13. Hukuk Dairesi Esas No: 2015/41635 Karar No: 2017/7348 Karar Tarihi: 13.06.2017
Yargıtay 13. Hukuk Dairesi 2015/41635 Esas 2017/7348 Karar Sayılı İlamı
13. Hukuk Dairesi 2015/41635 E. , 2017/7348 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı mahkemenin görevsizliği nedeniyle davanın usulden reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
KARAR
Davacı, dava dışı işçi ... ... tarafından işçi alacaklarının tahsiline ilişkin açılan dava neticesinde idareleri tarafından ... 19. İcra Müdürlüğünün 2009/17324 sayılı dosyasına ödenen miktarların asıl davada 4.750,45 TL’nin, birleşen davada ise 3.404,36 TL"nin ödeme tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılardan tahsilini talep etmiştir. Davalılar, davanın reddine karar verilmesi gerektiğini savunmuşlardır. Mahkemece, asıl davada; davaya bakmakla Ticaret mahkemesinin görevli olduğu mahkemelerinin görevi dışında kaldığı anlaşıldığından, davanın görev yönünden usulden reddine, birleşen ... 24. Asliye Hukuk Mahkemesi"nin 2013/132 Esas sayılı davada; davaya bakmakla Ticaret mahkemesinin görevli olduğu mahkemelerinin görevi dışında kaldığı anlaşıldığından davanın görev yönünden usulden reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. Her ne kadar mahkemece, rücuen alacak davasında davalılardan ... Yemek Gıda Teks. Tem. San. Tic. Ltd. Şti."nin müflis durumda olması nedeniyle İİK’nun 235/1. maddesi kapsamında davacının talebinin sıra cetveline kayıt-kabul niteliğinde olduğu gerekçesi ile görevli mahkemenin Asliye Ticaret Mahkemesi olduğu kanaatine varılarak görevsizlik kararı verilmiş ise de; davacı tarafından dava dışı işçiye, işçi alacaklarından dolayı mahkeme ilamına istinaden icra yoluyla 27.05.2010 tarihinde ödeme yapıldığı bu ödemeden çok önce 27.11.2008 tarihinde davalı şirket hakkında iflas kararı verildiği buna göre rücuen alacağın iflas kararından sonra doğduğu ve iflastan sonra doğan masa alacağı niteliğini taşıdığı, ayrıca davacı idarenin düzenlediği hizmet alım ihalesini davalıların kazandığı ve bu hususta sözleşme düzenlendiği anlaşılmaktadır. Davacı eldeki davada, dava dışı işçiye mahkeme kararına istinaden yaptığı ödemenin rücuen davalılardan tahsilini istemektedir. Hemen belirtmek gerekirki, davacı idare ile davalılar arasındaki hizmet alım sözleşmesi özel hukuk kapsamında bir sözleşme olup, taraflar arasındaki ihtilafında sözleşme kapsamında çözülmesi gerekir. Bu itibarla, uyuşmazlığın genel mahkemelerde görülerek çözülmesi zorunludur. Mahkemenin davanın esasına girerek bir karar vermesi gerekirken, değinilen bu hususları gözardı ederek yazılı şekilde görevsizlik kararı vermiş olması usul ve yasaya aykırıdır. Bozmayı gerektirir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; temyiz olunan kararın BOZULMASINA, HUMK’nun 440/III-3 maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 13/06/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.