Abaküs Yazılım
1. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/4941
Karar No: 2018/936
Karar Tarihi: 14.02.2018

Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2015/4941 Esas 2018/936 Karar Sayılı İlamı

1. Hukuk Dairesi         2015/4941 E.  ,  2018/936 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
    DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL - TENKİS

    Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil, tenkis davası sonunda, yerel mahkemece davanın kabulüne ilişkin olarak verilen karar davalı tarafından yasal süre içerisinde duruşma istekli temyiz edilmiş olmakla, duruşma günü olarak saptanan 14.02.2018 Çarşamba günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden davalı vekili Avukat ... geldi, davetiye tebliğine rağmen temyiz edilen davacı vekili Avukat gelmedi, yokluğunda duruşmaya başlandı, süresinde verildiği ve kayıt olunduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra gelen vekilin sözlü açıklamaları dinlendi, duruşmanın bittiği bildirildi, iş karara bırakıldı. Bilahare Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelenerek gereği görüşülüp düşünüldü:

    -KARAR-

    Dava, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil, olmadığı takdirde tenkis isteğine ilişkindir.
    Davacı, mirasbırakanı babası ...’ın, 2404 ada 1, 2 ve 11 parsel sayılı taşınmazlarını diğer mirasçılardan mal kaçırma amaçlı, muvazaalı olarak ve ara malik kullanarak satış suretiyle, davalı ikinci eşine devrettiğini ileri sürerek, davalı adına olan tapu kayıtlarının iptali ile veraset ilamındaki payı oranında adına tesciline, olmadığı takdirde tenkise karar verilmesini istemiştir.
    Davalı, miras bırakanla evlenmeden önce babası ...’nin taşınmazları miras bırakandan satın aldığını, miras bırakanın ölmeden önce ilk evliliğinden olma çocuklarına da taşınmaz verdiğini, mal kaçırma kastının olmadığını ayrıca tenkis talebi için hak düşürücü sürenin dolduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece, temlikin mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
    Dosya içeriği ve toplanan delillerden; miras bırakan ...’ın 09.12.1992 tarihinde ölümü geriye ilk evliliğinden olma çocukları, 14.03.1990’da evlendiği davalı ikinci eşi ve ondan olma 1972 ve 1976 doğumlu çocuklarının kaldığı, çekişme konusu 1, 2 ve 11 parsel sayılı taşınmazların 87 numaralı kadastral parselin imar uygulamasına tabi tutulması sonucu oluştuğu, 26.01.1971 tarihli kadastro tespiti tutanağından anlaşıldığı kadarıyla 87 parsel sayılı taşınmazın senetsizden miras bırakan adına tespit edildikten sonra miras bırakanın 19.08.1971 tarih ve 3609 sayılı noter senedi ile kısmen de 20.08.1971 tarihli muhtarlıkça tasdikli muvafakatname ile davalının babası olan ...’ye satmış olması üzerine taşınmazın komisyon kararı ile 28.08.1971 tarihinde Şıhdede adına tashihen tescil edildiği, tescilin 24.12.1971 tarihinde kesinleştiği, Şıhdede tarafından da taşınmazın 06.02.1978 tarihinde satış suretiyle davalıya devredildiği anlaşılmaktadır.
    Bilindiği üzere; tapuda kayıtlı olmayan taşınmazlar, taşınır mal niteliğindedir. Tapusuz taşınmazlarda zilyetlikten ibaret olan hakkın devri suretiyle yapılan elden bağışlama sözleşmeleri hiçbir şekilde biçim koşuluna bağlı değildir. Bu nedenle gizlenerek yapılan bağış niteliğindeki tasarruflar geçerlidir. Bu tür durumlarda 01.04.1974 tarih ½ sayılı İBK’nın uygulanma yeri yoktur.
    Somut olaya gelince; yukarıdaki açıklama karşısında tapu iptali ve tescil isteğinin dinlenilme olanağı yoktur. Tenkis isteğine gelince, miras bırakanın ölüm tarihi itibariyle tenkis davası zaman aşımı süresine tabidir. Davalı da zaman aşımı savunmasında bulunmuş olup; miras bırakanın ölüm tarihi olan 1992, dava tarihi ise 2013 yılı olduğundan zamanaşımı süresi de geçmiştir.
    Hâl böyle olunca, davanın reddine karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ile davanın kabulüne karar verilmiş olması doğru değildir.
    Davalının yerinde bulunan temyiz itirazlarının kabulü ile, hükmün (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK"un 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, 30.12.2017 tarihinde yürürlüğe giren Avukatlık Ücret Tarifesi gereğince gelen temyiz eden vekili için 1.630.00.-TL. duruşma vekâlet ücretinin temyiz edilenden alınmasına, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 14.02.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi