Resmi belgede sahtecilik - Başkasına ait kimlik veya kimlik bilgilerini kullanma - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2017/12868 Esas 2019/9953 Karar Sayılı İlamı
11. Ceza Dairesi Esas No: 2017/12868 Karar No: 2019/9953 Karar Tarihi: 23.12.2019
Resmi belgede sahtecilik - Başkasına ait kimlik veya kimlik bilgilerini kullanma - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2017/12868 Esas 2019/9953 Karar Sayılı İlamı
11. Ceza Dairesi 2017/12868 E. , 2019/9953 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Resmi belgede sahtecilik, Başkasına ait kimlik veya kimlik bilgilerini kullanma HÜKÜM : Mahkumiyet
I- Resmi belgede sahtecilik suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik sanığın temyiz nedenlerinin incelenmesinde; 5237 sayılı TCK"nin 53. maddesinin uygulamasında, Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarih, 2014/140 Esas, 2015/85 Karar sayılı iptal kararının infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüştür. Toplanan deliller gerekçeli kararda incelenip, sanığa yüklenen suçun sübutu kabul, kovuşturma sonuçlarına uygun şekilde vasfı tayin edilmiş, temel cezayı teşdit gerekçesi takdir kılınmış incelenen dosyaya göre verilen hükümde bir isabetsizlik görülmemiş olduğundan, sanığın yerinde görülmeyen temyiz nedenlerinin reddiyle hükmün ONANMASINA, II- Başkasına ait kimlik veya kimlik bilgilerini kullanma suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik sanığın temyiz nedenlerinin incelenmesinde; Yapılan yargılamaya, toplanıp gerekçeli kararda gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma neticelerine uygun şekilde oluşan inanç ve takdirine incelenen dosya içeriğine göre sanığın yerinde görülmeyen diğer temyiz nedenlerinin reddine, ancak; 1- Konya Cumhuriyet Başsavcılığı"nın 2013/25457 ve 2013/25637 soruşturma numaralı dosyalarına konu olaylarda 18.05.2013 günü meydana gelen hırsızlık olayları ile ilgili kendisini ... olarak tanıtan şüphelinin Yozgat ilinde yakalanarak Konya"ya getirildiği ve Konya Cumhuriyet Başsavcılığı"nın 2013/25457 ve 2013/25637 soruşturma sayılı dosyasında 30/05/2013 tarihinde bu isimle tutuklandığı iddia olunan olayda, eylemin aynı kişiye karşı aynı zamanda işlenmiş olması nedeniyle, 5237 sayılı TCK"nin 43. maddesi kapsamında zincirleme suç koşullarının oluşmadığı; ancak sanığın güttüğü amaç ve saik ile fiilinin iki ayrı suçla ilgili olması dikkate alınarak, temel cezanın alt sınırdan uzaklaşılarak belirlenmesi gerektiği gözetilmeden hem temel cezanın tayininde alt sınırdan uzaklaşılarak hem de TCK"nin 43. maddesi kapsamında zincirleme suç hükümlerinin uygulanması suretiyle fazla ceza tayini, 2- Yargılama gideri olarak hesaplanan miktarın CMK"nin 324/4. maddesine 6352 sayılı Kanun’un 100. maddesiyle eklenen değişiklik doğrultusunda terkin edilecek miktar olan 20,00 TL"nin altında kalması nedeniyle hazineye yükletilmesi gerektiğinin gözetilmemesi, 3- Gerekçeli karar başlığında suç adının "Başkasına ait kimlik veya kimlik bilgilerini kullanmak" yerine "iftira" olarak yazılması, 4- Suç tarihinin yakalama evraklarının düzenlendiği tarih olan 29/05/2013 yerine 30/05/2013 olarak belirtilmesi, 5- 5237 sayılı TCK’nin 53. maddesinin uygulanmasında, Anayasa Mahkemesi"nin 08.10.2015 gün 2014/140 Esas, 2015/85 sayılı iptal kararının infaz aşamasında gözetilmesinde zorunluluk bulunması, Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 23/12/2019 tarihinde oy birliği ile karar verildi.