup hükme esas alınan aktüerya raporunda, davacı anne ve babanın destek zararı hesabında, anne ve babadan ayrı ayrı % 5"er yetiştirme gideri indirilmiştir. Ev hanımı olan ve herhangi bir geliri bulunmayan davacı anne için hesaplanan tazminattan yetiştirme gideri düşülmesi de doğru değildir.
Bu durumda mahkemece; Dairemiz"in yerleşik uygulamaları ile belirlenen ve yukarıda açıklanan destek payları esas alınmak ve geliri olmayan davacı annenin tazminatından yetiştirme gideri düşülmemesi gerektiği gözetilmek suretiyle, davacıların talep edebileceği tazminat miktarının belirlenmesi hususunda, daha önce rapor düzenleyen bilirkişiden ek rapor alınarak oluşacak sonuca göre (davacılar lehine oluşan usuli kazanılmış haklar gözetilmek suretiyle) karar verilmesi gerekirken, destek paylarının hatalı (düşük) saptandığı rapordaki hesaplamanın kabulü, bozmayı gerektirmiştir.
4-Davacı tarafça, dava konusu kazada ölen ... için yapılan cenaze giderleri yönünden de talepte bulunulmuş; mahkemece, bu giderler için talep edilen 200,00 TL. makul kabul edilip hüküm altına alınmışsa da cenaze giderinden davalı ... sorumlu tutulmamıştır.
5684 sayılı Sigortacılık Kanunu"nun 14/2-b ve ... Yönetmeliği"nin 9/1-b maddesi gereği, bedensel zararlardan sorumlu olduğu kabul edilen davalı ..."nın, davaya konu ölüm olayından kaynaklanan doğrudan zarar niteliğindeki cenaze giderlerinden sorumlu tutulması gerekirken, sorumluluğuna karar verilmeyişi de doğru olmamıştır.
SONUÇ:Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davacılar vekilinin sair temyiz itirazlarının REDDİNE; (2),(3) ve (4) nolu bentlerde açıklanan nedenlerle, davacılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 07/10/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.