23. Hukuk Dairesi 2017/704 E. , 2017/3657 K.
"İçtihat Metni"....
Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekili, davalı ... .. vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R -
Davacı vekili, müvekkili şirkete ait 33 adet cep telefonunun....operatörünü kullanmakta iken davalı şirket ile yapılan sözleşme uyarınca, davalı tarafça söz konusu numaraları .... operatörüne taşımaları halinde faturalarının toplamda 1.000,00 TL ile 1.100,00 TL geleceğinin, ayrıca 60 iş günü içinde elden 10.000,00 TL para verileceğinin taahhüt edildiğini, ayrıca geçiş nedeniyle doğacak her türlü cayma bedelinin kendileri tarafından ödeneceğinin taahhütnameye yazıldığını, müvekkilince söz konusu cep telefonlarına ait hatların taşınması nedeniyle .... 6.100,00 TL cayma bedeli ödendiğini, fatura bedellerinin taahhüt edilen miktarda fazla geldiğini, davalının icra takibine maruz kalmamak için fatura bedellerinin müvekkili şirket tarafından ödendiğini, davalıların sözleşme uyarınca yüklendikleri edimleri yerine getirmediklerini ileri sürerek, taahhüt edilen 10.000,00 TL"nin ve 6.100,00 TL cayma bedelinin, ayrıca fatura bedellerinin 1.100,00 TL"den fazla gelen kısımlarının tespiti ile tespit edilen miktarın ticari faiziyle davalılardan müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. .
Davalı ... Hiz. Ltd. Şti., davaya cevap vermemiştir.
Davalı ... ... vekili, görevli mahkemenin Ticaret Mahkemesi olduğunu, taahhütte bulunan diğer davalı şirket ile müvekkili şirketin tamamen ayrı tüzel kişilikleri bulunduğunu, diğer davalı şirketin müvekkilinin alt bayisi olduğunu, kendilerine husumet yöneltilemeyeceğini, taahhütlerin diğer davalı bayi tarafından verildiğini, hatta bayinin sahte kaşe kullandığını, bundan dolayı haksız kazanç elde etmeye çalıştığını öğrendiklerini, bu nedenle şikayette bulunulduğunu, taahhüdün verildiği kabul edilse dahi taahhütlerin elde edilecek kârdan fazla olduğunu, bu durumun hayatın olağan akışına aykırı olduğunu savunarak, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, iddia, savunma ve benimsenen bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; davalı ... Hizmetleri Ltd. Şti."nin diğer davalı ... ... acentası olduğu, bu davalı tarafından tarihsiz taahhütname ile ....operatörünü kullanan 33 adet davacı telefonunun ....operatörüne geçişinin yapılması halinde telefon faturalarının toplamda 1.000,00 TL ile 1.100,00 TL"yi aşmayacağı, 60 iş günü içerisinde 10.000,00 TL"nin nakit olarak ödeneceği ve önceki sözleşmelerden dolayı diğer GSM operatörüne ödenmek zorunda kalınacak cayma bedelinin kendileri tarafından ödeneceğinin taahhüt edildiği, bu sözleşmeden davalı .../...
S.2
...."nin, davacı tarafından gönderilen ve 18.09.2012 tarihinde tebliğ edilen ihtarname ile haberdar olduğu, söz konusu tarihte yürürlükte bulunan 6102 sayılı TTK"nın 108.maddesi uyarınca acenta konumunda bulunan davalı ......."nin yetkisi olmaksızın sözleşme yaptığı, davalı ......."nin bu sözleşmeyi öğrenmesinden sonra sözleşmeye icazet vermediği, bu nedenle adı geçen davalının sorumluluğunun bulunmadığı, acenta konumundaki diğer davalı ... Hiz. Ltd. Şti."nin ise sorumlu olduğu gerekçesiyle, davanın, davalı ..... yönünden esastan reddine, diğer davalı ... Hiz. Ltd. Şti. yönünden ise kısmen kabulü ile 10.000,00 TL taahhüt bedelinin, 4.100,73 TL cayma bedeli ile 5.627,80 TL fazla fatura bedelinin ticari faiziyle birlikte tahsiline karar verilmiştir.
Kararı, davalı .... vekili ve davacı vekili katılma yoluyla temyiz etmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin tüm katılma yoluyla temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
2-Davalı ... .. vekilinin temyiz itirazlarına gelince;
Mahkemece hükme esas alınan 04.09.2014 havale tarihli bilirkişi raporunda, davalılar arasında 07.01.2010 tarihinde imzalanan "" Kobi Satış Kanalı"" başlıklı sözleşmenin 3.1 ve 3.3. maddeleri uyarınca, davalı .... Şti."ni davacı ile imzaladığı taahhütname ve bu kapsamdaki hat nakil sözleşmelerinin doğrudan davalı ... Telekomünikasyon A.Ş."nin hakimiyet alanında hüküm doğurması, satılan ürünlerdeki mutlak hak sahibinin, işin niteliği gereği satış sonrası hizmet sorumluluğunun, ürün risklerinin adı geçen davalıya ait olması, davalı .... Şti."nin ürünleri kendi adına alıp satmasının söz konusu olmaması, kazancını müşteriden değil diğer davalıdan alması, ona bilgi vermekle yükümlü olması ve bu davalıdan talimat alması nedeniyle, davalılar arasındaki ilişkinin acentelik ilişkisi olduğu, davalı .... Şti"nin diğer davalının acentesi olduğu belirtilmiş olup, bu tespitler mahkemece gerekçede aynen benimsenerek, acente olduğu kabul edilen davalı .... Şti"nin yetkisini aşarak, diğer davalı adına davacıyla imzaladığı dava konusu taahhütnameye, davalı ....in sessiz kalması nedeniyle, TTK"nın 108. maddesi uyarınca acentesi olmasına rağmen diğer davalının imzaladığı bu taahhütname ile bağlı olmadığı gerekçesiyle, davalı ... . yönünden davanın esastan reddine karar verilmiştir. Ancak, 07.01.2010 tarihli sözleşme hükümleri ve özellikle 2., 3.1 ve 3.21 maddeleri uyarınca, ayrı bir tüzel kişiliği bulunan davalı .... Şti."nin, diğer davalıyı ilgilendiren sözleşmelere aracılık etmesi, bunları onun adına yapması ve bunu meslek edinmesinin söz konusu olmadığı, belirtilen bu hususların acentelik sözleşmesinin temel unsurları olduğu ve buna göre davalılar arasındaki ilişkinin bayilik ilişkisi niteliğinde olduğu ve davalı ... diğer davalının taahhütname ile davacıya taahhüt ettiği edimlerden sorumlu olmadığı anlaşılmıştır.
Bu durumda mahkemece, davanın, davalı ....in, alt bayisi olan diğer davalı ile birlikte sorumlu olmadığı gerekçesiyle, reddine karar verilmesi gerekirken, davalı .... Şti."nin diğer davalının acentesi olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmesi doğru olmamış ise de, karar sonucu itibariyle .../...
S.3
doğru olduğundan, HUMK"nın 438/son maddesi uyarınca hükmün, davalı ....yönünden gerekçesi değiştirilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açkılanan nedenlerle, açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin tüm katılma yoluyla temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davalı ....vekilinin temyiz itirazlarının kabulüyle, hükmün, gerekçesi DEĞİŞTİRİLEREK ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, davalıdan alınan peşin harcın istek halinde iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 11.12.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.