Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2020/689 Esas 2020/4903 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
16. Ceza Dairesi
Esas No: 2020/689
Karar No: 2020/4903
Karar Tarihi: 13.10.2020

Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2020/689 Esas 2020/4903 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Mahkeme, sanığın silahlı terör örgütüne üye olma suçundan mahkumiyetine karar vermiş ve temyiz başvurusunu esastan reddetmiştir. Ancak, sanık hakkında verilen cezanın infaz rejimi ile ilgili olarak kararda eksiklikler bulunduğundan hüküm bozulmuş ve düzeltilerek onanmıştır. Kararda TCK'nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 3-5/1, TCK'nın 53/1-2-3, 58/9-6, 62/1 ve 63/1 maddeleri uyarınca mahkûmiyet kararı verildiği belirtilmiştir. TCK'nın 58/6 maddesi gereğince tekerrür uygulaması yapılması gerektiği, ancak kararda bu hususa yer verilmediği vurgulanmış ve hüküm düzeltilerek onanmıştır.
16. Ceza Dairesi         2020/689 E.  ,  2020/4903 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :Ceza Dairesi
    İlk Derece Mahkemesi : Bartın Ağır Ceza Mahkemesinin 27.12.2018 tarih ve 2018/212 - 2018/198 sayılı kararı
    Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma
    Hüküm : TCK’nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 3-5/1, TCK’nın 53/1-2-3, 58/9-6, 62/1 ve 63/1. maddeleri uyarınca mahkûmiyet kararına ilişkin istinaf başvurusunun esastan reddi


    Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle;
    Temyiz edenin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebebine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü;
    Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi;
    Hükmolunan ceza miktarı nazara alınarak yasal şartları oluşmadığından sanığın duruşmalı inceleme talebinin CMK’nın 299. maddesi gereğince REDDİNE
    Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
    Yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz olarak sergilendiği, özleri değiştirmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, yaptırımların kanuni bağlamda şahsileştirilmek suretiyle uygulandığı anlaşılmakla; sanık ve müdafiinin temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmediğinden CMK’nın 302/1. maddesi gereğince temyiz davasının esastan reddine, ancak;
    Örgüt mensubu olduğu kabul edilen sanık hakkında verilen cezanın, mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine karar verilirken uygulama maddesi olarak karar yerinde doğrudan ve yalnızca TCK’nın 58/9 maddesinin gösterilmesi gerekirken, anılan maddenin dışında uygulama yeri bulunmayan TCK’nın 58/6 maddesi gereğince tekerrür uygulanmasına karar verilmesi,
    Kanuna aykırı olup, sanık ve müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu nedenlerle BOZULMASINA, ancak bu hususlar yeniden yargılamayı gerektirmeden CMK"nın 303/1-c maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, hükmün 5. fıkrasındaki “Sanık hakkında TCK"nun 58/6 maddesindeki hüküm karşısında” ibaresinin çıkarılması suretiyle sair yönleri usul ve kanuna uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 28.02.2019 tarihinde yürürlüğe giren 20.02.2019 tarih ve 7165 sayılı Kanunun 8. maddesiyle değişik 5271 sayılı Kanunun 304. maddesi uyarınca dosyanın Bartın Ağır Ceza Mahkemesine, kararın bir örneğinin bilgi için Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 2. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 13.10.2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.