17. Hukuk Dairesi Esas No: 2017/245 Karar No: 2019/8935 Karar Tarihi: 03.10.2019
Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2017/245 Esas 2019/8935 Karar Sayılı İlamı
17. Hukuk Dairesi 2017/245 E. , 2019/8935 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki tahkim davası hakkındaki Sigorta Tahkim Komisyonu İtiraz Hakem Heyetinin 05/11/2015 tarih ve 2015/İHK-1188 sayılı kararının davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Başvuran vekili Sigorta Tahkim Komisyonuna başvurusunda 29/09/2010 tarihinde meydana gelen kaza sonucu müvekkilinin %40 kalıcı raporu olduğunu, sigorta şirketine başvuru yapıldığını ancak ödeme yapılmaması üzerine tahkim komisyonuna başvuru zorunluluğunun doğduğunu, fazlaya ilişkin hakkı saklı kalmak kaydıyla 16.000,00 TL maddi tazminatın 10/12/2014 tarihinden itibaren işleyecek temerrüt faiziyle tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Davalı ... şirketi vekili, başvurunun reddini savunmuştur. Sigorta Tahkim Komisyonu Uyuşmazlık Hakem Heyetince, kaza ile zarar arasındaki illiyet bağı kesin olarak tespit edilemediğinden başvuru sahibinin isteminin reddine karar verilmiştir. Tahkim Komisyonu İtiraz Hakem Heyetince, başvuru sahibinin raporun eksik bilirkişi heyetince alındığına ilişkin itirazının usul yönünden kabulüne hakem heyeti kararının kaldırılmasına, kaza ile maluliyet arasındaki illiyet bağının kesin olarak tespit edilememesi ve kurulun sınırlı araştırma ve inceleme yetkisine sahip olması ile illiyet bağının nihai bir şekilde ancak genel mahkemeler yolunda tespitinin mümkün olması sebebiyle Sigortacılık Kanunu 30. madde kapsamında hüküm tesisine yer olmadığına, uyuşmazlığın yetkili ve görevli mahkemede görülmesi gerektiğinden başvuru sahibinin itirazının görev yönünden reddine kesin olarak karar verilmiş; Sigorta Tahkim Komisyonu İtiraz Hakem Heyeti kararı, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Tahkim Komisyonu İtiraz Hakem Heyeti kararında kararın miktar itibariyle kesin olarak verildiği belirtilmiş olsa da, kesinlik sınırı kamu düzeni ile ilgili olup; temyiz kesinlik sınırı belirlenirken dava konusu alacağın değeri dikkate alınır. Alacağın bir kısmının dava edilmesi halinde kesinlik sınırı alacağın tamamına göre belirlenir. Davacı başvuru sahibi hesaplanacak olan tazminat miktarında fazlaya ilişkin hakkını saklı tutarak başvuru yapmış olması sebebiyle bu haliyle talep, HMK 107. maddesinde belirtilen belirsiz alacağa ilişkin olduğundan talebin tümden reddedilmesi ile davacı başvuru sahibi yönünden kararın kesin olduğundan bahsedilemeyeceği için temyiz incelemesine geçilmiştir. Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davacı vekilinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda dökümü yazılı 15,20 TL kalan onama harcının temyiz eden davacıdan alınmasına 03/10/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.