15. Hukuk Dairesi 2015/3802 E. , 2015/4741 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :İstanbul 16. Asliye Hukuk Hakimliği
Tarihi :10.06.2014
Numarası :2014/146-2014/241
Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:
- K A R A R -
Dava, satın alınan taşınmazın projeye aykırılıkları nedeniyle projeye uygun hale getirilme imkânının bulunup bulunmadığı ve bu nedenle bir zarar mevcut olup olmadığının tespiti istemine ilişkin olup, mahkemece, hukuki yarar yokluğu nedeniyle davanın reddine dair verilen karar, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dava açıldığı tarihte yürürlükte bulunan 4822 sayılı yasa ile değişik 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun"un “Amaç” başlıklı 1. maddesinde yasanın amacı açıklandıktan sonra kapsam başlıklı 2. maddesinde “Bu kanun 1. maddesinde belirtilen amaçlarla mal ve hizmet piyasalarında tüketicinin taraflardan birini oluşturduğu her türlü tüketici işlemini kapsar” hükmüne yer verilmiş; yasanın 3. maddesinde mal; alışverişe konu olan taşınır eşyayı, konut ve tatil amaçlı taşınmaz malları ve elektronik ortamda kullanılmak üzere hazırlanan yazılım, ses, görüntü ve benzeri gayri maddi malları ifade eder. "Satıcı" kamu tüzel kişileri de dahil olmak üzere ticari veya mesleki faaliyetleri kapsamında tüketiciye mal sunan gerçek veya tüzel kişileri kapsar. "Tüketici ise mal veya hizmeti ticari veya mesleki olmayan amaçlarla edinen kullanan veya yararlanan gerçek ya da tüzel kişiyi ifade eder.” şeklinde tanımlanmıştır.
Bir hukuki işlemin 4077 sayılı yasa kapsamında kaldığının kabul edilmesi için, yasanın amacı içerisinde yukarıda tanımları verilen taraflar arasında mal ve hizmet satışına ilişkin bir hukuki işlemin olması gerekir. Somut uyuşmazlıkta, S..A.Ş. yüklenici olup akdî ilişki yanında aynı zamanda üreticinin de sorumluluğuna dayandığından, uyuşmazlık 4077 sayılı Yasa kapsamında değerlendirilmelidir. Bu nedenle S.. A.Ş."nin üreticisi olduğu taşınmaz nedeniyle 4077 sayılı Yasa"nın uygulanması gerekir. Uyuşmazlık 4077 sayılı Yasa"nın 4. maddesinde düzenlenen "ayıplı mal" satışına ilişkindir. 4077 sayılı Yasa"nın 23. maddesi, bu kanunun uygulanması ile ilgili her türlü ihtilâfa tüketici mahkemelerinde bakılacağını öngörmüştür. Taraflar arasındaki uyuşmazlık Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun kapsamında kaldığına göre davaya bakmaya da tüketici mahkemesi görevlidir. Diğer yandan satıcı N.. Ö.. hakkındaki davanın da üretici S.. A.Ş."ye tebaen aynı mahkemede görülmesi gerekir. Görevle ilgili düzenlemeler kamu düzenine ilişkin olup taraflar ileri sürmese dahi yargılamanın her aşamasında resen gözetilir. Görevle ilgili hususlarda, kazanılmış hak da söz konusu olmaz. Bu durumda mahkemece görevsizlik kararı verilmesi gerekirken, genel mahkeme sıfatıyla bakılarak yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.
2-Bozma nedenine göre davacının diğer temyiz itirazlarının incelenmesine bu aşamada gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Temyiz edilen hükmün 1 nolu bentte açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 2 nolu bent gereğince davacının diğer temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine, karşı tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme isteminde bulunulabileceğine 02.10.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.