10. Ceza Dairesi 2020/8646 E. , 2021/3050 K.
"İçtihat Metni"
Mahkeme : BAKIRKÖY (KAPATILAN) 55. Asliye Ceza Mahkemesi
Suç : Kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma
Hüküm : Tedavi ve denetimli serbestlik tedbirine uyulmaması üzerine mahkûmiyet
Dosya incelendi
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun şekilde oluşan inanç ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
1- Bakırköy 9. Sulh Ceza Mahkemesinin 21/09/2012 tarihli, 2012/1942 esas, 2012/3202 karar sayılı, yeniden kurulan, tedavi ve denetimli serbestlik kararının 26/11/2012 tarihli davetiye ile infazına başlanıldığı; Bakırköy Prof. Dr. Mazhar Osman Ruh Sağlığı ve Sinir Hastalıkları Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nin 08/07/2014 tarihli yazısı ile sanığın 07/07/2014 tarihinde yapılan tetkik ve muayenelerinin sonucunda tedaviye uyumsuz olduğunun bildirilmesi üzerine İstanbul Denetimli Serbestlik Müdürlüğü İnfaz İşlemleri Değerlendirme Komisyonunun 11/07/2014 tarihinde uyarılmasına karar verildiği anlaşılmakla; tedaviye uyumsuzluğuna ve ihlale ilişkin rapor ve belgelerin aslı veya onaylı örneğinin getirtilerek denetime imkan verecek şekilde bu dosya içerisinde bulundurulması gerekirken, eksik araştırma ile hüküm kurulması,
2- Suç tarihi itibariyle yürürlükte bulunan TCK"nın 191. maddesinde sanığa isnat edilen suç için temel ceza miktarının "bir yıldan iki yıla kadar hapis cezası" olarak belirlendiği; hükümden sonra yürürlüğe giren 5271 sayılı CMK"nın 17/10/2019 tarihli ve 7188 sayılı Kanunun 24. maddesi ile başlığı ile birlikte yeniden düzenlenmiş olan "Basit Yargılama Usulü" başlıklı 251. maddesinin 1. fıkrasında yer alan "Asliye ceza mahkemesince, iddianamenin kabulünden sonra adli para cezasını ve/veya üst sınırı iki yıl veya daha az süreli hapis cezasını gerektiren suçlarda basit yargılama usulünün uygulanmasına karar verilebilir." şeklindeki düzenlemeye, 7188 sayılı Kanunun geçici 5. maddesinin 1-d bendinde yer alan "01/01/2020 tarihi itibarıyla kovuşturma evresine geçilmiş, hükme bağlanmış veya kesinleşmiş dosyalarda seri muhakeme usulü ile basit yargılama usulü uygulanmaz." şeklindeki düzenleme ile sınırlama getirilmiş ise de; Anayasa Mahkemesinin 19/08/2020 tarihli 31218 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanan, 25/06/2020 tarihli ve 2020/16 esas, 2020/33 karar sayılı iptal kararı ile, "...kovuşturma evresine geçilmiş..." ibaresinin, aynı bentte yer alan "... basit yargılama usulü..." yönünden Anayasa"ya aykırı bulunarak iptaline karar verilmesi sebebiyle kovuşturma evresine geçilmiş olan ve basit yargılama usulü uygulanabilecek dosyalar yönünden 7188 sayılı Kanunun 5. maddesinin 1-d bendinde yer alan düzenlemenin iptal edildiği anlaşıldığından; Anayasa Mahkemesi kararlarının geriye yürümesi mümkün olmayıp, Ceza Muhakemesi Kanununda yapılan değişikliklerin ise derhal uygulanması gerekmekle birlikte, basit yargılama usulü uygulanan olaylarda CMK"nın 251. maddesinin 3. fıkrasına göre; " mahkûmiyet kararı verildiği takdirde sonuç ceza dörtte bir oranında indirilir." şeklindeki düzenleme karşısında, Anayasa Mahkemesinin anılan iptal kararının neticeleri itibarıyla maddi ceza hukukuna ilişkin olduğunun ve CMK"nın 251. maddesinin 3.fıkrasında yer alan düzenlemenin sanık lehine sonuç doğurabilecek nitelikte olduğunun anlaşılması karşısında, TCK"nın 7. maddesi ile CMK"nın 251. maddesi hükümleri gözetilmek suretiyle sanık lehine olan uygulamanın belirlenerek yerine getirilmesi ve gereği için dosyanın, "Basit Yargılama Usulü" yönünden yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
3- Kabule göre de; sanık hakkındaki kararın gerekçe kısmında TCK"nın 50. maddesinin uygulanmasına yer olmadığına karar verilmesi karşısında; hükmün beşinci paragrafında “Sanığa verilen hürriyeti bağlayıcı ceza; sosyal ve ekonomik durumu ve suçun işlenmesindeki özellik nazara alınarak TCK"nın 50/1-a maddesi uyarınca 1 günü takdiren 20 TL’den paraya çevrilerek 6.000 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına” karar verildiği belirtilmek suretiyle çelişkiye neden olunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, hükmün BOZULMASINA, 03/03/2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi.