(Kapatılan) 7. Hukuk Dairesi 2014/240 E. , 2014/815 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :İş Mahkemesi
Dava Türü : İşe iade
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün, Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dosya incelendi, gereği görüşüldü:
Davacı vekili, davacının iş sözleşmesinin geçerli neden olmaksızın feshedildiğini belirterek feshin geçersizliğine, işe iadesine ve işe başlatmama tazminatı ile boşta geçen süre ücretine karar verilmesini istemiştir.
Davalı vekili, davacının iş sözleşmesini feshin şirketin içinde bulunduğu ilaç sektöründe yaşanan bir takım değişikliklerin şirket üzerindeki olumsuz etkileri nedeniyle organizasyon yapısında küçülmeye gitme zorunluluğunun doğması sonucu gerçekleştiğini, sektördeki olumsuz değişikliklerin etkisi nedeniyle zorunlu olarak dört bölgenin kapatıldığını, Ocak 2011 den beri saha kadrosunda işten ayrılan otuzu aşkın kişinin yerine yeni işe alımların gerçekleşmediğini, performansı alt düzeyde olan kişiler arasından çıkarılacak işçilerin belirlendiğini, feshin son çare olarak uygulandığını, işverenin keyfi kararı sonucu değil ilaç sektöründe yaşanan bir takım değişikliklerin şirket üzerindeki etkileri sebebiyle gerçekleştiğini ve feshin geçerli nedenlere dayandığını savunarak davanın reddini talep etmiştir.
Mahkemece, feshin geçerli nedene dayanmadığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
Somut uyuşmazlıkta, davalı şirketin 30.12.2011 tarihi itibariyle çalışan listesi incelendiğinde ofis kadrosunun 34 kişiden oluştuğu, saha kadrosunun ise 15 kişi bölge müdürü, 1 saha yöneticisi ve geri kalanı tıbbi tanıtım temsilcisi olmak üzere 129 kişiden oluştuğu ve bu şekli ile fesih öncesi toplam çalışan sayısının 178 kişi olduğu; buna karşılık fesihten sonra 02.01.2011 tarihi itibariyle ofis kadrosunun yine 34 kişi olduğu ancak saha kadrosundan 4 bölge müdüründen 3"nün (davacı ve tanıkları) işten çıkarıldığı,... isimli bölge müdürünün ise tıbbi tanıtım temsilcisi olarak görevlendirilmek suretiyle 15 olan bölge müdürü sayısının 11"e düşürüldüğü, yine 22 tane tıbbi tanıtım temsilcisinin işten çıkışının yapılıp yerine yeni işe alınan tıbbi tanıtım temsilcisi bulunmadığı ve toplamda davalı şirketin fesih sonrası çalışan kişi sayısının 152 kişiye indirildiği görülmüştür.
Yine gerek Bakanlar Kurulu ve gerekse ... ve Sağlık Bakanlığının ilaç fiyatları ile ilgili almış oldukları kararların davalı şirket üzerinde olumsuz etkisinin bulunduğu dosyaya sunulan belgelerden anlaşılmıştır.
Söz konusu kararların şirket üzerindeki olumsuz etkileri karşısında davalı şirketin Yönetim Kurulu tarafından alınan 15.11.2011 tarihli işletmesel karar ile alınması gereken tedbirler sıralanmış olup özellikle " ...ve bunlarla birlikte sahada çalışan kadromuzda da yaklaşık %20 oranında bir küçülmeye gidilmesine,..." karar verildiği görülmüştür.
Ayrıca davalı işveren aleyhine aynı nedenlerle yapılan fesih işlemi sonucu işten çıkarılan işçi tarafından açılan ve İstanbul 13.İş Mahkemesinin 24.01.2013 tarih ve 2012/250 E-2013/25 K sayılı kararı ile feshin geçerli nedene dayandığından bahisle verilen davanın reddine dair karar, Yargıtay 22.Hukuk Dairesince 23.05.2013 tarih ve 2013/7435 E-2013/12094 K sayılı kararı ile onanmıştır.
Tüm bu açıklamalar karşısında, davalı işverenin, ilaç sektöründeki değişikliklerden mali olarak olumsuz etkilendiğinin sabit olması, alınan işletmesel karar uyarınca şirketin saha kadrosunda revizyona gidildiği ve çıkarılan işçilerin yerine yenilerinin alınmadığı ve yukarıda belirtilen emsal nitelikteki mahkeme kararı bir bütün olarak değerlendirildiğinde işverence yapılan feshin geçerli nedene dayandığı sonucuna varılmıştır. Bu nedenle davalı işveren tarafından işletmesel karara dayanılarak yapılan feshin geçerli olduğunun kabulü ile davanın reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde kabulü hatalıdır.
4857 sayılı İş Yasası"nın 20/3.maddesi uyarınca Dairemizce aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan gerekçe ile;
1-Mahkemenin kararının BOZULARAK ORTADAN KALDIRILMASINA,
2-Davanın REDDİNE,
3-Alınması gereken 25.20 TL harçtan peşin alınan 21,15 TL harcın mahsubu ile kalan 4.05 TL harç giderinin davacıdan alınarak Hazine"ye gelir kaydına,
4-Davacının yaptığı yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına, davalının yaptığı 168.15 TL yargılama giderinin davacıdan tahsili ile davalıya ödenmesine,
5-Karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T."ne göre 1.500,00 TL avukatlık ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-Artan gider ve delil avansının ilgilisine iadesine,
7-Peşin alınan temyiz harcının isteği halinde davalıya iadesine, 22.01.2014 tarihinde oybirliğiyle KESİN olarak karar verildi.