Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2015/16980 Esas 2016/5042 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
19. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/16980
Karar No: 2016/5042
Karar Tarihi: 21.03.2016

Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2015/16980 Esas 2016/5042 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Davalı, müvekkiline sahte evrak ve belgelerle yurt dışından getirilen aracı satın aldıktan sonra davacıya satmıştır. Araca vergi ve gümrük incelemesi sonrasında el konulmuş, zarar ise aracı getiren kişiye ait olduğu tespit edilmiştir. Davacı, söz konusu aracı satın aldığında bir ithal yasağı bulunmaktaydı. Bu sebepten dolayı, davacının kendisinden önceki satıcıya müracaat hakkı bulunmaktadır. Mahkeme, husumet yokluğu sebebiyle davanın reddine karar vermiştir. Ancak, zapta karşı tekeffül hükümleri doğrultusunda davacının müracaat hakkı bulunması sebebiyle, karar bozulmuştur. Kararda, Ticaret Kanunu'nun 237-III, 380 ve 381. maddeleri ile Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 610. maddesi referans olarak gösterilmiştir.
19. Hukuk Dairesi         2015/16980 E.  ,  2016/5042 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi


    Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın husumet yokluğu nedeniyle reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

    - K A R A R -

    Davacı vekili, müvekkilinin 20.05.2014 tarihli araç satış sözleşmesi ile ... marka aracı 250.000 TL bedel karşılığı davalıdan satın aldığını, aracın Türkiye"ye girişi esnasında vergi kaçakçılığı ve resmi belgede sahtecilik suçlarının işlendiğini, araca el konulduğunu, davalıya gönderilen ihtarname ile hukuki ayıptan kaynaklı müvekkilinin ödediği bedelin iadesinin talep edildiğini, ancak bedelin ödenmediğini ileri sürerek satış bedeli 250.000 TL"nin satış tarihi olan 20.05.2014 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili, dava konusu aracın .... Şti."nden 22.03.2013 tarihinde 195.000 TL bedelle satın alındığını, müvekkilinin aracın kaçak olduğunu bilmediğini, iyiniyetli olduğunu, araca el konulması nedeniyle sorumluluğu olmadığını, aracı ..."ın ithal ettiğini, davanın ..."a yöneltilmesi gerektiğini savunarak davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece, yapılan yargılama ve toplanan delillere göre, dava konusu aracın dava dışı ... tarafından yurt dışından getirilerek davalıya satışının yapıldığı, aracın davalı tarafından 20.05.2014 tarihli araç satış sözleşmesi ile davacıya satıldığı, aracın vergi ve gümrük incelemesi neticesinde yurt dışından sahte evrak ve belgeler ile az vergi ödemek suretiyle kaçakçılık ve sahtecilik ile ülkemize sokulduğu, araca el konulduğu, meydana gelen zararın tamamen yurt dışından sahte evraklarla aracı getiren ..."a ait olduğu, davalının ... ile fiili ortaklık ve irtibatının ispatlanamadığı, davalıya yüklenebilecek bir husumet bulunmadığı gerekçesiyle davanın husumet yokluğu nedeniyle reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Taraflar arasında 20.05.2014 tarihli resmi şekilde yapılmış araç satış sözleşmesine konu ...model aracın davalı tarafından davacıya satıldığı ve araca ithal yasağı kapsamında kaçakçılık suçu nedeniyle Cumhuriyet Savcılığı tarafından el konulduğu anlaşılmaktadır. Zapta karşı tekeffül hükümleri doğrultusunda davacının kendinden önceki satıcıya müracaat hakkı olup işin esasının incelenmesi gerekirken husumet yokluğu nedeniyle reddi doğru görülmemiştir.
    SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 21/03/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.











    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.