22. Hukuk Dairesi 2017/24468 E. , 2019/19373 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, ödenmeyen işçillik alacağı ve fark kıdem tazminatı alacağının olduğunu öne sürerek kıdem tazminatı ve bir kısım işçilik alacaklarının davalıdan tahsilini talep etmiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, toplanan deliller ve bilirkişi raporuna dayanılarak yazılı gerekçe ile davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz:
Kararı davalı vekili temyiz etmiştir.
Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle davacı tanıklarından ..."ın dosyasında ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacağının hüküm altına alındığının kararın taraf temyizi üzerine Yargıtay (Kapatılan) 7. Hukuk Dairesi tarafından 25.06.2015 tarih 2014/18296 esas 2015/13094 karar sayılı ilamı ile onandığının anlaşılmasına göre davalı vekilinin aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan tüm temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Taratlar arasında davacı işçinin fazla çalışma yapıp yapmadığı konusunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Fazla çalışma yaptığını iddia eden işçi bu iddiasını ispatla yükümlüdür. Ücret bordrolarına ilişkin kurallar burada da geçerlidir, İşçinin imzasını taşıyan bordro sahteliği ispat edilinceye kadar kesin delil niteliğindedir. Bir başka anlatımla bordronun sahteliği ileri sürülüp kanıtlanmadıkça, imzalı bordroda görünen fazla çalışma alacağının ödendiği varsayılır.
Fazla çalışmanın ispatı konusunda işyeri kayıtları, özellikle işyerine giriş çıkışı gösteren belgeler, işyeri iç yazışmaları delil niteliğindedir. Ancak, fazla çalışmanın yazılı belgelerle kanıtlanamaması durumunda tarafların, tanık beyanları ile sonuca gidilmesi gerekir. Bunun dışında herkesçe bilinen genel bazı vakıalar da bu noktada göz önüne alınabilir. İşçinin fiilen yaptığı işin niteliği ve yoğunluğuna göre de fazla çalışma olup olmadığı araştırılmalıdır.
İmzalı ücret bordrolarında fazla çalışma ücreti ödendiği anlaşılıyorsa, işçi tarafından gerçekte daha fazla çalışma yaptığının ileri sürülmesi mümkün değildir. Ancak, işçinin fazla çalışma alacağının daha fazla olduğu yönündeki ihtirazi kaydının bulunması halinde, bordroda görünenden daha fazla çalışmanın ispatı her türlü delille yapılabilir. Bordroların imzalı ve ihtirazi kayıtsız olması durumunda, işçinin bordroda belirtilenden daha fazla çalışmayı yazılı belge ile kanıtlaması gerekir. İşçiye bordro imzalatılmadığı halde, fazla çalışma ücreti tahakkuklarını da içeren her ay değişik miktarlarda ücret ödemelerinin banka kanalıyla yapılması durumunda ise işçinin ihtirazi kayıt ileri sürmesi beklenemeyeceğinden, ödenenin üzerinde fazla çalışma yapıldığının her türlü delil ile ispatı mümkündür.
Somut uyuşmazlıkta, mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda davalı işveren tarafından davacının mesaiye giriş çıkışlarını gösterir yazılı bir belge sunulmaması sebebiyle tanık beyanları ve 2918 sayılı Kanun"un 49. maddesi ile Yönetmeliğin 98. maddesi birlikte değerlendirilerek davacının haftanın 6 gününde günlük 9 saat çalışma yapabileceği bu şekilde haftalık fazla çalışmasının 9 saat olduğu olduğu kabul edilmiştir. Ne var ki; varılan sonuç dosya içeriğindeki ispat ve delil durumu ile örtüşmemektedir.
Fazla çalışma yaptığını iddia eden işçi bu hususu ispatla yükümlüdür. Ne var ki; davacı tanıkları ile işveren arasında husumet bulunduğu bir başka deyişle davacı tanıklarının işveren aleyhine açtıkları davaları olduğu görülmektedir. Başka delillerle desteklenmeden tek başına husumetli tanık anlatımlarına itibar edilerek sonuca gidilemez.
Öte yandan, davacı tanıklarından ...’ın dosyasında fazla çalışma talebinin reddedildiği, kararın taraf temyizi üzerine Yargıtay (Kapatılan) 7. Hukuk Dairesi tarafından 15.06.2015 tarih 2014/18296 esas 2015/13094 karar sayılı ilamı ile onandığı, tanık ..."ın dosyasının ise Dairemizin 15.11.2018 tarih 2017/17586 esas ve 2018/24491 karar sayılı ilamı ile davacı tanıklarının husumetli olması nedeniyle fazla çalışmanın reddi gerektiği gerekçesiyle bozulduğu görülmektedir.
Davalı tanık beyanlarından, davacının yurtiçi uzun yol şoförü olduğu, 4 gün çalışıp 2 gün dinlendiği, 9 saatten fazla araç kullanmadığı bir başka deyişle davacının fazla çalışması olmadığı sonucuna varılmaktadır.
Hal böyle olunca, Mahkemece yöntemince ispatlanamayan fazla çalışma ücreti alacağı talebinin reddine karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ile kabulü hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
3-Ayrıca, hüküm altına alman kıdem tazminatı alacağı miktarının hükmün gerekçesinde doğru olarak "net" tutar olduğunun belirtilmesine karşın hüküm yerinde bu alacak miktarının "brüt" olarak yazılması da infazda tereddüt yaratır mahiyette görüldüğünden doğru bulunmamıştır.
Sonuç: Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebeplerden dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgilisine iadesine, 17.10.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.