4. Ceza Dairesi 2016/10796 E. , 2020/9590 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Tehdit, hakaret, yaralama
HÜKÜMLER : Beraat, hükmün açıklanmasının geri bırakılması
Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre ve sanıklar hakkında hakaret ve yaralama suçlarından kurulan hükümlerin açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin kararlara yapılan itirazın yerel Mahkemece değerlendirildiği belirlenerek dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
1-UYAP sisteminden alınan güncel nüfus kaydına göre sanık ..."ün hükümden sonra 03.08.2017 tarihinde öldüğünün anlaşılması karşısında, bu hususun araştırılmasından sonra, TCK"nın 64/1. ve CMK"nın 223/8. maddeleri uyarınca sanık hakkında tehdit suçundan açılan kamu davasının ölüm nedeniyle düşmesine karar verilmesi zorunluluğu,
2)a-Tanık ..."in kovuşturma aşamasında sanık ..."ün tehdit ettiğini hatırlamadığını beyan etmesine karşın, soruşturma aşamasında alınan beyanında sanığın katılanı tehdit ettiğini belirtmesi karşısında, tanığın beyanları arasında aşamalarda oluşan çelişkinin giderilmeye çalışılması, giderilemediği takdirde hangi anlatımın hangi nedenle üstün tutulduğu açıklanıp sonucuna göre sanığın hukuki durumunun değerlendirilmesi gerekirken eksik inceleme ve yetersiz gerekçeyle yazılı şekilde hüküm kurulması,
B-Sanık ..."ün tehdit suçunun oluştuğunun kabulü halinde ise;
17.10.2019 gün ve 7188 sayılı Yasa"nın 24. maddesi ile 5271 sayılı CMK"nın 251. maddesinde "Basit Yargılama Usulü"ne ilişkin düzenleme getirilmiş ve 252. maddesinde de verilecek kararla ilgili özel yasa yolu (itiraz) getirilmiştir.
Ancak bu düzenlemenin uygulanmasıyla ilgili olarak, 7188 sayılı Yasa"nın 31. maddesiyle, 5271 sayılı CMK"na geçici madde 5"in (d) bendinde; "01.01.2020 tarihi itibariyle kovuşturma evresine geçilmiş, hükme bağlanmış veya kesinleşmiş dosyalarla seri muhakeme usulü ile basit yargılama usulü uygulanmaz" düzenlemesi getirilmiştir.
Konuyu somut norm denetimi yoluyla inceleyen AYM, (25.06.2020, 2020/16, 2020/33; R.G. 19.08.2020, Sayı:31218), sözü geçen geçici madde 5/d" deki düzenlemedeki, "kovuşturma evresine geçilmiş" ibaresinin aynı bentte yer alan, "basit yargılama usulü" yönünden Anayasa"nın 38. maddesine aykırı görerek iptaline karar vermiştir.
AYM kararında, hükme bağlanmış dosyalarla ilgili iptale karar verilmemiş ise de; hükme bağlanmış dosyalarla ilgili olarak kovuşturma evresi kesinleşmeye kadar devam ettiği için (5271, m.2/1-f), temyiz incelemesi devam eden dosyalar bakımından da lehe düzenleme getirilmesi ve mahkumiyet hükmü verildiği takdirde sonuç cezadan dörtte bir indirim öngörülmesi nedeniyle (5271, m.251/3), yeniden değerlendirme yapılması gerekir.
AYM"nin bu iptal kararında; sanık lehine getirilen, yeni düzenlemenin, geçici maddesiyle "kovuşturma evresine geçilmiş" dosyalar bakımından uygulanması gerektiğine işaret edildiğinden, temyiz incelemesi yapılan ve 5271 sayılı CMK"nın 251/1 maddesi kapsamına giren suçlar yönünden; Anayasanın 38. maddesi ile 5237 sayılı TCK"nın 7 ve 5271 sayılı CMK"nın 251 vd. maddesi gereğince yeniden değerlendirme yapılmasının zorunluluğu,
Bozmayı gerektirmiş, katılan ... vekilinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, 1 nolu bozma yönünden diğer yönleri incelenmeksizin HÜKÜMLERİN 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 09.09.2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.