Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2019/6105 Esas 2020/4879 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
16. Ceza Dairesi
Esas No: 2019/6105
Karar No: 2020/4879
Karar Tarihi: 12.10.2020

Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2019/6105 Esas 2020/4879 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Kayseri 2. Ağır Ceza Mahkemesi, sanık hakkında silahlı terör örgütüne üye olma suçundan TCK'nın 314/2, 62/1, 53/1-2-3, 58/9, 63. maddeleri ve 3713 sayılı Kanunun 5/1. maddesi uyarınca 13 yıl 6 ay hapis cezası vermiştir. Bölge Adliye Mahkemesi ise verilen kararı temyiz ederek işin esasına geçmiştir. Vicdani kanını oluşturan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede hüküm veren mahkeme ve savunmanın usul hataları yapmadığı, özleri değiştirilmeksizin iddia ve savunmaların düzgün bir şekilde sergilendiği ve suçun doğru şekilde nitelendirildiği sonucuna varılmıştır. Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı da bu görüşü paylaşmış ve temyiz davası esastan reddedilerek hüküm ONANMIŞTIR. Kanun maddeleri: TCK'nın 314/2, 62/1, 53/1-2-3, 58/9, 63. maddeleri ve 3713 sayılı Kanunun 5/1. maddesi.
16. Ceza Dairesi         2019/6105 E.  ,  2020/4879 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :Ceza Dairesi
    İlk Derece Mahkemesi : Kayseri 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 18.09.2018 tarih ve 2018/418- 2018/800 sayılı kararı
    Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma
    Hüküm :Kayseri 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 18.04.2018 tarih ve 2018/418 esas 2018/800 sayılı kararı ile
    sanık hakkında TCK"nın 314/2, 62/1 53/1-2-3, 58/9, 63. maddeleri ve 3713 sayılı Kanunun 5/1.
    maddesi uyarınca hükmedilen 13 yıl 6 ay hapis cezasına mahkumiyet kararına yapılan temyiz
    başvurusu


    Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle;
    Temyiz edenlerin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebebine göre yapılan temyiz incelemesi sonunda dosya incelenerek gereği düşünüldü;
    Sanık ve müdafiinin duruşmalı inceleme talebinin İlk Derece Mahkemesinde, silahların eşitliği ve çelişmeli yargılama ilkesi doğrultusunda, savunmaya yeterli imkanın sağlanması ve bu hakkın etkin şekilde kullandırılmış olması, istinaf ve temyiz denetiminde sınırsız şekilde yazılı savunma imkanının kullanılabilme olanağının bulunması karşısında savunma hakkının kısıtlanması söz konusu olmadığından 01.02.2018 tarihli ve 7079 sayılı Kanunun 94. maddesi ile değişik CMK’nın 299/1. maddesi uyarınca takdiren REDDİNE,
    Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi;
    Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
    Yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz olarak sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, eylemin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, yaptırımın kanuni bağlamda şahsileştirilmek suretiyle uygulandığı anlaşılmakla; sanık ve müdafiinin temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmediğinden CMK’nın 302/1. maddesi gereğince temyiz davasının esastan reddiyle hükmün ONANMASINA, 28.02.2019 tarihinde yürürlüğe giren 20.02.2019 tarih ve 7165 sayılı Kanunun 8. maddesiyle değişik 5271 sayılı Kanunun 304. maddesi uyarınca dosyanın Kayseri 2. Ağır Ceza Mahkemesine, kararın bir örneğinin Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 12.10.2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.











    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.