1. Hukuk Dairesi 2015/3461 E. , 2018/915 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL
Taraflar arasında birleştirilerek görülen tapu iptali ve tescil davası sonunda, yerel mahkemece davalılar ... ve ... yönünden davanın kabulüne, davalı ... bakımından ise reddine ilişkin olarak verilen karar asıl ve birleştirilen davalarda davacılar vekili tarafından yasal süre içerisinde duruşma istekli temyiz edilmiş olmakla, duruşma günü olarak saptanan 13.02.2018 Salı günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden davalılar vekili Avukat ... geldi, davetiye tebliğine rağmen diğer temyiz eden davacılar ... v.d. vekili Avukat gelmedi, yokluğunda duruşmaya başlandı, süresinde verildiği ve kayıt olunduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra gelen vekilin sözlü açıklamaları dinlendi, duruşmanın bittiği bildirildi, iş karara bırakıldı. Bilahare Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelenerek gereği görüşülüp düşünüldü:
-KARAR-
Asıl ve birleştirilen davalar, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.
Asıl ve birleştirilen dosya davacıları, ortak mirasbırakan ..."in maliki olduğu 2330 ada 19 parsel sayılı taşınmazdaki payını davalı oğlu ..., 364 ada 40 parselde kayıtlı 3 nolu bağımsız bölümü davalı gelini ... ölünceye kadar bakma akdiyle, 128 ada 18 ve 34 parsel ile 147 ada 6 parsel sayılı taşınmazlarını ise davalı oğlu ... satış suretiyle temlik ettiğini, davalı ..."un ise 2330 ada 19 parseldeki payını kayınbiraderi olan diğer davalı ..."a satış suretiyle temlik ettiğini, temliklerin mirasçıdan mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olduğunu ileri sürerek, tapu kayıtlarının iptali ile miras payları oranında adlarına tescile karar verilmesini istemişlerdir.
Asıl ve birleştirilen dosya davalıları, temliklerin bakım karşılığı yapıldığını ve bakım borcunun yerine getirildiğini, satış suretiyle yapılan temliklerin ise gerçek olduğunu, öte yandan mirasbırakanın denkleştime iradesiyle hareket ettiğini, diğer mirasçılara da bir takım kazandırmalarda bulunduğunu belirterek davanın reddini savunmuşlardır.
Mahkemece, davalılar ... ve ... yönünden davanın kabulüne, davalı ... bakımından ise davanın reddine karar verilmiştir.
Dosya içeriği ve toplanan delillerden, tarafların mirasbırakanı ..."in 12.06.2012 tarihinde öldüğü, geriye davacı çocukları ..., ..., ... ile davalı oğlu ... bıraktığı, mirasbırakanın adına kayıtlı 2330 ada 19 parsel sayılı taşınmazdaki 10/15 payını 19.11.2002 tarihinde davalı oğlu ..., 364 ada 40 parselde kayıtlı 3 nolu bağımsız bölümü 18.05.2011 tarihinde davalı gelini ... ölünceye kadar bakma akdiyle, 128 ada 18 ve 34 parsel ile 147 ada 6 parsel sayılı taşınmazlarını ise 23.05.2011 tarihinde davalı oğlu ... satış suretiyle temlik ettiği, davalı ..."un ise 2330 ada 19 parseldeki 10/15 payını 18.02.2004 tarihinde kayınbiraderi olan diğer davalı ..."a satış suretiyle devrettiği anlaşılmaktadır.
Hemen belirtmelidir ki, mirasbırakan tarafından davalı oğlu ..., ... ise diğer davalı ..."a yapılan temliki işlemlerin mirasçıdan mal kaçırmak amaçlı ve muvazaalı olduğu belirlenmek ve benimsenmek suretiyle davalı ... ile davalı ... hakkındaki davaların kabulüne, davalı ... yönünden ise temliki işlemin bakım karşılığı yapıldığı saptanmak suretiyle davanın reddine karar verilmiş olmasında bir isabetsizlik yoktur. Asıl ve birleştirilen dosya davalılarının temyiz itirazları ile asıl ve birleşen dosya davacılarının yerinde bulunmayan diğer temyiz itirazlarının reddine.
Asıl ve birleştirilen dosya davacılarının öteki temyiz itirazlarına gelince;
Bilindiği üzere, 6100 sayılı HMK’nun (Hukuk Muhakemeleri Kanununun) 26. maddesi hükmü gereğince hakim, kural olarak tarafların talep sonuçlarıyla bağlıdır. Ondan fazlasına veya başka bir şeye karar veremez. Buna usul hukukunda taleple bağlılık ilkesi denilmektedir.
Somut olaya gelince; asıl ve birleşen dosya davacıları vekilinin, 03.11.2014 tarihli dilekçeleri ile 128 ada 34 parsel ile 147 ada 6 parsel sayılı taşınmaz yönünden tapu iptali ve tescil istemli taleplerini bedele dönüştürdükleri anlaşılmaktadır.
Hal böyle olunca, taleple bağlı kalınarak 128 ada 34 parsel ile 147 ada 6 parsel sayılı taşınmazlar yönünden davacıların miras payları oranında bedele hükmedilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile yazılı olduğu üzere karar verilmiş olması doğru değildir.
Asıl ve birleştirilen dosya davacılarının yerinde bulunan temyiz itirazlarının kabulü ile, hükmün (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK"un 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 13.02.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.