22. Hukuk Dairesi Esas No: 2016/22902 Karar No: 2019/19418 Karar Tarihi: 17.10.2019
Yargıtay 22. Hukuk Dairesi 2016/22902 Esas 2019/19418 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Davalı işverenin, davacı işçinin kıdem tazminatını gününde ödemediği gerekçesiyle açılan dava sonucunda verilen kararın temyiz edilmesi üzerine Yargıtay 22. Hukuk Dairesi tarafından yapılan incelemelerde, davacının emeklilik nedeniyle iş sözleşmesini feshettiği ancak kuruma başvurduğunu işverene belgeleyemediği için faiz başlangıç tarihine dava tarihinin değil, ilk açılan dava tarihini esas alınması gerektiği belirtilmiştir. Ancak, bu yanlışı düzeltmek için yeniden yargılama yapılmasının gerekli olmadığından, hüküm 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun geçici 3. maddesi uyarınca uygulanarak, kıdem tazminatı tutarının ilk dava tarihi olan 27.10.2014 tarihinden itibaren işleyecek en yüksek banka mevduat faizi ile birlikte ödenmesine karar verilmiştir. Kanun maddeleri ise şöyledir: 4857 sayılı İş Kanunu Madde 14, Türk Borçlar Kanunu Madde 106, Madde 309 ve Madde 340, 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun 438/7. maddesi, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun geçici 3. maddesi.
22. Hukuk Dairesi 2016/22902 E. , 2019/19418 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :İş Mahkemesi DAVA TÜRÜ : ALACAK
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi taraf vekillerince istenilmekle, temyiz taleplerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I 1. Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının tüm, davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir. 2. Kıdem tazminatının gününde ödenmemesi durumunda ödenmesi gereken faiz mevduata uygulanan en yüksek faizdir. Faiz başlangıcı fesih tarihi olmalıdır. Yaşlılık, malullük aylığı ya da toptan ödeme almak için işyerinden ayrılma halinde işçinin bağlı bulunduğu kurum ya da sandığa başvurduğunu belgelemesi şarttır. Bu halde faiz başlangıcı da anılan belgenin işverene verildiği tarihtir. Dosya içeriğine göre; davacının emeklilik nedeni ile iş sözleşmesini feshettiği ancak kuruma başvurduğunu işverene belgelediğini ispat edemediğinin anlaşılmasına göre faiz başlangıç tarihinin dava tarihi olarak belirlenmesi gerekir, ancak davacı tarafça somut davadan önce aynı alacağa ilişkin açılan davanın usulden reddedilmesi üzerine eldeki dava açılmış olup faiz başlangıç tarhinin ilk dava tarihi olarak belirlenmesi gerekirken bu hususun gözetilmemesi hatalıdır. Ne var ki bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden hükmün, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun geçici 3. maddesi uyarınca uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu"nun 438/7. maddesi uyarınca düzelterek onanması uygun bulunmuştur. Sonuç: Temyiz konusu kararın hüküm fıkrasının “Davacının davasının kabulü ile toplam net 7.200,16 TL kıdem tazminatının dava tarihinden itibaren işleyecek en yüksek banka mevduat faizi ile birlikde davalıdan alınarak davacıya verilmesine,” kısımları çıkarılarak yerine “Davacının davasının kabulü ile toplam net 7.200,16 TL kıdem tazminatının ilk dava tarihi olan 27.10.2014 tarihinden itibaren işleyecek en yüksek banka mevduat faizi ile birlikde davalıdan alınarak davacıya verilmesine,” rakam ve sözcükleri eklenerek hükmün bu şekli ile DÜZELTİLEREK ONANMASINA, peşin alınan temyiz harcının davacıya iadesine, aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edenlerden davalıya yükletilmesine, 17.10.2019 gününde oybirliği ile karar verildi.