Zimmet - Yargıtay 5. Ceza Dairesi 2012/15356 Esas 2014/3670 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
5. Ceza Dairesi
Esas No: 2012/15356
Karar No: 2014/3670
Karar Tarihi: 02.04.2014

Zimmet - Yargıtay 5. Ceza Dairesi 2012/15356 Esas 2014/3670 Karar Sayılı İlamı

5. Ceza Dairesi         2012/15356 E.  ,  2014/3670 K.

    "İçtihat Metni"

    Tebliğname No : 5 - 2012/155533
    MAHKEMESİ : Kars Ağır Ceza Mahkemesi
    TARİHİ : 14/02/2012
    NUMARASI : 2011/268 Esas, 2012/23 Karar
    SUÇ : Zimmet

    Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
    Sanık hakkında sahtecilik fiili yönünden zamanaşımı süresi içinde mahallinde işlem yapılması mümkün görülmüştür.
    Dosya içerisinde bulunan 11/03/2011 tarihli TEDAŞ Teftiş Kurulu raporundaki suçun işlenme şekli ve zimmet miktarına ilişkin tespitlerin dosya içeriğine uygun ve yeterli olduğu, sanık tarafından da suçun kabul edildiği anlaşılmakla tebliğnamedeki bilirkişi raporu alınması gerektiğine ilişkin bozma düşüncesine iştirak edilmemiş, yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre sair temyiz itirazları da yerinde görülmemiştir.
    Ancak;
    Suç tarihinde Aras EDAŞ Sarıkamış İşletme Şefliğinde veznedar olarak görev yapan sanığın, tahsil ettiği fatura bedellerinin bir kısmını bankaya geç veya eksik yatırmak, bir kısmını ise hiç yatırmamak suretiyle uhdesinde tuttuğu, yine gecikmiş borçlara ait tahsil ettiği paraları kurum hesabına intikal ettirmediği halde borçları sistem üzerinden silerek mal edindiği, eylemlerinin kendisine borç çıkarılan abonelerden birinin kuruma başvurusu sonrasında ortaya çıkarılabildiği ve zimmetin açığa çıkmamasını sağlamaya yönelik hileli hareketlerle gerçekleştirildiğinin anlaşılması karşısında, nitelikli zimmet suçunu oluşturduğu gözetilmeden sadece basit zimmet suçundan hüküm kurulması,
    CMK"nın 2/e, 158/1 ve 160. maddelerine ve Ceza Genel Kurulunun Dairemizce de benimsenen 17/10/2006 gün 2006/5-165-213 sayılı Kararına göre soruşturmanın, “kanuna göre yetkili mercilerce suç şüphesinin öğrenilmesinden iddianamenin kabulüne kadar geçen evreyi” ifade ettiği, soruşturmanın Cumhuriyet Başsavcılığı veya kolluk makamlarınca suçun işlendiğinin öğrenilmesiyle başlayacağı ve soruşturmanın da Cumhuriyet Başsavcılığına yapılan ve 14/06/2011 tarihinde havale edilen suç duyurusu üzerine başladığı, sanığın zimmetine geçirdiği kabul edilen 30.250 TL"yi adli soruşturma başlamadan önce idari tahkikat sırasında ödediğinin anlaşılması karşısında TCK"nın 248/1. maddesi uyarınca 2/3 yerine, 248/2. maddesiyle 1/2 oranında indirim yapılması suretiyle fazla ceza tayini,
    Suçun TCK"nın 53/1-a maddesindeki yetkinin kötüye kullanılması suretiyle işlenmesine rağmen, aynı Kanunun 53/5. madde ve fıkrası gereğince, cezanın infazından sonra başlamak üzere hükmolunan cezanın yarısından bir katına kadar bu hak ve yetkinin kullanılmasının yasaklanmasına karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
    Kanuna aykırı, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün ceza miktarı yönünden kazanılmış hak saklı kalmak üzere 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek CMUK"nın 321 ve 326/son maddeleri uyarınca BOZULMASINA, 02/04/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.