Esas No: 2020/528
Karar No: 2022/3321
Karar Tarihi: 22.09.2022
Danıştay 3. Daire 2020/528 Esas 2022/3321 Karar Sayılı İlamı
Danıştay 3. Daire Başkanlığı 2020/528 E. , 2022/3321 K."İçtihat Metni"
T.C.
D A N I Ş T A Y
ÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas No : 2020/528
Karar No : 2022/3321
TEMYİZ EDENLER : 1- (DAVACI) …
VEKİLİ: Av. …
2- (DAVALI) … Vergi Dairesi Müdürlüğü/…
VEKİLİ: Av. …
İSTEMİN KONUSU : … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararına yöneltilen istinaf başvurularına ilişkin … Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı adına, asıl borçlu … Lojistik Denizcilik Turizm ve İnşaat Ticaret Limited Şirketi'nden alınamayan 2007 ve 2008 yıllarının muhtelif dönemlerine ait kamu alacağının tahsili amacıyla kanuni temsilci sıfatıyla düzenlenen … tarih ve … ila … takip numaralı ödeme emirlerinin iptali istemine ilişkindir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: Dava konusu … tarih ve … ila … takip numaralı ödeme emirleri ile tahsili istenen ve vade tarihleri 2007, 2008, 2010 ve 2012 yıllarına rastlayan amme alacaklarının ilgili yılları takip eden takvim yılından itibaren beş yıl içerisinde tahsil edilemediği dikkate alındığında, sırasıyla 31/12/2012, 31/12/2013, 31/12/2015 ve 31/12/2017 tarihlerinde zamanaşımına uğradığı, öte yandan, davalı idarece, asıl amme borçlu şirket adına … tarih ve …, … tarih ve …, … tarih ve … takip numaraları ödeme emirlerinin düzenlendiği bildirilmiş ise de, Mahkemelerince verilen ara kararı ile istenilmesine rağmen söz konusu ödeme emirlerinin asıl borçlu şirkete tebliğ edildiğini gösteren tebliğ alındılarının dosyaya sunulmadığı, … tarih ve …takip numaralı ödeme emrinin ise şirkete, tüzel kişiliğinin sona erdiği 19/08/2014 tarihinden sonra 08/06/2015 tarihinde tebliğ edildiği, usule aykırı tebliğ edilen ödeme emirleri ile bu ödeme emirlerine dayanak alınarak tesis edilen haciz işlemlerinin zamanaşımını kesen bir etkisinin bulunmadığı anlaşıldığından değinilen ödeme emirlerinin hukuka aykırı olduğu, dava konusu … tarih ve … takip numaralı ödeme emrinde yer alan 2014 yılı vade tarihli amme alacakları için asıl amme borçlusu şirket adına düzenlenen ihbarnamelerin usulüne uygun bir şekilde 02/12/2013 tarihinde asıl borçlu şirkete tebliğ edildiği, söz konusu amme alacaklarının tahsiline ilişkin olarak şirket adına … tarih ve … takip numaralı ödeme emri düzenlenerek şirketin tüzel kişiliğinin sona erdiği 19/08/2014 tarihinden sonra 08/06/2015 tarihinde tebliğ edilmesine karşın bahse konu amme alacaklarının şirketin tüzel kişiliğinin son bulmasından önce ilgili ihbarnameler ile şirket adına kesinleştirilmiş olduğu, şirketin tüzel kişiliğinin son bulması ile amme alacaklarının şirketten tahsil imkanının bulunmadığı anlaşıldığından davacı adına düzenlenen söz konusu ödeme emrinde hukuka aykırılık görülmediği gerekçesiyle … tarih ve … ila … takip numaralı ödeme emirleri iptal edilmiş, … tarih ve … takip numaralı ödeme emri yönünden ise dava reddedilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: İstinaf başvurularının, usul ve hukuka uygun olduğu sonucuna varılan Vergi Mahkemesi kararının kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği gerekçesiyle 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 45. maddesinin 3. fıkrası uyarınca reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENLERİN İDDİALARI :
Davacı tarafından, ödeme emrine konu borca ilişkin ihbarnameler usule aykırı tebliğ edildiği, amme alacağının zamanaşımına uğradığı ileri sürülerek kararın bozulması istenilmektedir.
Davalı idare tarafından, hukuka aykırı olduğu ileri sürülerek kararın bozulması istenilmektedir.
TARAFLARIN SAVUNMALARI :Taraflarca savunma verilmemiştir.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …'IN DÜŞÜNCESİ: Davacı temyiz isteminin kabulü, davalı temyiz isteminin reddi gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Üçüncü Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
İNCELEME VE GEREKÇE:
MADDİ OLAY :
12/01/2007 tarihli hisse devir sözleşmesi ile şirket ortağı olan davacının 24/01/2007 tarihli ortaklar kurulu kararıyla kanuni temsilci seçildiği ve kararın 05/02/2007 tarihinde tescil edilerek 09/02/2007 tarihli Türkiye Ticaret Sicili Gazetesi'nde ilan edildiği, hisselerinin tamamını 14/03/2008 tarihli hisse devir senedi ile devrettiği ve kanuni temsilcilik görevinin 24/04/2008 tarihinde ilan edilen 16/04/2008 tarihli ortaklar kurulu kararı ile sona erdiği, 2013 yılında 2008 yılı için yapılacak vergi incelemesi için 05/09/2013 tarihli defter ve belge isteme yazısının 2013 yılında şirketi temsile yetkili …'ın ikamet adresinde aynı tarihte bizzat kendisine tebliğ edildiği halde kanuni süresinde defter ve belgelerin ibraz edilmemesi sonucu katma değer vergisi indirimlerinin reddi üzerine yapılan tarhiyat sonrası şirket hakkında düzenlenen 14/05/2014 tarih ve 216 takip numaralı ödeme emrinin 08/06/2015 tarihinde şirket müdürünün ikamet adresinde kardeşi imzasına tebliğ edildiği, yapılan malvarlığı araştırması neticesinde şirket adına kamu alacağını karşılayacak herhangi bir malvarlığı tespit edilemediğinden dava konusu … tarih ve … takip numaralı ödeme emrinin düzenlendiği anlaşılmıştır.
İLGİLİ MEVZUAT:
213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 10. maddesinde, tüzel kişilerin mükellef veya vergi sorumlusu olmaları halinde bunlara düşen ödevlerin yerine getirilmemesi yüzünden mükelleflerin veya vergi sorumlularının varlığından tamamen veya kısmen alınamayan vergi ve buna bağlı alacakların kanuni ödevlerini yerine getirmeyenlerin varlıklarından alınacağı kurala bağlanmıştır.
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Davalı idare tarafından, temyiz istemine konu edilen Vergi Dava Dairesi kararının; … tarih ve … ila … takip numaralı ödeme emirlerine ilişkin hüküm fıkrası aynı hukuksal nedenler ve gerekçeyle Dairemizce de uygun bulunmuştur.
Dava konusu … tarih … takip numaralı ödeme emri içeriği kamu alacaklarının, 2008 yılına ait kanuni defter ve belgelerin yeni kanuni temsilci olan …'a 05/09/2013 tarihinde yapılan tebligata karşın incelemeye ibraz edilmemesinden kaynaklandığı olayda, davacının, söz konusu yazının tebliğ edildiği tarihte kanuni temsilci sıfatının bulunmadığı dikkate alındığında, defter ve belgelerin ibraz edilmemesi eyleminden sorumlu tutulmasının mümkün olmadığı dolayısıyla değinilen ödeme emrinin hukuka aykırı olduğu sonucuna varıldığından Vergi Mahkemesince yazılı gerekçeyle değinilen ödeme emrinin iptaline ilişkin hüküm fıkrasına davacı tarafından yöneltilen istinaf başvurusunun reddinde hukuka uygunluk görülmemiştir.
KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. Davalı idare temyiz isteminin reddine,
2. Temyize konu Vergi Dava Dairesi kararının; … tarih … ila … takip numaralı ödeme emirlerine ilişkin hüküm fıkrasının ONANMASINA,
3. Davacı temyiz isteminin kabulüne,
4. Kararın; … tarih ve … takip numaralı ödeme emrine ilişkin hüküm fıkrasının BOZULMASINA, 22/09/2022 tarihinde oybirliğiyle kesin olarak karar verildi.