5. Ceza Dairesi 2013/11754 E. , 2014/3649 K.
"İçtihat Metni"Tebliğname No : 15 - 2012/22098
MAHKEMESİ : Giresun Ağır Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 15/11/2011
NUMARASI : 2011/121 Esas, 2011/230 Karar
SUÇ : İkna suretiyle irtikap (üç kez), hizmet nedeniyle emniyeti suistimal (bir kez)
Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
Sanık hakkında katılan A.. K.."ya yönelik eyleminden dolayı hizmet nedeniyle emniyeti suistimal suçundan verilen mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Suç tarihinde Giresun Valiliği İl Özel İdare Müdürlüğü Gelir Emlak Servisinde Veri Hazırlama ve Kontrol İşletmeni olarak görevli olup, Giresun Valisinin 22/05/2003 tarihli oluru ile 5. dereceli gelir emlak servisi şef kadrosuna 657 sayılı Yasanın 86. maddesine göre tedviren görevlendirilen ve para tahsil yetkisi de bulunmayan sanığın, Espiye İlçe Özel İdare Müdürlüğü mülkiyetinde bulunan Özel İdare İş Merkezinin zemin katındaki 2 no.lu işyerinin kiracısı olan katılan Ahmet"in 01/12/2004 günlü PTT havalesi ile Özel İdare Müdürlüğü hesabına aktarılmak üzerine adına gönderdiği 700,00 TL"yi idare hesabına aktarmayıp mal edinmesi şeklindeki eyleminde yasal tevdii unsuru bulunmadığından, tebliğnamede sanığın eyleminin zimmet suçunu oluşturduğu yönündeki görüşe iştirak edilmemiş, oluşa uygun olarak sanığın işlediği kabul edilen hizmet nedeniyle emniyeti suistimal suçunun 765 sayılı Yasanın 510. maddesinde öngörülen cezanın üst sınırı itibariyle aynı Yasanın 102/4 ve 104/2. maddelerinde belirlenen beş yıllık asli ve yedi yıl altı aylık ilave dava zamanaşımına tabi olduğu, suç tarihi olan 01/12/2004 ile inceleme günü arasında ilave dava zamanaşımı süresinin gerçekleştiği anlaşıldığından, 5237 sayılı TCK"nın 7/2 ile 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddeleri de gözetilmek suretiyle CMUK"nın 321. maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, ancak bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden sanık hakkında açılan kamu davasının aynı Yasanın 322/1 ve 5271 sayılı CMK"nın 223/8. maddeleri uyarınca zamanaşımı nedeniyle DÜŞMESİNE,
Sanık hakkında katılan D.. B.."e yönelik ikna suretiyle irtikap, şikayetçi O.. K.."a yönelik müteselsilen ikna suretiyle irtikap suçundan verilen mahkumiyet hükümlerine yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Dairemizce de benimsenen Yargıtay CGK"nın 18/09/2012 gün 2012/420 Esas, 2012/1771 sayılı Kararı da nazara alınarak 6352 sayılı Yasanın geçici 2. maddesinin sadece karşılıksız yararlanma suçlarını kapsadığı anlaşıldığından, aynı Kanunun irtikap suçu yönünden getirdiği düzenlemeler de gözetilerek yapılan incelemede;
Sanık hakkında hükümler tayini sırasında 765 sayılı TCK"nın 219/son maddesinin uygulanmaması karşı temyiz bulunmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.
Bozmaya uyularak gereği yerine getirilmek suretiyle delillerle iddia ve savunma, duruşma göz önünde tutularak tahlil ve takdir edilmiş, sübutu kabul olunan fiillerin unsurlarına uygun şekilde tavsif ve tatbikatı yapılmış bulunduğundan, sanık müdafiin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle eleştirilen husus dışında usul ve kanuna uygun olan hükümlerin ONANMASINA,
Sanık hakkında şikayetçi N.. K.."ya yönelik ikna suretiyle irtikap suçundan verilen mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde ise;
Suç tarihinde Giresun ili Tirebolu ilçesi sınırlarında bulunan Harşit çayı üzerinde kum ve çakıl ocağı işleten mağdur N.. K.."dan ruhsat yenileme harcı alınmasını gerektiren herhangi bir işlem yapılmadığı halde böyle bir işlem yapılması gerektiği konusunda ikna edilmek suretiyle 2.664.500.000 liranın (2.664,50 TL.) sanık tarafından mağdurun akrabası olan C.. K.."dan alındığının iddia ve kabul edildiği dava konusu somut olayda, olayın oluş şekline ilişkin olarak mağdur Nazmi ve tanık Coşkun"un aşamalardaki anlatımları arasında açık çelişki bulunduğundan, söz konusu paranın tanık Coşkun tarafından bizzat sanığa elden ya da başka bir şekilde ödenip ödenmediği ve karşılığında dosyada mevcut 20/04/2005 tarihli Ön İnceleme Raporuna Ek-16"da bulunan tutanağın tanzim edilip edilmediği adı geçenlere huzurda sorulup aşamalardaki beyanları arasındaki çelişkiler giderildikten sonra sanığın hukuki durumunun tayin ve takdiri yerine eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması,
Kabule göre de;
Hükümden sonra 05/07/2012 gün ve 28344 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 6352 sayılı Yasanın 86. maddesi ile 5237 sayılı TCK"nın 250. maddesine eklenen 4. fıkrası karşısında mağdurun ekonomik durumu ile sağlanan menfaatin değeri dikkate alınarak yeniden hukuki değerlendirme yapılmasında zorunluluk bulunması,
Mağdur N.. K.."ya yönelik irtikap suçunun konusunu oluşturan paranın suç tarihi olan 2004 yılı içindeki ekonomik koşullar ve paranın satın alma gücü karşısında “hafif” değerde olduğu nazara alınmaksızın sanık hakkında 765 sayılı TCK"nın 219/3. maddesi uyarınca yarı oranında indirim uygulanması gerektiği halde 2/3 oranında indirim yapılmak suretiyle sanık hakkında eksik ceza tayin edilmesi,
Yasal koşulları bulunduğu halde sanık hakkında 765 sayılı TCK"nın 219/son maddesinin uygulanmaması,
Kanuna aykırı ve sanık müdafiin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi de gözetilerek CMUK"nın 321 ve 326/son maddeleri uyarınca hükmün BOZULMASINA, 02/04/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.