Abaküs Yazılım
17. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/19097
Karar No: 2019/8892
Karar Tarihi: 03.10.2019

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2016/19097 Esas 2019/8892 Karar Sayılı İlamı

17. Hukuk Dairesi         2016/19097 E.  ,  2019/8892 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
    -K A R A R-
    Davacı vekili, dava dışı ... Marketçilik Ltd. Şti.’ne ait marketin yangın rizikosuna karşı müvekkili nezdinde işyeri paket sigorta poliçesi ile teminat altına alındığını, 01.07.2012 günü meydana gelen yangın sonucu sigortalı işyerindeki malların yanarak hasarlandığını, yangına davalı şirketin ariyet olarak verdiği derin dondurucunun sebep olduğunu, hasar bedelinin dava dışı şirkete müvekkili tarafından ödendiğini, sigortalıya ödenen 89.344,00 TL tazminatın rücuen tahsili için hasar sorumlusu aleyhine başlattıkları icra takibine davalı şirketin haksız olarak itiraz ettiğini belirterek itirazın iptalini talep etmiştir.
    Davalı vekili, yangına müvekkiline ait derin dondurucunun sebebiyet vermediğini belirterek davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece, iddia, savunma ve toplanan kanıtlara göre; davacı tarafa dosyadaki eksiklikleri tamamlaması için verilen süre içinde eksikliklerin tamamlanmadığı, dosyanın mevcut durumu itibariyle ele alındığında davacının davasını ispat edemediği gerekçesiyle ispatlanamayan davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava, işyeri sigorta poliçesinden kaynaklanan rücuen tazminat istemine ilişkindir.
    Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nda yer alan sürelerin önemli bir kısmı, taraflar için konulmuş sürelerdir. Tarafların, bu süreler içinde belli işlemleri yapmaları gerekir. Bu süre içinde yapılamayan işlemler, tekrar yapılamaz ve süreyi kaçıran taraf aleyhine sonuç doğurur. Taraflar için konulmuş süreler ikiye ayrılır: Birincisi, kanun tarafından öngörülmüş (cevap süresi, temyiz süresi gibi) süreler olup, bu süreler kesindir ve bir işlemin kanuni süresi içinde yapılıp yapılmadığı, mahkemece re’sen gözetilir. İkincisi ise, hakimin tespit ettiği sürelerdir ve kural olarak bu süre kesin değildir. Kural bu olmakla birlikte HMK"nın 94. maddesi gereği hakim, tayin ettiği sürenin kesin olduğuna da karar verebilir. (Kuru, Baki/ Arslan .../ ..., ..., Medeni Usul Hukuku Ders Kitabı, 6100 sayılı HMK’ya Göre Yeniden Yazılmış 22. Baskı, Ankara 2011, s.749). Kesin süreye ilişkin ara karar hem hakimi hem tarafları bağlanmakla birlikte kesin süre içerisinde yerine getirilmeyen bir işlemin, bu süre geçtikten sonra yerine getirilmesi olanaklı değildir. Ancak böyle bir durumda kesin sürenin hukuki sonuç doğurabilmesi için buna ilişkin ara kararın, yasaya ve içtihatlara uygun şekilde hiçbir tereddüde yer vermeyecek derecede açık, yorumu zorunlu kılmayacak, yanlış anlamayı önleyecek, ilgili tarafından kolaylıkla anlaşılacak derecede açık, sade ve sınırlı olması gerekir. Ayrıca verilen sürenin amaca uygun, yeterli ve elverişli olması, kesin süreye uymamanın doğuracağı hukuki sonuçların açık olarak anlatılması ve anlatılanların tutanağa geçirilmesi, bunlara uyulmaması durumunda mevcut kanıtlara göre karar verilip, gerektiğinde davanın reddedileceğinin açıkça bildirilmesi suretiyle ilgili tarafın uyarılması gerekmektedir. (Kuru, Baki: Hukuk Muhakemeleri Usulü, Cilt 5, Altıncı Baskı, İstanbul- 2001, s. 5438 vd.)Kesin sürenin kaçırılması, o delile veya hakka dayanamamak gibi ağır sonuçları birlikte getirmekte, davanın kaybedilmesine neden olmaktadır. Böyle bir durumda, davaların uzamasını veya uzatılmak istenmesini engellemek üzere getirilen kesin süre kuralı, kanunun amacına uygun olarak kullanılmalı, davanın reddi için bir araç sayılmamalıdır.
    Somut olayda, Elektrik mühendisi, endüstri mühendisi ve itfaiye amiri bilirkişisinin dosyaya sunduğu 26.11.2014 havale tarihli raporda özetle; olay anına ait görüntü
    kayıtları, olayın meydana geldiği işyerinin olayın olduğu zamana ait onaylı elektrik tesisat projesi, derin dondurucu cihazlara ait teknik döküman ve ariyet sözleşmelerinde tarafların imzaları bulunmadığından geçerli belge olmadığı, sözleşmelerin kullanıcı tarafından kabul edildiğine ait belgelerin temininden sonra değerledirileceği kanaatine varıldığı bildirilmiştir. Yerel mahkeme bunun üzerine 19.06.2015 tarihli duruşmada davacı vekiline ilgili kayıtların hangi kurumdan celbedilmesine ilişkin beyanda bulunmak üzere 2 haftalık süre verilmesine ve ... Payas Müdürlüğüne müzekkere yazılarak ... Marketçilik Gıda Temizlik Ticaret Ltd. Şti. Karacan Mah. Şehit ... Bulv. No:83 Payas adresindeki şubesine ait Elektrik Tesisat Projesinin kayıtlarda olup olmadığının sorulmasının, varsa gönderilmesinin istenilmesine dair iki ara karar kurmuştur. Fakat mahkemece davacıya verilen süre kesin bir süre olmadığı gibi süreye uyulmamasının doğuracağı sonuçlar açıklanmamış ve davacı taraf bu hususta uyarılmamıştır. Buna rağmen davacı tarafa dosyadaki eksiklikleri tamamlaması için verilen süre içinde eksikliklerin tamamlanmadığı, dosyanın mevcut durumu itibariyle ele alındığında davacının davasını ispat edemediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmesi doğru görülmemiştir.
    Dava dışı sigortalı şirket ile davalı şirket arasındaki ariyet sözleşmesinin kabinin kullanım esasları başlıklı 5-c maddesinde; “Satıcı, işbu sözleşme konusu kabinin kullanılacağı işyerinin elektrik sisteminin sağlıklı olduğunu, bu cümleden olmak üzere özellikle kullanılacak elektrik prizinin topraklı olduğunu, bu topraklamanın sağlıklı olduğunu, V otomat sigortası olduğunu ve kullanıldığını, kaçak akım rölesi olduğunu ve kullanıldığını, elektrik kablolarının korumasız olarak bulunmadığını, her türlü elektrik iletkenlerinin izolasyonlu ve zarar vermeyecek konumda olduğunu, elektrik ve motorlara su tutmaması gerektiğini bildiğini, bu maddeye aykırı davranışının sorumluluğunu gerektirdiğini bildiğini kabul ve beyan eder.” düzenlemesine yer verilmiştir.
    O halde, mahkemece yapılacak iş; Belediye, Tapu Müdürlüğü ve ilgili kurumlardan varsa binanın fenni mesulünden olay tarihindeki elektrik projesi temin edilerek derin dondurucunun kurulumunun dava dışı sigortalı şirket ile davalı şirket arasındaki ariyet sözleşmesinin 5-c maddesindeki
    yazılan kuruluma uygun yapılıp yapılmadığı hususlarında teknik bilirkişi heyetinden rapor aldırmak ve akabinde karar verilmesinden ibarettir. Hal böyle iken, davacı tarafın verilen süre içinde eksiklikleri tamamlayamadığı ve mevcut haliyle davacının davasını ispatlayamadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş olması doğru görülmemiş, bozma sebebi yapılmıştır.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 03/10/2019 gününde oybirliği ile karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi