Karşılıksız yararlanma - Yargıtay 2. Ceza Dairesi 2019/7751 Esas 2019/8431 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
2. Ceza Dairesi
Esas No: 2019/7751
Karar No: 2019/8431
Karar Tarihi: 08.05.2019

Karşılıksız yararlanma - Yargıtay 2. Ceza Dairesi 2019/7751 Esas 2019/8431 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Asliye Ceza Mahkemesi tarafından karşılıksız yararlanma suçundan hükümlü görülen sanığın temyiz itirazları değerlendirildi. Kararda, 6352 sayılı Kanun'un 84. maddesi ile 5237 sayılı TCK'nın 168. maddesine eklenen 5. fıkra uyarınca, suçun işlendiği tarihten önce zararın tazmin edilmesinin dava açılmadan önce önemli bir şart olduğu belirtildi. Soruşturma aşamasında kurum zararının bilirkişiye tespit ettirilerek sanığa usulüne uygun şekilde bildirimde bulunulması halinde, sanık zararı tamamen giderirse kamu davasının düşürülmesine karar verileceği vurgulandı. Kararda ayrıca, 5271 sayılı CMK'nın 223/8. maddesi ile 5352 sayılı Adli Sicil Kanunu'nun 6. maddesi uyarınca, sanığın TCK'nın 168. maddesinin 5. fıkrasından kaç kez yararlandığının denetimi açısından adli sicile kaydedilmesi gerektiği belirtildi. Kanun maddeleri ise sırasıyla 6352 sayılı Kanun'un 84. maddesi, 5237 sayılı TCK'nın 168. maddesi, 5271 sayılı CMK'nın 223/8. maddesi ve 5352 sayılı Adli Sicil Kanunu'nun 6. maddesi olarak yer aldı.
2. Ceza Dairesi         2019/7751 E.  ,  2019/8431 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Karşılıksız yararlanma
    HÜKÜM : Mahkumiyet

    Dosya incelenerek gereği düşünüldü;
    Dosya içeriğine göre diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. Ancak;
    05/07/2012 tarihinden sonra işlenen suçlar bakımından, 6352 sayılı Kanun"un 84. maddesi ile 5237 sayılı TCK"nın 168. maddesine eklenen 5. fıkra uyarınca, zararın soruşturma tamamlanmadan önce tazmin edilmesi halinde kamu davası açılamayacağı, başka bir anlatımla zararın giderilmemesinin dava şartı olduğu dikkate alındığında, soruşturma aşamasında şüpheliye, belirlenen vergili ve cezasız zarar miktarını kamu davası açılmadan önce tamamen tazmin etmesi halinde hakkında dava açılmayacağı da hatırlatılarak usulünce bildirimde bulunulup, makul bir süre tanınması ve soruşturma aşamasında zararın tamamen tazmini halinde kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verilmesi, tamamen tazmin edilmemesi halinde ise dava açılması gerekmektedir. Ancak anılan şekilde soruşturma aşamasında kurum zararı bilirkişiye tespit ettirilmeden ve tespit ettirilse dahi usulünce bildirimde bulunulmadan sanık hakkında dava açılması halinde sanık kovuşturma aşamasında zararı tamamen giderirse, zarar soruşturma aşamasında giderilmiş gibi, 5271 sayılı CMK"nın 223/8. maddesi gereğince kamu davasının düşürülmesine karar verilmesi, ayrıca sanığın 5237 sayılı TCK"nın 168. maddesinin 5. fıkrası hükmünden kaç kez yararlandığının denetimi açısından verilecek kararın 6352 sayılı Kanun"un 103. maddesi ile 5352 sayılı Adli Sicil Kanunu"nun 6. maddesine eklenen 2. fıkra uyarınca adli sicilde bunlara mahsus sisteme kaydının sağlanması gerekir.
    Somut olayda; soruşturma aşamasında sanığa usulüne uygun bildirimde bulunulmaması karşısında, katılan kurumun vergili ve cezasız zararı bilirkişiye hesaplattırılarak, bilirkişi tarafından hesaplanan zararın makul süre içerisinde giderilmesi halinde 5271 sayılı CMK"nın 223/8. maddesi uyarınca kovuşturma koşulu gerçekleşmediğinden hakkında düşme kararı verileceğine dair sanığa ihtaratta bulunulup sonucuna göre sanığın hukuki durumunun belirlenmesi gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması,
    Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı istem gibi BOZULMASINA, 08/05/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.










    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.