19. Hukuk Dairesi 2016/805 E. , 2016/5137 K.
"İçtihat Metni"
Y A R G I T A Y İ L A M I
MAHKEMESİ : ...Asliye Hukuk Mahkemesi(Ticaret Mahkemesi Sıfatıyla)
TARİHİ : 01/07/2014
NUMARASI : 2013/499-2014/812
Taraflar arasındaki menfi tespit-alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R -
Davacı vekili, müvekkilinin davalı şirket ile ticari ilişkisi nedeniyle davalıdan akaryakıt almak üzere avans çeki olarak 55.000-TL bedelli, 27/04/2013 keşide tarihli çeki verdiğini, davalının, ekonomik durumunun bozulması nedeniyle edimini yerine getiremediğini, müvekkilinin verdiği çeki iade etmek yerine diğer davalı bankadan kullandığı kredinin teminatı olarak bankaya teslim ettiğini, davalı bankanın da basiretli davranma yükümlülüğüne aykırı bir şekilde araştırma yapmaksızın çeki teminat olarak teslim almış olduğunu belirterek, davaya konu çek yönünden müvekkilinin davalılara borçlu olmadığının tespitine, dava sırasında çek bedelinin ödenmesi halinde ödenen miktarın davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline, çek takibe konulur ise davalılar aleyhine %20 tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı ... vekili, dava konusu çekin davalı şirket tarafından dava dışı ..." ne cirolandığını, dava dışı bu şirketle müvekkili banka arasında akdedilen kredi sözleşmesi uyarınca kullandırılan krediler için bu şirketçe çeklerin teslim edildiğini, kredilerin geri ödemelerinin sözkonusu çeklerle sağlandığını, çekin kambiyo senedi ve ödeme aracı olduğunu, ciro yoluyla devredilen çekle ilgili temel borç ilişkisinin iyiniyetli müvekkiline karşı ileri sürülemeyeceğini, kaldı ki davacıyla davalı şirket arasındaki ilişkinin müvekkilince bilinmesinin de mümkün olmadığını, çekin üzerinde avans çeki olduğuna dair bir ibarenin veya ciro edilemez şerhinin bulunmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
Davalı ..."nin, usulüne uygun tebligata rağmen davaya cevap vermediği, duruşmalara da katılmadığı anlaşılmıştır.
Mahkemece yapılan yargılama sonucunda, ticari ilişkiler sebebiyle davaya konu çekin davacı tarafından davalıya verildiği, bilirkişi raporunda belirtildiği üzere bu çekin davacının ticari defterlerinde de sipariş avansı olarak gözüktüğü, davacı defterlerinde çek karşılığında davalı şirketin edimini yerine getirdiğine dair herhangi bir kaydın bulunmadığı, dava açılmadan önceki bir tarih olan 27/04/2013"te çek bedelinin ödendiği, davalı tarafın ihtara rağmen ticari defterlerini sunmadığı, bu nedenle davalının, davacının ticari defterlerindeki kayıtların aksini kanıtlayamadığı, çekten dolayı davacının davalı ..."ne borçlu olmadığı, davalı banka yönünden ise davalı bankanın kredi alacağına karşılık teminat teşkil etmek üzere çeki temlik cirosuyla devraldığı ve davalı bankanın yetkili hamil olduğu, yapılan cironun rehin cirosu olarak kabul edilmesinin mümkün olmadığı, davalı bankanın kötüniyetli olduğunun da ispatlanamadığı gerekçeleriyle, davanın kısmen kabulü ile, davalı banka yönünden açılan davanın reddine, davalı ... yönünden davanın kısmen kabulü ile, davacı vekilinin dava dilekçesindeki talebi doğrultusunda çek bedeli olan 55.000-TL"nin 27/04/2013 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı şirketten alınarak davacıya ödenmesine, çekin iptali yönündeki talebin reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir.
Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, 22/03/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.