Abaküs Yazılım
3. Hukuk Dairesi
Esas No: 2020/5078
Karar No: 2021/3518
Karar Tarihi: 01.04.2021

Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2020/5078 Esas 2021/3518 Karar Sayılı İlamı

3. Hukuk Dairesi         2020/5078 E.  ,  2021/3518 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ

    Taraflar arasındaki alacak davasının mahkemece bozmaya uyularak yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Davacı, avukat olduğunu, davalı adına Turkcell ve Telsim"e karşı açılacak davalara ilişkin 24.11.2006 tarihli e-posta ve eki sözleşmesi uyarınca vekalet ücreti konusunda anlaştıklarını, sözleşme uyarınca ... 1. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2006/684 esas sayılı dosyayı 6 yıl boyunca takip ettiğini, davanın red ile sonuçlandığını, vekalet ücretinin ödenmediğini ileri sürerek 10.000 TL.nin KDV"si ile birlikte tahsilini istemiş, bilahare verdiği ıslah dilekçesi ile talebini 74.898,40 TL.ye çıkarmıştır.
    Davalı, taraflar arasında yazılı sözleşme bulunmadığını, sadece davaya konu dava dosyasının takibi konusunda anlaştıklarını, davanın reddedilmesi nedeniyle davacının AAÜT uyarınca ancak maktu vekalet ücretini isteyebileceğini ileri sürerek davanın reddini dilemiş; yargılama sırasında ise 84.288,68 Euro ve 39.608,00 USD ödemede bulunduğunu savunmuştur.
    Mahkemece, davanın kabulüne, 74.898,40 TL alacağın dava ve ıslah tarihlerinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiş; hüküm, taraflarca temyiz edilmesi üzerine Yargıtay (kapatılan) 13.Hukuk Dairesinin 21.03.2016 tarih, 2014/26823 Esas, 2016/8299 karar sayılı ilamı ile bozulmuş mahkemece bozma ilamına uyularak davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir.
    1- Her ne kadar mahkemece, Yargıtay (kapatılan) 13.Hukuk Dairesinin 21.03.2016 tarih, 2014/26823 Esas, 2016/8299 Karar sayılı ilamına uyulmasına karar verilmişse de bozma gereğinin yerine getirilemediği anlaşılmaktadır.Yargıtay (kapatılan) 13.Hukuk Dairesince, davalı vekilinin temyiz itirazlarına yönelik yapılan incelemede "davalı yargılama sırasında 84.288,68 Euro ve 39.608,00 USD ödemede bulunduğunu savunmuştur. Ödeme savunmasının, yargılamanın her aşamasında dile getirilebileceği gözetilerek, varsa bu tahsilatlardan davacı avukatın alabileceği vekâlet ücreti ve masrafların da hesaplanarak, bu miktarın avukatın uhdesinde tuttuğu tahsilattan fazla olup olmadığı hususunda uzman bilirkişi kurulundan taraf, mahkeme ve Yargıtay denetimine elverişli bilirkişi raporu alınıp, sonucuna göre bir hüküm kurulması gerekirken, açıklanan tüm bu nedenler göz ardı edilerek, yetersiz ve denetime elverişli olmayan bilirkişi raporu hükme esas alınarak, yazılı şekilde hüküm tesisinin usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir" gerekçesiyle kararın bozulmasına karar verilmiştir. Mahkemece bozmaya uyularak yapılan yargılamada alınan bilirkişi raporunda, davalı tarafından sunulan dekontlara konu tüm ödemeler, ... 1. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2006/684 esas sayılı dosyasında yapılan giderler dikkate alınmadan, Avukatlık Kanununun 164/4 "e göre hesaplanan vekalet ücret alacağından düşülmüş ve buna göre davacının vekalet ücret alacağı 65.836,00 TL olarak hesaplanmıştır. Mahkemece anılan rapor esas alınarak davanın kısmen kabulüne karar verilmiş ise de hükme esas alınan rapor bozma gereğini karşılamamaktadır. Şöyle ki, somut olayda taraflar arasındaki uyuşmazlık davalı tarafından yapılan ödemelerin vekalet ücretine alacağına binaen yapılıp yapılmadığı noktasında toplanmaktadır. Uyuşmazlığın çözümü için tarafların ödeme belgelerine karşı beyanlarının irdelenmesi gerekmektedir. Davalı, hizmet bedelinin "avans gideri" adı altında davacının ortağı olan ve vekalet ücretinin dayanağı olan dava dosyasındaki diğer vekil olan ... hesabına yatırdığını, gönderilen avansın ne kadarının harcandığı ne kadarının ücret alacağına mahsup edildiğinin bilinmediğini, davacının hangi harcama için aldığın ispat edemediği her bedelin vekalet ücreti alacağı olarak kabul edilmesi gerektiğini savunmuştur. Davacı, davalının sunduğu ödeme belgelerinin bir kısmında "court fees" ve aganist ......" açıklamasının yer aldığı bir kısmında ise açıklamanın bulunmadığını, "court fees" ve aganist ......" açıklamasının yer aldığı belgelere konu ödemelerin tamamının davaya ilişkin masraflar için gönderildiğini, açıklama bulunmayan belgelerin ise davayla ilgisi bulunmayan ... ve ortaklığının davalı şirkete yaptığı iş bu davanın konusu dışında kalan hukuki danışmanlıklarla ilgili olduğunu iddia etmiştir. Tarafların ödeme belgelerine karşı beyanları dikkate alındığında öncelikle davacı tarafından sunulan ödeme belgesi ve faturaların Türkçe tercümesinin yapılarak dekontlarda açıklamanın belirlenmesi, buna göre ne kadar miktarın vekalet ücreti alacağı ne kadar miktarın yargılama gideri olarak gönderildiği ve vekalet ücreti talep edilen dava dosyasında yapılan harcamalar tespit edilerek, uyulan bozma kararı gereğince, davacı avukatın alabileceği vekâlet ücreti ve masraflar hesaplanarak, bu miktarın avukatın uhdesinde tuttuğu tahsilattan fazla olup olmadığı hususunda uzman bilirkişi kurulundan taraf, mahkeme ve Yargıtay denetimine elverişli bilirkişi raporu alınıp, sonucuna göre bir hüküm kurulması gerekirken bozma gereği yerine getirilmeden yazılı şekilde davanın kısmen kabulüne karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup hükmün bozulmasına karar vermek gerekmiştir.
    2-Bozma nedenine göre davacının sair temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine gerek görülmemiştir.
    SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle kararın BOZULMASINA, ikinci bentte açıklanan nedenle davacının sair temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK"nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK"nın 440.maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 01/04/2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi