Zincirleme biçimde basit zimmet - Yargıtay 5. Ceza Dairesi 2013/11708 Esas 2014/3645 Karar Sayılı İlamı

5. Ceza Dairesi
Esas No: 2013/11708
Karar No: 2014/3645
Karar Tarihi: 02.04.2014

Zincirleme biçimde basit zimmet - Yargıtay 5. Ceza Dairesi 2013/11708 Esas 2014/3645 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Erzincan Ağır Ceza Mahkemesi'nde zincirleme biçimde basit zimmet suçundan yargılanan sanık hakkında verilen hüküm, temyiz edilerek Ceza Dairesi'ne gönderildi. Kararda, lehe yasa belirleme zorunluluğuna uyulmaması, cezanın alt sınırdan 1 yıl uzaklaştırılarak belirlenmesi ve orantılılık ilkesine uyulmaması nedeniyle bozulmama kararı verildi. Ancak daha önce verilen hükümde, TCK'nın 53/5. maddesi uygulanmamasının kazanılmış hak niteliğinde olup aleyhe bozma yasağına konu olduğu belirtildi. Bu nedenle, sanığın kazanılmış hakkı gözetilmediği için karar bozuldu. Yeniden düzeltme yapılarak, sanık hakkında TCK'nın 53/1-d maddesi gereğince cezanın infazından sonra işlemek üzere 3 yıl 7 ay 22 gün süre ile aynı yasanın 53/1-d maddesindeki yetkileri kullanmaktan yasaklanması kararlaştırıldı.
Detaylı Kanun Maddeleri:
- 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 53/5. maddesi: \"Kanunun 52'nci maddesindeki suçlardan dolayı hükmedilecek temel ceza, alt sınırdan başlamak üzere en fazla iki katına kadar artırılabilir veya alt sınırdan en fazla yarı oranında azaltılabilir.\"
- 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun

5. Ceza Dairesi 2013/11708 E. , 2014/3645 K.

"İçtihat Metni"

Tebliğname No : 5 - 2012/291615
MAHKEMESİ : Erzincan Ağır Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 20/09/2012
NUMARASI : 2012/55 Esas, 2012/83 Karar
SUÇ : Zincirleme biçimde basit zimmet

Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
Lehe yasa belirlenirken denetime olanak verecek biçimde her iki kanunla ilgili uygulamanın kararda açıkça gösterilmesi zorunluluğuna uyulmaması, lehe tespit edilen 5237 sayılı Yasaya göre temel cezanın alt sınırdan 1 yıl uzaklaşılarak tayin edilmesi, artırım ve indirimlerin en lehe oranlar üzerinden yapılması ile orantılılık ilkesi de gözetildiğinde açıkça 765 sayılı Yasanın aleyhe sonuç doğurması nedeniyle sonuca etkili bulunmadığından bozma nedeni sayılmamış, yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre sair temyiz itirazları da yerinde görülmemiştir.
Ancak;
Erzincan Ağır Ceza Mahkemesince verilen 25/02/2010 gün ve 2006/144 Esas, 2010/27 Karar sayılı hükmün sadece sanık müdafiin temyizi üzerine Dairemizin 23/02/2012 gün ve 2010/9547 Esas, 2012/850 sayılı Kararı ile bozulduğu ve aleyhe temyiz bulunmadığının, yine Dairemizce de benimsenen Yargıtay Ceza Genel Kurulu"nun 20/09/2011 günlü 2011/5-104 Esas, 2011/183 sayılı Kararında belirtildiği üzere 5237 sayılı TCK"nın 53/5. maddesinin uygulanmamasının kazanılmış hak niteliğinde olup aleyhe bozma yasağına konu olacağının anlaşılması karşısında; 1412 sayılı CMUK"nın 326/son maddesi uyarınca sanığın kazanılmış hakkı nazara alınıp 5237 sayılı TCK"nın 53/5. maddesine göre hükmolunacak hak yoksunluğunun süresinin buna göre belirlenmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
Kanuna aykırı, katılan vekili ile sanık müdafiin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi de gözetilerek hükmün CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak bu cihetin yeniden duruşma yapılmaksızın CMUK"nın 322. maddesine göre düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, hüküm fıkrasında yer alan 5237 sayılı TCK"nın 53/5. maddesi uyarınca hükmolunan hak yoksunluğuna ilişkin bölümün çıkarılarak yerine “5237 sayılı TCK"nın 53/1-d maddesindeki yetkiyi kötüye kullanmak suretiyle atılı suçu işleyen sanık hakkında aynı Kanunun 53/5. maddesi gereğince cezanın infazından sonra işlemek üzere hükmolunan 4 yıl"dan ibaret hak yoksunluğu süresinin aleyhe temyiz bulunmayan 25/02/2010 tarihli hükümdeki 3 yıl 7 ay 22 gün"lük hak yoksunluğu süresinden fazla olduğu anlaşılmakla, CMUK"nın 326/son maddesi uyarınca kazanılmış hakkı saklı tutularak sanığın, 5237 sayılı TCK"nın 53/5. maddesi gereğince cezanın infazından sonra işlemek üzere 3 yıl 7 ay 22 gün süre ile aynı Yasanın 53/1-d maddesindeki yetkileri kullanmaktan yasaklanmasına,” ibaresinin eklenmesi suretiyle eleştirilen husus dışında sair yönleri usul ve kanuna uygun olan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 02/04/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.