3. Hukuk Dairesi 2019/3063 E. , 2019/7816 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı, dava dilekçesinde özetle; taraflar arasında var olan ticari ilişki nedeniyle davalı şirkete araç kiraladığını, 10.02.2012, 10.03.2012, 31.03.2012, 30.04.2012, 31.05.2012 ve 30.06.2012 tarihli araç kiralamaya ilişkin toplam 7.976,80 TL faturalar ile 01.08.2012 aracın tamirine ilişkin 5.702,05 TL bedelli fatura nedeniyle davalının borçlu olduğunu, bu borçlar nedeniyle ilamsız icra takibinde bulunduğunu, ancak davalının haksız itirazı sonucu takibin durduğunu öne sürerek itirazın iptaline ve %20 den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı, süresi içinde cevap dilekçesi sunmamıştır.
Mahkemece, gerekçeli kararda; davanın kısmen kabulüne karar verilmesi gerekirken kısa kararda hataen reddedildiği belirtilerek davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafça temyiz edilmiştir.
1-) 01.10.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 Sayılı HMK"nun 4/1-a maddesine göre; kiralanan taşınmazların, 09.06.1932 tarihli ve 2004 sayılı İcra ve İflas Kanununa göre ilamsız icra yoluyla tahliyesine ilişkin hükümler ayrık olmak üzere, kira ilişkisinden doğan alacak davaları da dâhil olmak üzere tüm uyuşmazlıkları konu alan davalar ile bu davalara karşı açılan davalarda "Sulh Hukuk Mahkemesi" görevlidir.
Görevle ilgili düzenlemeler kamu düzenine ilişkin olup, taraflar ileri sürmese dahi yargılamanın her aşamasında re"sen gözetilir. Taraflar da yargılama bitinceye kadar görev itirazında bulunabilirler. Görev itirazı yapılmamış olsa bile re"sen mahkeme, ilk önce görevli olup olmadığını inceleyip karara bağlamalıdır.
Somut olayda; uyuşmazlık kira ilişkisinden kaynaklanmakta olup, dava 12/04/2013 tarihinde açılmıştır. Dava tarihinde yürürlükte bulunan 6100 sayılı HMK"nın 4/1-a maddesi uyarınca, dava değerine bakılmaksızın davaya bakma görevi Sulh Hukuk Mahkemesi"ne aittir.
Hal böyle olunca, mahkemece; uyuşmazlığın çözümünde Sulh Hukuk Mahkemesinin görevli olduğu gözetilerek, görevsizlik nedeniyle HMK"nın 114/1-c ve 115/2. maddeleri uyarınca davanın usulden reddine karar verilmesi gerekirken, bu husus göz ardı edilerek davanın esası hakkında hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir.
2- Bozma nedenine göre davacının sair temyiz itirazlarının incelenmesine bu aşamada gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle hükmün HUMK"nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, ikinci bentte açıklanan nedenle davacının sair temyiz itirazlarının incelenmesine bu aşamada yer olmadığına, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK"nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK.nun 440.maddesi gereğince karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 14.10.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.