22. Hukuk Dairesi 2016/14076 E. , 2019/19460 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı isteminin özeti:
Davacı vekili, davacının, 2008 yılı Haziran ayında davalının devraldığı... Yurt Ltd Şti."nde işe başlayıp 16.01.2014 tarihine kadar çalıştığını, iş akdini haklı nedenle feshettiğini, işçilik alacaklarının ödenmediğini belirterek; kıdem tazminatının, ihbar tazminatı, yıllık izin ücreti, ulusal bayram ve genel tatil , fazla mesai alacaklarının faizleriyle birlikte davalıdan tahsilini istemiştir.
Davalı cevabının özeti:
Davalı vekili , davacının davalı şirkette 22.09.2013-16.01.2014 tarihleri arasında çalıştığını, lise mezunu olup özel bir eğitim veya sertifikasyonu bulunmadığını, son net aylık ücretinin 1.016,40 TL olduğunu, işe alındığında muhasebe yardımcısı olarak çalıştırılmak istendiğini, ancak kayıtların düzgün tutulmaması üzerine, çalıştığı işyerinin özel ilköğretim okulu olması nedeniyle velileri karşılama ve yönlendirme işinde çalıştırıldığını, iş akdinin feshini gerektirecek bir durumunun olmadığını, yaptığı fazla mesailerin ödendiğini, hafta tatili ve bayramlarda çalışmadığını beyanla davanın reddini savunmuştur.
Mahkeme kararının özeti:
Mahkemece, toplanan delillere ve bilirkişi raporuna göre, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz:
Karar süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Gerekçe:
Somut uyuşmazlıkta, davalı şirketin 23.07.2016 tarihinde yayımlanan 667 sayılı Olağanüstü Hal Kapsamında Alınması Gereken Tedbirler ile Bazı Kurum ve Kuruluşlara Dair Düzenleme Yapılması Hakkında Kanun Hükmünde Kararname’nin 2. maddesi uyarınca kapatılmıştır.
675 sayılı Olağanüstü Hal Kapsamında Bazı Tedbirler Alınması Hakkında Kanun Hükmünde Kararname’nin, dava ve takip usulü başlıklı 16. maddesinde:
“(1) 20.07.2016 tarihli ve 2016/9064 sayılı Bakanlar Kurulu Kararıyla ülke genelinde ilan edilen olağanüstü hal kapsamında yürürlüğe konulan kanun hükmünde kararnameler gereğince kapatılan kurum, kuruluş, özel radyo ve televizyonlar, gazete, dergi, yayınevi ve dağıtım kanalları ile bunların sahibi gerçek veya tüzel kişiler aleyhine 17.08.2016 tarihinden önce açılan davalar ile bu kapsamda Hazine ile Vakıflar Genel Müdürlüğüne husumet yöneltilen davalarda mahkemelerce, 15.08.2016 tarihli ve 670 sayılı Olağanüstü Hal Kapsamında Alınması Gereken Tedbirler Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamenin 5. maddesi uyarınca dava şartı yokluğu sebebiyle red kararı verilir. Bu kararlar duruşma günü beklenmeksizin dosya üzerinden kesin olarak verilir ve davacılara resen tebliğ edilir. Tarafların yaptığı yargılama giderleri kendi üzerlerinde bırakılır.
(2) 20.07.2016 tarihli ve 2016/9064 sayılı Bakanlar Kurulu Kararıyla ülke genelinde ilan edilen olağanüstü hal kapsamında yürürlüğe konulan kanun hükmünde kararnameler gereğince kapatılan kurum, kuruluş, özel radyo ve televizyonlar, gazete, dergi, yayınevi ve dağıtım kanalları ile bunların sahibi gerçek veya tüzel kişiler aleyhine 17.08.2016 tarihinden önce başlatılan icra ve iflas takipleri ile bu kapsamda Hazine ile Vakıflar Genel Müdürlüğüne husumet yöneltilen takipler hakkında icra müdürlüklerince, 670 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 5. maddesi uyarınca düşme kararı verilir. Bu kararlar dosya üzerinden kesin olarak verilir ve takip alacaklısına resen tebliğ edilir. Tarafların yaptığı takip giderleri kendi üzerlerinde bırakılır.
(3) 20.07.2016 tarihli ve 2016/9064 sayılı Bakanlar Kurulu Kararıyla ülke genelinde ilan edilen olağanüstü hal kapsamında yürürlüğe konulan kanun hükmünde kararnameler gereğince kapatılan kurum, kuruluş, özel radyo ve televizyonlar, gazete, dergi, yayınevi ve dağıtım kanalları ile bunların sahibi gerçek veya tüzel kişiler veya kapatılma ya da resen terkin üzerine Maliye Bakanlığı ile Vakıflar Genel Müdürlüğü aleyhine 17.08.2016 tarihi dahil bu tarihten sonra açılan davalar ile icra ve iflas takipleri hakkında 670 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 5. maddesi gereğince dava veya takip şartının bulunmaması sebebiyle davanın reddine veya takibin düşmesine karar verilir.
(4) Birinci ve ikinci fıkralar uyarınca verilen kararlarda davacı veya alacaklının 670 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 5. maddesinde belirtilen usule uygun olarak ilgili idari makama, tebliğ tarihinden itibaren otuz günlük hak düşürücü süre içinde başvurabileceği belirtilir. İdari başvuru üzerine idari merci tarafından verilecek karar aleyhine idari yargıda dava açılabilir. İdari yargının verdiği karar kesin olup, uyuşmazlık adli yargıda hiçbir şekilde dava konusu yapılamaz.” hükmü düzenlenmiştir.
Davalı şirketin 23.07.2016 tarihinde yayımlanan 667 sayılı Olağanüstü Hal Kapsamında Alınması Gereken Tedbirler ile Bazı Kurum ve Kuruluşlara Dair Düzenleme Yapılması Hakkında Kanun Hükmünde Kararname’nin 2. maddesi uyarınca kuruluşlardan olması karşısında, davalı yönünden 675 sayılı Kanun Hükmünde Kararname’nin 16. maddesi uyarınca dava şartının değerlendirilerek, sonuca göre hüküm tesis edilmek üzere, kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Temyiz olunan hükmün yukarıda açıklanan sebepten BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 17.10.2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.