3. Ceza Dairesi 2019/6282 E. , 2019/17300 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
HÜKÜMLER : Mahkumiyet
Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle evrak okunarak;
Gereği görüşülüp düşünüldü,
1) Sanık hakkında 6136 sayılı Kanun"a aykırılık suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne ilişkin yapılan temyiz incelemesinde;
Sanık hakkında verilen hapis cezasına yönelik olarak; Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih ve 2014/140 Esas-2015/85 Karar sayılı kararı ile 5237 sayılı TCK"nin 53. maddesindeki bazı hükümler iptal edilmiş ise de, bu husus infaz aşamasında dikkate alınabileceğinden, bozma nedeni yapılmamıştır.
Yapılan yargılamaya, toplanan ve karar yerinde açıklanan delillere, mahkemenin kovuşturma sonucunda oluşan inanç ve takdirine, gösterilen gerekçeye ve uygulamaya göre sanığın yerinde görülmeyen temyiz sebeplerinin reddiyle hükmün istem gibi ONANMASINA,
2) Sanık hakkında kasten yaralama suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne ilişkin yapılan temyiz incelemesinde;
a) Müşteki hakkında aldırılan .... Hastanesi tarafından düzenlenen ilk raporda; "sol alt kadranda 2 adet 2-3 cm kesici delici alet yarası, kesinin batına nafiz olduğu tespit edildi" şeklinde belirtilmiş, .... Sağlık Araştırma ve Uygulama Hastanesince düzenlenen 12.03.2015 tarihli raporda ise, "sol alt kadranda 2 cm uzunluğunda 2 adet kesi mevcut olduğu" ve müştekinin hayati tehlike geçirmiş olduğunun belirtildiği, ancak tespit edilen yaralanmaların hangisinin ne şekilde yaşamsal tehlikeye neden olduğunun belirtilmediği anlaşılmakla, mağdura ait tüm tedavi evrakları, hasta müşahede kağıtları, geçici ve kesin raporlar, varsa film ve grafilerin celp edilip kül halinde Adli Tıp Şube Müdürlüğüne gönderilerek tespit edilen bulguların hangisinin ya da hangilerinin ayrı ayrı yaşamsal tehlikeye neden olduğu hususunda duraksamaya yer vermeyecek şekilde kati rapor aldırıldıktan sonra, birden fazla darbenin hayati tehlikeye neden olması halinde, sanığın hedef aldığı vücut bölgesi, yara yeri ve niteliği, kullanılan aletin elverişliliği birlikte dikkate alınarak sanığın eyleminin "öldürmeye teşebbüs" suçunun unsurlarını oluşturup oluşturmadığı ve görev hususu da değerlendirilerek sanığın hukuki durumunun tayini gerekirken eksik kovuşturma ile yazılı şekilde hüküm kurulması,
Kabule göre de;
b) Tarafların aşamalardaki beyanları ve alınan adli raporlarına göre karşılıklı kavga şeklinde gerçekleştiği anlaşılan ve sanığın da basit tıbbi müdahale ile giderilebilir nitelikte yaralandığı olayda, ilk haksız hareketin kimden kaynaklandığının belirlenemediği, Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 22.10.2002 tarih ve 2002/4-238 Esas 367 Karar sayılı kararı uyarınca ve bu kararla uyumlu Dairemizin yerleşmiş ve süreklilik gösteren kararlarında da kabul edildiği üzere, ilk haksız hareketin kimden kaynaklandığı şüpheye yer bırakmayacak şekilde belirlenemediğinde şüpheli kalan bu halin sanık lehine 5237 sayılı TCK"nin 29. maddesinde düzenlenen haksız tahrik hükmünün asgari oranda uygulanıp uygulanmayacağının tartışmasız bırakılması,
c) Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih ve 2014/140 Esas - 2015/85 Karar sayılı kararı ile 5237 sayılı TCK"nin 53. maddesindeki bazı hükümlerin iptal edilmesi nedeniyle hak yoksunlukları yönünden sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın ve o yer Cumhuriyet savcısının temyiz sebepleri bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu sebeplerle 6723 sayılı Kanun"un 33. maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi uyarınca isteme aykırı olarak BOZULMASINA, ceza miktarı açısından CMUK"un 326/son maddesi gereğince sanığın kazanılmış hakkının dikkate alınmasına, 30.09.2019 gününde oy birliğiyle karar verildi.